Edirne’de Beş Yüz Evler semtinde bulunan kamu personelinin ikamet ettiği devlet lojmanları çok bakımsız. Bahçelerinde bir dikili fidan yok.

Yakınındaki özel  bloklar çok bakımlı, bahçeleri yeşil, balkonları çiçeklerle  kaplı olmasına rağmen devletin lojmanlarının böyle terk edilmiş durumda olmasına  vatandaşlar tepki gösteriyor.

“Bu görüntüler konutlara ilgisizlik, çevrenin düzensiz olması  devlet görevi üstlenen personelin konutlarına yakışıyor mu?  

Burada devletimizin çeşitli kurumlarında görev yapan insanlarımız oturuyor.

Onların mekanlarının  bakımlı, bahçelerinin çok daha düzenli  olması gerekmez mi?

Bakıyoruz, geniş bahçeleri  olmasına rağmen  tamamı yeşilden yoksun, bazı yerler otlarla kaplı  bahçede bir dirlik düz en yok.

Buradaki konutların balkonlarında bir çiçek göremezsiniz. balkonlara sadece çamaşırlar asılıyor.

Aslında,  bu lojmanların çevresindeki özel lojmanlar gibi  bakımlı olması  gerekmez mi?

 Bu lojmanların yanından geçerken doğrusu üzülüyorum.

Acaba  bu konuda sorumlu olanlar bundan  üzüntü duymuyorlar mı?” dediler

----------------------------------

TOPLU TAŞIMA ARAÇLARINA YAŞLILARA YER VERİN TABELASI ASILMALI

Edirne şehir içi ulaşımı yapan ETUS minibüslerinin içine gençlerin yaşlı ve çocuklu kişilere yer verilmesi  konusunda uyarı  yazıları asılmalı.

Bu konuda bazı  gençlerimizin gerekli duyarlılığı göstermediği yaşlılara yer vermede duyarsız oldukları dikkat çekiyor .

Yaşlı, ayakta duramayacak kişiler hastalar ayakta seyahat ederken gençlerin ellerinde telefonlarla meşgul oldukları için böyle bir saygı akıllarına gelmiyor.

Bu konuda uyarı yapanlar ise bazen  tepki ile karşılanıyor.

Onun için  minibüslerin içine büyük punda yazılarla “gençlerin  yerlerini yaşlılara vermeleri” uyarı yazısı  asılmalı.

Belki bu yazıları görenler yaşlılara saygıyı hatırlamış olurlar.

Firma yetkililerinin bilgisine sunarız.

Bunu vatandaşların talebi olarak yazıyorum.

---------------------------------------------

YAPILAN HİZMETİ KORUMAK  BİZİM GÖREVİMİZ

Devletimiz ve belediyemiz halkın yararına önemli hizmetler yapıyor. Çevremizi baktığımızda bunu görüyoruz. Bunlar eksik olabilir.

Yapılan hizmetlerin eksikliğini eleştirmek herkesin hakkı.

Özellikle  belediyenin hizmeti olan yerlerde bazı sorumsuz kişiler hoyratça davranıyor. Çöp atma araçlarına zarar veriyor. Halka hizmet amacıyla yapılan tesislerin duvarlarına yazılar yazılıyor, halkın oturacağı banklar kırılıyor. İnşaat atıkları  yol kenarına atılıyor, ve bunun gibi belediyenin hizmetini kötü göstermek isteyen  zarar veren girişimler eksik olmuyor.

Bu çirkin  görüntülere sebep olanlar Edirne gibi çağdaş bir kente yakışmıyor.

Bu konular  şehir yaşamı için önemli olduğu için sık sık gündeme getiriyorum.

Kentte yaşamanın bir bedeli ve sorumluluğu vardır.  

Özellikle Edirne gibi turizm kenti olma iddiası olan bir ilde bu sorumluluk daha üst boyuttadır.

Hepimiz bunun bilincinde olmalıyız.

Geldiğimiz yerlerin alışkanlıklarını , sorumsuzluklarını bu güzel  kente taşıyamayız, Onlar orada kalmalı.

Bunu sağlamadığımız sürece Edirne’ye  dirlik düzen çağdaş görüntü  gelemez.

