Aradan bir asra yakın, 97 yıl geçmiş olmasına rağmen bugüne kadar hiç önemini yitirmemiş olan Cumhuriyetimizin ilan edildiği gündür bugün.
Asırlardır padişahların kölesi olan, halkın eşit ve hür olduğunun duyurulduğu gün olan bu mutlu günü unutturmaya, ,yok saymaya kimsenin gücü yetmez.
Cumhuriyetin hangi zor koşullarda kurulduğunu bilen, onun uğruna canını dahi vermekten çekinmeyen halkımızın kalbinde cumhuriyet sevgisi sonsuza dek yaşayacaktır.
Şöyle bir Osmanlı Devletini son yıllarını hatırlayalım.
Ülke topraklarının büyük bölümü emperyalist ülkelerce istila edilmiş. En acısı ise asırlardır imparatorluğun başkenti olan İstanbul düşman işgali altında.
O acı günlerde bazıları, ülkeyi kurtarmak bir yana hangi sömürgeci ülkenin himayesi altına girelim hesabını yapıyor.
Halk savaş alanlarında kırılmış, şehit olmuş ,bir yanda salgın hastalıkları diğer yanda genç nüfusun 7 cephede şehit olması ile ülke harap bitap düşmüş.
Bu arada, ülkenin dört bir yanında başlayan iç isyanlar devam ediyor. Mondros Mütarekesi ile topraklarımız Anadolu’nun birkaç vilayetine sıkışmış durumda .
Bu zor koşullarda Atatürk ve arkadaşları yoksul fakat fedakar halkla birlikte ülkede kurtuluş mücadelesini başlattı.
Daha önceki savaşlardan yılmış,bitkin düşmüş, halktan kurtuluş için direnç gösterecek ordunun hangi güçlüklerle kurulduğunu öğrenmek için o acı meşakkatli geçen günleri iyice hatırlamak gerekiyor.
Bu günlerin ne denli zor günler olduğunu bilmeyen, onun bunun asılsız telkinleriyle Türkiye Cumhuriyeti hakkında fikir yürütenler,bu toprakları bizlere emanet edip bugün hür ve bağımsız yaşamamızı sağlayanların hakkını yok sayanlar yanlış yoldadır.
Halkımız bunlara itibar etmeyecektir.
Halkımız her yıl 29 Ekimde Cumhuriyet Bayramını yıldönümünde Cumhuriyete kavuşmanın mutluluğunu yaşar
Bize, bu huzuru yaşatanlara bağlılığını, saygı ve sevgilerini bildirir.
Diyebilirim ki, ulusumuzun en büyük bayramı 97 yıl önce Cumhuriyetimizin tüm dünyaya duyurulduğu gün olan bugündür.
Her ne kadar bayram eskiden olduğu gibi halkın katılımı ve coşkulu törenlerle kutlanmayıp sadece çelenk sunma göstermelik nutuklarla kutlamalar geçiştirilmiş olsa da cumhuriyet sevgisi halkımızın kalbinde hiçbir gücün çıkaramayacağı şekilde yer etmiştir.
Bugün yine böyle bir mutluluğu yaşıyoruz.Bu mutluluğu ilelebet yaşayacağız. .Cumhuriyeti sahiplenip huzur içinde yaşayan herkesin bayramı kutlu olsun.
Bu uğurda yaşamını yitirenlerin ruhu şad olsun.
---------------------
HALKLA BÜTÜNLEŞEN TEK LİDER ATATÜRK
Edirne Belediyesinin çevre duvarlarına baktığınızda Atatürk’ün 1930 yılında Edirne ziyareti sırasında çekilmiş resimleri görürsünüz.
Ata’mız, ilimizde kaldığı sürece her anını halkla iç içe geçirmiştir.Kurtarıcısına sahip çıkan Edirne halkı bu mutluluğu doyasıya yaşamıştır.
O resimleri görenler Atatürk’ün Edirne’de kaldığı sürece hiçbir korumaya gerek duymadan halkla bütünleştiğini halkla birlikte yaşadığını görecektir.
Bu sevgi hangi öndere nasip olur?
Belediye önünden geçenlerin O resimlere dikkatli baktığında Atatürk’ün ne büyük önder olduğunu,Edirnelilerin de Ata’sını bağrına basan sevgisini eksik etmeyen bir halk olduğunu görecektir.
Bugüne kadar çok işgaller gören,işgalin çilesini çektiği için bağımsızlığın kıymetini bilen Edirne halkı hangi koşullarda olursa olsun ulusal bayramlarını coşku ile kutlar.
