Birkaç gün önce yazdığım spor köşe yazılarından birinde, Edirnespor’un Edirne’den ve Trakya şehirlerinden yetişmiş genç oyunculara yönelmesini, özellikle İstanbul’daki kulüplerden transfer edilecek futbolcularla sportif başarının yakalanmasının  mümkün olamayacağını belirtmiştim. Edirnespor yöneticilerine yerli oyuncu oynatılması önerimi yaparken, bundan yıllarca önce şehrimizde var olan amatör takımlarımızdan başta Edirnespor olmak üzere Meriçspor, Suspor, Tuncaspor, Ardaspor, Güvenspor, Güneşspor  gibi amatör takımlarımız ile bunların yöneticilerinin takımlarında oynattıkları genç Edirneli futbolcuları hatırlamıştım. Bu amatör  takımlarımızda oynayan genç Edirneli ve Trakyalı futbolcular, emin olun Edirnespor’un bu toplama oyuncu ve takımlarından her bakımdan bir üstünlük  taşıyordu.

            Bu konudaki düşünceler aklımdan geçerken, Edirnespor’un özellikle İstanbul takımlarından geçtiğimiz sezon transfer ettiği futbolcular gözümün önüne geldi. Edirnespor bu oyuncularla adeta bir toplama takım kimliği sergiliyordu. Bunlar yeterince koşmuyorlar, Edirneli futbolcular gibi mücadele etmiyorlardı. Sadece para için oynuyorlar ve para alamadıkları zaman ise bu davranışları oyunlarına ve takımın aldığı kötü sonuçlara yansıyordu.

            Bundan iki yıl önce şehrimizde Edirnespor’un bir Kocaelispor takımı ile oynadığı karşılaşmayı basın tribününden izliyor ve oynanan oyun hakkında notlar alıyordum. Aradan 60 dakikalık bir süre geçmiş, Edirnespor çok kötü bir oyun sergiliyordu ve bu da skora yansımıştı. Edirnespor bu dakikada 3-1 yenik durumdaydı. Bu üzüntüye fazla dayanamadım ve karşılaşmanın devre arasında Gazeteci kimliğim ile basın tribününden soyunma odasına indim. Koridorda Edirnespor’un eski futbolcularından olan ve o yıl ise takımın Teknik Menajerliğini yapan Kadir Sünnetçiler ile karşılaştım. Selamlaştık ve ben hemen konuya girerek, takımın çok kötü oynadığını, bu kötü oyunda ise Teknik Direktörün büyük rolü olduğunu söyledim. Zamanın çok erken olduğunu takımın kendini toparlayabileceğini, ancak bunun için de Teknik Direktörün gönderilmesi gerektiğini söyledim. Teknik Menajer Kadir Sünnetçiler bu önerimi kabul ettiğini, yalnız Teknik Direktörün nasıl gönderileceğini, bunun çok zor olduğunu tazminat gerektireceğini söyledi. Ben de ona ‘Önce sen istifa et Kadir, sonra o istifa etmek zorunda kalacaktır’ dedim. Hakikaten de öyle oldu ve karşılaşmadan hemen  sonra Kadir istifasını yönetime sundu, takiben de takımın teknik direktörü istifa etmek zorunda kaldı.

            Bundan sonra takımın başına derhal yeni bir teknik direktör getirildi ve Edirnespor bu yeni teknik direktör sayesinde 8. Gruptaki sıralamada 4. oldu. Daha sonra Edirnespor’un başkanı Sn. Savaş Üner’in Gazetemizi bir özel ziyareti sırasındaki sohbetimizde kendisine ‘Başkan başarısız o antrenörü 2 ay önce gönderseydiniz Edirnespor Play-OFF oynayacaktı’ dediğimde Başkan Üner bu fikrimi kabul etti ve bunu yöneticilikteki tecrübesizliklerine bağladı.

            Şimdi bundan önceki bir yazımda Edirnespor’un Edirneli futbolcularla ligde bu yıl mücadele etmesi konusundaki önerimin, Edirnesporlu yöneticilerce de kabul görmesi, Edirnesporda yeni parlak bir dönemin başlayacağına bir işaret olarak kabul ediliyor.

            Edirnesporlu yöneticileri bu cesur kararı almalarından dolayı kutluyor, yeni futbol sezonunda başarılar diliyoruz.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.