Kamu malı ve bizim hizmetimize yapılan  ortaklaşa sunulan hizmetler hepimizin ortak malıdır.

Onları kendi malımız gibi korumalıyız.Bu tür hizmet yerlerine  zarar vermek isteyenlere her kim olursa tepki göstermeli” bana ne “ dememeliyiz.

Bazıları bu talebimizi “ sana ne gözüyle” değerlendirebilir.

Benim anlayışıma göre bu ilde her ferde bu konuda görev ve sorumluluk düşüyor.

Kimse bundan gocunmamalı.     

Bu kenti daha düzenli hale getireceksek, herkese vatandaşlık sorumluğunu, şehirde yaşamanı bedeli olduğunu hatırlatmak zorundayız.

-------------------------------------

ARAÇ TRAFİĞİ İÇİN GEREKLİ ÖNLEMLER ALINIYOR MU?

Edirne’de bakıyoruz bazı apartmanların bahçesinde araç park yeri  bulunuyor.

Orada ikamet edenler güvenli bir şekilde araçlarını oraya park ediyor.

Çoğunlukta olan  konutlarımızda ise buna gerek duyulmamış  burada oturanlar araçlarını yollara park ediyor.

Bunun sonunda  yolların her iki yanı otopark haline geliyor.

Yola park eden araçlar için bir güvence yok.

Kötü niyetli  kişiler araca zarar verse kimden hesap sorulacak?

Yeni imar mevzuatına göre  otopark alanı olması zorunlu hal geldiği söyleniyor.

Acaba yeni yapılan konutlarda bu kurala ne kadar riayet ediliyor?

Ayşekadın semtinde yapılan konutlara baktığımızda  böyle bir uygulamanın sağlıkla yapıldığı konusunda  halkın endişeleri var.

Bu kural gerçekleşmezse  bir süre sonra Edirne sokaklarında yürümek mümkün olmaz  her taraf otopark haline gelir.

----------------------------------

FIKRA

YAKIT

Hükümet yetkilileri Erzurum’a kış yaklaştığı için bir yazı gönderir.

 “ Bu kışı çok soğuk geçeceği anlaşılmaktadır.Evlerinizde ve işyerlerinizde kullandığınız  yakıtın cinsi ve kod numarasını  ve elinizdeki stok miktarını  acil olarak bildirmeniz gerekmektedir”

 Bu duyuruyu alan Erzurumlu köy muhtarı hemen cevap yazar:

-“ Yakıtımız  pohtir, numorosi  yoktir, stokumuz  çoktir

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------  

KADININ FENDİ  ŞIHI YENDİ

Türkmen evine bir şıh misafir gelir. Şıh cebelli, sarıklı torba sakallı

Şıhı  köydeki  odaya buyur ettiler Köylüler Şıh’ın ne keramet edecek diye ağzının içine bakarken.Şıh ara bir irkilir gibi yaparak,” Hoşt” der. Köylüler bunun bir keramet olduğunu anlarlar, fakat neyin kerameti olduğunu kestiremezler. Merak edip Şıha sorarlar.

“ ya Şıh ara bir “ Hoşt” diyorsun bunun sebebi nedir.

 Şıh:

 “ Bir köpek Kabe’nin duvarına işemek için niyetleniyor. Onu görüyorum, tabii ki hoşt diye kovalıyorum.

 Köylüler Şıh’ın bu sözlerine şaşırıp kalır.

 Bu olanları kapının eşiğinde dinleyen evin hanımı daha sonra sofrayı hazırlar.

 Sofrada herkesin önüne üzerinde et olan pilav gelir.

 Şıhın tabağında ise görünürde sadece pilav vardır. Şıh bir süre etsiz tabağa bakıp sonra kapıda bekleyen hanım ağaya seslenir.

“ Benim tabağımda neden et yok, bunun bir sebebi var mıdır hatun ?” diye sorar.

Hanım ağa Şıh’a yaklaşarak   önündeki tabağı ters çevirir. Etler tabağın altındadır. Daha sonra kadın elindeki kepçeyi Şıh'ın kafasına indirir.

 “ Ulan deyyus, tabağındaki eti göremedin de  Kabe’deki  iti mi gördün” der.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.