Bu seçimler sonrasında göreve gelen Başkanların önceki dönem borçlarını kamuoyuna duyurmak için hayata geçirdiği uygulamalara şaşıyorum doğrusu.

Adeta moda oldu.

Başkan değişimlerinde Parti değişimi de mevcutsa bu modayı uygulamak için Belediye duvarlarına büyük afişler yapıştıranlar mı istersiniz, Sosyal Medyada Dekont paylaşımları yapan mı istesiniz, kahvelerde ve kalabalık insan topluluklarının bulunduğu yerlerde açıklamalar yapanlar mı istersiniz, hepsi var şu anda.

Bu seçimlerde görevi kazanan bir başkan kendi partisine mensup bir Başkandan görevi teslim alıyorsa ses yok ama başka partiye mensup bir Başkandan teslim almışsa Borç afişleri fora.

Borcu olmayan bir Belediyenin bulunacağına ihtimal vermiyorum zaten.

Bir Belediyenin hizmet verebilmesi için İller Bankasından Kişi başına belirlenen rakamda gönderilen paranın yeterli olması mümkün değil.

Kaldı ki; 30 yıl hatta 50 yıl taksite bağlanmış borçları bile eski Başkanın çarçuru veya yediği para olarak lanse etmek hem vicdana hem de insanlığa yakışmaz.

Ayıptır bir kere.

Parti ayırımı yapmıyorum.

Bu durumu Ak Partili Başkan da, CHP li Başkan da, İyi Partili ve MHP li Başkan da yapıyor.

Adama sormazlar mı?

“Sen bu Belediye Başkanlığına aday olmayı düşündüğünde hiç araştırma, inceleme ve soruşturma yapmadın mı? Borcu olduğunu az veya çok tahmin etmedin mi? Bu borcu olan Belediyeyi sana zorlamı verdiler? Bu borçlu Belediyeyi kazanabilmek için maddi ve manevi fedakârlıkları niye yaptın demezler mi? Bu afişleri veya pankartları asarken beş yıl sonra Belediyeyi Borçsuz olarak teslim edeceğine inanıyor musun? Aksi halde sen de teslim ettiğinde dönemine ait borç listelerinin asılacağını aklına getiriyor musun?”

Bu eylemleri gerçekleştiren Başkanların yapacakları Borç Listelerini teşhir etmek yerine Borçların nasıl yapıldığını, suistimal olup olmadığını, Belediye kasasının çarçur edilip edilmediğini araştırmak ve yasal olmayan harcamaları Türk Mahkemelerine teslim etmek.

Bunu önce Meclis üyelerinde oluşan Plan Bütçe Komisyonu ve Denetim Komisyonu üyelerine incelettirmek, daha sonra da İç İşleri Bakanlığından Müfettiş veya Hesap Uzmanı talep ederek varsa suiistimalleri gün yüzüne çıkarıp adalete telsim etmek.

Sen bunu yapmayacaksın ama kapıya bacaya borç listeleri asarak eski başkanı refüze etmek ve toplum nezdinde küçük düşürme mücadelesi vereceksin.

Olmaz ve olmamalı da.

Yakışıksız bir durum bana göre..

Bahsettiğim yolu takip ederek sonuca ulaşmak hem insani hem de Hukuki anlamda doğru olanı yapmaktır.

Ben birazda yapılan bu davranışları yeni seçilmiş insanların seçim döneminde yaşadıkları kin, kızgınlık ve kırgınlıkların yaratmış olduğu haleti Ruhiyenin tezahürü olarak görüyorum.

Zaten biraz zaman geçse yeni başkanında yaptığı her icraatta mutlaka borca girmek zorunluluğunu göreceği için bunları aklına dahi getirmeyecektir.

Çünkü oda borçsuz bir iş yapamadığını görecektir.

Hiçbir Belediyenin kasasında veya hesabında nakit parası bulunduğunu tahmin dahi edemiyorum.

Onun için ayni toplumda yaşayan hele hele küçük yerleşim birimlerinde hayatını sürdüren halef selef Başkanların ayni havayı teneffüs ettikleri ilçelerinde her zaman karşılaşıp birbirine selam vereceklerini düşünmeleri gerekir.

Yeter ki haram yememiş, yetimin hakkını yok etmemiş, fakir fukaranın hak ve hukukuna tecavüz etmemiş olsun.

Borç Yiğidin kamçısıdır dememişler mi?.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.