GAYTANCIOĞLU: “ÜRETİCİYE YILBAŞINDA DARBE VURULDU”

    Gaytancıoğlu, özellikle çeltikte kesinlikle ithalata ihtiyaç olmadığını ifade ederek Türk üreticisinin desteklenmesinin gerektiğini söyledi. Son zamanlarda tarımda birçok üründe vergi indirimine gidilmesini eleştiren Gaytancıoğlu, bu politikalarla çiftçinin toprağından edilmek istendiğini ifade etti. 
    “YÜZ AKI ÜRÜNLERİMİZDEN BİRİ, ÇELTİKTİR”
    CHP Edirne Milletvekili ve Tarım Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Başdanışmanı Okan Gaytancıoğlu, “ Türkiye tarımının yüz akı ürünlerinden biri, çeltiktir. Çünkü Tarım Bakanlığının çok fazla desteklerine maruz kalmamasına rağmen tamamen üreticilerin bilgi ve becerileriyle ve bilim ile teknolojinin desteğiyle oluşan üretim artışını sağlayan bir üründür. 400 bin tonlardan 900 bin tonlara çıkan bir üretim artışı var. Bu artışın temel nedeni, Osmancık pirincin çeltik tohumunun geliştirilmesi ve bunun yanında diğer nitelikli tohumlukların yetiştirilmesine katkı sağlayan Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü ve bunun ıslah çalışmalarının başında olan Dr. Halil Sürek. Bir de üreticinin çeltiğe yatırım yapması, teknolojik gelişmeleri takip etmesi, bilgisini arttırması, çift çeker traktörlerin kullanılması büyük katkı sağlamıştır. Yani teknoloji ve bilimin el ele vermesiyle Türkiye çeltik üretimi artmıştır. Burada devletin de yapması gereken üreticiye destek olmaktır. Ama maalesef devletin çeltiğe yönelik hiçbir özel desteklemesi yoktur. Bu kadar üretim artışına rağmen, Türkiye'de tabii ciddi bir tüketim artışı da var, kişi başına 7-8 kg pirinç tüketiyoruz. İhtiyaç 1 milyon 200 bin ton civarında. Fakat üretim 900 bin civarında. Biz her yıl 300-400 bin ton çeltik veya bunun karşılığı olan pirinci ithal ediyoruz.” Bahis Siteleri dedi.
    “ÜRETİCİYE DARBE VURULDU”
    Gaytancıoğlu son olarak yapılan pirinç, çeltik ve arpadaki gümrük vergisi indirimlerini çiftçiye vurulan bir 'darbe' olarak değerlendiren Gaytancıoğlu, “Aslında CHP iktidarda olsa, hiçbir tarım ürününü ithal etmez. Bu ürünlerin de başında çeltik geliyor çünkü devlete de çok bir yükü yok. Geçen gün Türkiye çeltik üretiminin yüzde 20'sinin gerçekleştiği İpsala'daydım. Orada üreticilerle görüştüm. Çeltik üreticisine yılbaşında bir müjde verilmesi gerekirken tam tersine bir darbe vuruldu. Yani siz hem Türkiye'de açık olan, ihtiyacı olan, döviz ödediğiniz bir ürünü üretiyorsunuz hem de devlet başka ülkelerden daha düşük gümrük vergisiyle pirinç ithalatına izin veriyor. Pirinçteki gümrük vergisini yüzde 45'ten yüzde 15'e, çeltikteki gümrük vergisini yüzde 34'ten yüzde 10'a düşürüyor. Aynı kararnamede Türkiye'nin yıllardır ihracatçı olduğu arpa ürününde gümrük vergisini sıfıra düşürüyorsunuz. Bu tamamen üreticiye vurulan bir darbedir.” şeklinde konuştu. 
    “ÇİFTÇİYİ TOPRAĞINDAN ETMEK İSTİYORLAR”
    Son zamanlarda birçok üründe yapılan gümrük vergisi indirimini eleştiren Gaytancıoğlu,'Gıdada enflasyon var, enflasyonu arttıran gıda ürünleri' diyerek maalesef hükümet bayramın 3. Günü buğdayda, canlı hayvanda, kırmızı ette ve mısırdaki gümrük vergilerini sıfırladı. Sonra bundan 1 buçuk ay önce nohutta, fasulyede, kırmızı mercimekte yani Türkiye'nin geleneksel ürünlerinde gümrük vergilerini sıfırladı. Şimdi de yılbaşı günü arpada, çeltikte ve pirinçte gümrük vergilerini sıfırlıyor. Bunun hiçbir mantığı yok. Üreticiyi desteklemeyi düşünmüyor AK Parti, tamamen çiftçiyi toprağından etmek, çiftçiyi borçlandırmak istiyorlar. 'Üretim yapılmasın, bunu biz ithalatla çözmeye çalışalım, dünyada ucuz' mantığıyla davranıyorlar. Peki dünyada neden ucuz? Çünkü bizim çiftçimiz dünyanın en pahalı mazotunu kullanıyor, en pahalı elektriğini kullanıyor, en pahalı gübresini kullanıyor. Dolayısıyla bu ürünler tabii ki bizde pahalı oluyor. Bunu arttıran çiftçi değil, çiftçiyi desteklemeyenlerdir. Bizim başka ülkelerden pirinç ithal etmemize inanın gerek yok. Biz kendi çiftçimizin desteklenmesini ve bu şekilde üretim yapılmasını savunuyoruz.” İfadelerini kullandı.
    “BÖYLE GİDERSE TAMAMEN DIŞA BAĞIMLI HALE GELECEĞİZ”
    Gaytancıoğlu, bu politikaların devam etmesi halinde çiftçinin soğutulmuş olacağını ifade ederek, “Türkiye bir tarım ülkesiyken, tarım ürünlerini üreten çiftçiye destek yerine ithalatçıya ve aracılara katkı sağlanıyor. AK Parti hükümeti çiftçiyi, üreticiyi düşünmüyor, tamamen kendi yandaşlarını düşünüyor. Köylerimiz boşalıyor. Bakın Türkiye'de ortalama yaş 27 ama tarım kesiminde köylerde ortalama yaş 54. Tam 2 katı. Bu ne demek? Tarım nüfusu yaşlanacak, köylerde gençler çiftçi olmak istemeyecek, köyden kente göç hızlanacak. Böylece Türkiye şuanda zaten ithal ürünler cenneti, böyle giderse tamamen dışa bağımlı hale gelecek. Kendi çiftçinizi soğutur, topraktan uzaklaştırırsanız tabii ki bu ürünlerde ithalatçı olursunuz. İleride çiftçi bulamazsınız. Bu çok büyük bir tehlike.” dedi.