Çok sevgili Edirne VATANDAŞ Gazetesi okurları:

            Bendeniz tüm gazetecilik yaşamını gazetecilik mesleğine adamış ve bu meslekte aralıksız 65-70 yılını başarılı bir şekilde geçirmiş 79 yaşında bir gazeteciyim. Meslek yaşamıma daha 7-8 yaşında başladım. 1972 yılında gazete sahipliği ile tanıştım. O yıllarda gazeteme yazdığım ilk köşe yazıma, ‘’Her şey Edirne için’’ başlığını koydum. Amacım, canım kadar sevdiğim Edirne’ye yazacağım yazılar ile gereksinim duyulacak  konularda, devlet yetkilileri nezdinde gerekli yardım ve desteğin sağlanmasına yardımcı olmaktı. Diyebilirim ki; yaptığım gazetecilik ve özel çalışmalarım sonunda gerek Edirne’ye ve gerekse onun ayrılmaz bir parçası olan Edirne’lilere, düşüncelerimin büyük bölümünü gerçekleştirdiğimi söyleyebilirim. Bu çalışmalarımı ayrıca bir yazı konusu yaparak, sevgili okuyucularımıza duyurmak istiyorum.

            Yazımın konusunun bir kesitini, bugün bile hala yaşanılan mesleğimize ait problemlere ayırmayı, bunu yaparken de meslektaşlarımın da gazetecilik mesleğini icra ederlerken, yaşamakta oldukları büyük ekonomik sıkıntılara hükümet yetkililerinin dikkatlerini çekmeyi yeğledim.

            1972 yılında gazete sahipliği yapmaya başladım. Ve bunu 2000 yılında noktaladım. Yani, dolu dolu tam 29 yıl gazete sahipliği yaptım. Bu süre içinde 10’dan fazla genç gazeteciyi eğiterek, gazetemden emekli olmalarını sağladım. Bu insanların işyerimde sürekli çalışmalarını sağlamaktan başka, sosyal güvencelerini de gerçekleştirerek, gerek SSK primlerini gerek gelir vergilerini hiç aksatmadan muntazan bir şekilde ödeyerek, onların tam zamanında ve bir tek gün eksiksiz emekli olmalarını temin ettim. O yıllarda emeklilikte yaş tahdidi olmadığı için, daha 35 yaşlarında enmekli oldular. Ben ise Bağ-Kur üyesi olduğum için, ancak 60 yaşında emekli olmuştum. Bu bir işverenin cezalandırılması demekti.

            Emekli olduğuma maalesef sevinemedim. Zira 1980’li yıllarda gazetelerimize verilen resmi ilanların paraları, ödeneksizlikten bugünkü gibi hemen anında ödenemiyordu. Bu nedenle de yayınladığımız ilanların bedelleri, zamanında ödenemediği için düyuna kalıyordu. Bu düyun sarmalı nedeniyle çok sayıda ilanımızın paralarını devletten tahsil edememiştik.

            Gazetelerimizin zamanında ödenmesi gereken SSK primleri, muhtasar beyannameleri ve ilan KDV’leri, elektrik paraları, yıllık gelir vergileri gibi çok önemli genel giderleri bulunuyordu. İlk planda bunları ödemek için emekli maaşlarımızı feda ediyorduk. Maalesef yetmiyordu. İkinci başvurumuzu Esnaf Kefalet Kooperatifine yapıyor, Halk Bankasından bize sağlanan kısa vadeli  (6 ay) krediler ile bu borçlarımızı ödemeye çalışıyorduk.

            Düşünebiliyor musunuz ? bu genel giderlerimizi büyük bir zorluk içerisinde ödediğimiz yetmiyormuş gibi, bir de gazetelerimize verilen ve resmi ilanlar için tahakkuk ettirilen % 10 oranındaki KDV’yi de resmi ilan paralarını tahsil edemediğimiz halde, cebimizden ödemek zorunda kalıyorduk. İşi bilmeyenler için bizim yaşadığımız bu zorluklar pek de önemsenmeyebilir. Ancak sevgili okuyucular, gazete sahipliği yaptığım 1972-2000 yılları arasında bendeniz çok zor şartlar altında mucize yaratarak, meslek yaşamımı sürdürdüm.

            Bence bugünkü kuşak bizlere nazaran bazı koşullarda biraz daha şanslı ve avantajlı.

            Biz, eski emekli gazetecilerle yaşları 80’i bulmuş bu insanlarla, hükümet yetkilileri nezdinde biraz farkındalık yaratmak düşüncesi ile, insanlarımızın yaşam şartlarının düzeltilmesi için, bazı öneriler sunmak istiyoruz.

            Bunlar Bağ-Kur’dan emekli olmuş gazeteciler. Maaşları son yapılan zamlarla zar-zor 1600-1700 TL.’yi buluyor. Ve bu insanların bir çoğu da 70 yaşın üzerinde olduğu için, birden fazla hastalığın tedavisi ile uğraşıyorlar. Bu nedenle de her ay maaşlarından 60-70 TL. arasında muayene ve ilaç katkı payı adı altında kesintiler yapılıyor. Aldıkları maaşları bu emeklilerin daha ellerine değmeden otomatikman 1500 TL.’ye düşüyor. Yaşamlarının son evresinde, 70 yaşını aşmış bu kimselere acaba özel bir maaş statüsü uygulanamaz mı? Sayıları bir hayli azalmış olan bu kimselere herhalde ödenecek para büyük bir meblağ tutmayacaktır.

            Devletimizin gücünün de bunu karşılayabilecek büyüklükte olduğunu tahmin ediyor ve bunun yerine getirileceğine inanıyoruz.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.