Takvimler, 12 Eylül 1980 tarihini işaretliyordu.

Ben o yıllarda İstanbul Karagümrük İlkokulu’nda görev yapıyordum.

12 Eylül 1980 öncesi günler, kötü ve karanlık günlerdi.

Üniversite öğrencileri sağcı-solcu diye ikiye bölünmüşlerdi.

Sadece öğrenciler değil, başta öğretmenler ve polisler olmak üzere; Devlet dairelerindeki memurlar ve çarşı-pazardaki esnaflar dahi sağcı-solcu diye ayrışmışlardı.

Karmaşa en çok üniversite öğrencilerinin yaşadığı üniversite kampüslerinde ve kaldıkları yurtlarda yaşanmaktaydı. Her gün bireysel ve toplu katliamların haberleriyle ortam korku cehennemine dönüşmüştü. Pazar yerlerinde insanlar, ansızın arkadan yaklaşan birileri tarafından infaz ediliyordu. Okullarda öğretmenler öldürülüyordu.

Kısacası, güzel ülkemiz bir kaos ve karmaşanın içindeydi. Ve bu bahaneyle 12 Eylül 1980 günü dönemin Genelkurmay Başkanı Kenan Evren, TV ekranlarından askerin ülke yönetimine el koyduğunu ilan ediyordu. Bundan böyle ülkeyi Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanlarından oluşan bir komite yönetecekti.

12 Eylül 1980’i takip eden günlerde sıkıyönetim mahkemeleri kuruldu ve yargılamalar başladı. Yargılamalardan çok sayıda idam cezası ve müebbet hapis cezaları çıkmıştır.

O günden bu günlere 38 yıl geçti. Görüldü ki o olağanüstü dönemde mahkemelerden hakkaniyetli kararlar çıkarılamamıştır.

Bu gün geldiğimiz noktada anlaşılmıştır ki; Devlet yönetimine karşı yapılan silahlı-silahsız darbeler, sorunları çözememiş, aksine millet hayatına yeni sorunlar eklemiştir.

Dileyelim; 12 Eylül darbesi ve 15 Temmuz darbe girişimi benzeri eylemler güzel ülkemizde bir daha yaşanmasın.

Bizler Türk milleti olarak; Büyük Atatürk’ün kurduğu laik-demokrat ve sosyal bir devlet modeli olan cumhuriyet ile yaşayalım.

Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti, yaşasın Atatürk ilke ve devrimleri.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.