Olacağı buydu.
Siz, yapılan seçimde bir zarfa dört oy pusulası sıkıştırırsanız sonuç da böyle olur.
Okuryazar oranının çok düşük oranda olduğu ülkemizde böyle bir seçim, elbette böyle sonuçlar verecektir.
Oysa özellikle Büyükşehir Belediye Başkanlığı Seçimi, tek zarfta yapılmalıydı.
Şimdi gelin de ayıklayın pirincin taşını.
Sonuçlara itiraz fulyası alabildiğince devam ediyor. Milyonlarca zarfın içinden çıkan oylar, hangi kriterlere göre geçerlidir ya da geçersizdir diye ayrılabilecektir?
Özellikle İstanbul’da 10.5 milyon oy kullanılmış. Bunların yeniden sayım dökümünün sağlıklı olarak yapılabilmesi asla ve asla mümkün olmayacaktır.
İstanbul seçimi, şu anda bir arap saçıdır.
Normal seçim sonuçlarına göre kazandığı apaçık ortada olan Ekrem İmamoğlu’nun seçildiğini, dünya alem kabul etmektedir.
Sadece AK Parti Teşkilatları, bu hakkı teslim etmediği gibi işi alabildiğince yokuşa sürmektedirler. Böylesine uzayıp giden bir seçim sonucunda, eğer AK Parti adayı kazanmış ilan edilirse; bu seçime son derecede büyük bir şaibe düşmüş olacaktır.
Bu nedenle Ekrem İmamoğlu’nun Sn. Cumhurbaşkanımıza ve Sn. MHP Liderine yaptığı “Sürecin noktalanması için adım atmanızı talep ediyorum.” çağrısı, çok yerindedir.
Böylesi bir çağrıya Sn. Cumhurbaşkanın ve Sn. MHP Liderinin olumlu katkıları, hiç tartışmasız Türk Demokrasi Tarihine altın harflerle geçecektir.
Umuyor ve diliyorum ki; Ekrem İmamoğlu’nun bu çağrısına olumlu yanıt verilecektir. Türk demokrasisinin ve dünya kamuoyundaki prestijimizin böyle bir jeste ihtiyacı olduğu apaçık ortadadır.
Bu vesileyle 2019 yılı 31 Mart seçiminin ülkemize hayırlı olmasını, hayırlar getirmesini saygı ve özlemle niyaz ediyorum.
