Daha önceki yıllarda Trakya Kalkınma Ajansı tarafından yapılan organize ile Arap ülkeleri işverenlerine Trakya turu attırılarak beğendikleri yeri alması sağlanacaktı Ne yazık ki bu gerçekleşmedi. Şimdi bakıyoruz konut satıcılarının zorda olduğu bir zamanda Edirne’deki konutlar Arap yarımadasındaki zengin Araplara satılmak isteniyor.
Bu konutu olanlar için iyi bir imkan olabilir.
Fakat Edirne’nin konut satılmasından ziyade iş alanlarına ihtiyaç var. Arap zenginlerinin ülke genelinde işyeri açma gibi bir girişimi yok.
Araplar ülkemizden sadece konut alıyorlar. Bu da Edirne’ye ne yarar getirecek.
Odalarımızın, meslek kuruluşlarımızın bugün için bu tür işlerden çok istihdam arttırıcı girişimleri olmalı.
Şu güne kadar bölgemizde işyeri sağlayacak bir sanayi kuruluşu hizmete girmedi.
Bunun sonucu işsiz kalan gençlerimiz iş aramak için komşu illere göç ediyor.
EN BÜYÜK SORUN PAHALILIK
Ülkemizde ve bölgemizde en önemli sorun hayat pahalılığı.Çarşı Pazar ateş pahası. Bazı ürünlerde yüzde yüzün üzerinde zam yapılmış. Özellikle dar gelirlileri bu durum geçim zorluğunu sokuyor.
Fiyat belirlemede kantarın topu kaçmış.
Herkes istediği gibi sattığı ürüne zam yapıyorsa bu işin sonu nereye varacak.
Çarşı pazarı denetleyecek bir merci yok mudur,?
ETSO yönetim Kurulu Başkanı Recep Zıpkınkurt, ekmek fiyatlarının en ucuz olduğu ilin Edirne olduğunu söylüyor. Acaba öyle mi,?
Bazı illerde halk ekmek fabrikaları daha ucuzu ekmek satabiliyor. Üstelik halkın ihtiyacı sadece ekmek değil.
Halkın ihtiyacı olan diğer ürünlerde durum ne?
Bazı firmaların küçülmeye gideceği bazılarının ise iflas aşamasına geleceği duyumunu alıyoruz. Bu ekonomide kötü gidişin göstergesi olmuyor mu,?
Her şey bir yana ülkemizde en önemli sorunun geçim zorluğu olduğunu herkes kabullenmeli. Bunu çeşitli bahanelerle gizlemeye çalışanlar çarşı pazara çıkmalı, orada söylenenleri kulakları ile duymalı.
Geçim zorluğu içinde olan toplumdan nasıl huzur beklenebilir.
BONZAİDEN BİR KURBAN DAHA
Bölgemizde ve ülkemizde en önemli sorun olan, gençlerimizin yaşamını karartan, ucuz olduğu için her taraftan temin edilen Bonzai adındaki bu zehri yok etmek için alınan önlemler yeterli olmuyor.
Bu ölümcül etkisi olan uyuşturucudan bir gencimiz daha yaşamını yitirdi.
Bu konuda daha etkin önlemler alınmalı. Özellikle gençlere dadanan uyuşturucu tacirlerinin mevcut pazar alanı yok edilmeli. Güvenlik güçlerimizin bu konuda yoğun çaba içinde oldukları biliniyor.
Bu yeterli olmayabilir. Halkımızın ve velilerin de bu konuda yardımcı olmaları gerekiyor.Bu konuda şüphe uyandıran kişilerin ilgili yerlere bildirilmesi gerekir. Evlatlarında davranış bozukluğu olan aileler sağlık kurumlarına başvurmalı.
Bu konuda gecikme gençlerin hayatına mal oluyor. Geçlerin başına bela olan bu ilhletin tamamen yok olması için herkes seferber olmalı. Zehir tacirleri gerekli cezaya çarptırılmalı.
*************************************************
FIKRA
Adamın biri yabancı bir şehirde, bir evin kapısını çalarak bir ricada bulunur:
- Çok susadım ve buralarda su bulamadım. Lütfen bana bir bardak su verir misiniz?
Kapıyı açan çocuk, adamın yüzüne bakarak:
- İstersen ayran getireyim, der.
Adam bu teklifi memnuniyetle kabul ettikten sonra, çocuk bir çanak ayran getirir.Adam ayranı içtikten sonra çocuk:
- İstersen daha getireyim, der.
- Zahmet olur yavrum.
- Hayır ne zahmeti. Zaten bu ayranın içine fare düştüğü için nasıl olsa dökecektik!
Bunun üzerine, adam iğrenerek elindeki ayran çanağını hiddetle yere atıp parçalayınca, çocuk feryadı koparır:
- Anneee, kapıdaki adam köpeğin çanağını kırdı