Toplumun karnını doyuran halka en önemli hizmeti veren çiftçilerimiz, özellikle az topraklı üreticilerimiz, son yıllarda en çok ezilen kesim oldu.
Onlar gibi özellikle yağ tüketen vatandaşlar tarım ürünü olan yağ fiyatlarındaki yüksek artıştan yine halkımız mağdur oldu. Fatura halka çıkarıldı.İlimizde yapılan ziraat oda başkanları toplantısında tarım kesimi sorunları masaya yatırıldı.
Bu yıl ayçiçeğinin fiyatının 6 lira olması istendi. İşveren bu fiyata karşı çıkmayabilir. Peki bu zammın faturası yine kime çıkacak? Bugünkü yağ fiyatlarını arar duruma geleceğiz.
SADECE YAKINMA ÇARE DEĞİL
Tarım konusunda tüm dünyada en önemli kesim olan, devletleri tarafından destekte ön planda tutulan çiftçiler ülkemizde ne acıdır ki, en mağdur kesim konumunda. Bakıyoruz, ziraat oda başkanları ve onları temsil eden üst yöneticiler girdi fiyatlarının yüksekliğinde yakınıyor. Gübre fiyatlarının son bir yılda %120_160 arasında zam gördüğünü, mazotun %38, tohumun %35 zamlandığından yakındılar. Bu ve benzeri mazeret söylemlerini yıllarca dinliyoruz.
Peki böyle önemli kesimin temsilcileri bu zamların engellenmesi konusunda gerekli çabayı gösteriyor musunuz?
Özellikle tepedeki yöneticiler çiftçilerin bu sorunlarını kararlılıkla ve yüksek sesle dile getirebiliyorlar mı?
Bu sorunlara kim olumlu yanıt verebilir.? "Ağlamayan çocuğa meme verilmez" diye bir özdeyiş vardır. Siz gerekli çabayı göstermez, iş verenin verdiği ile yetinip bir anlamda çiftçilerin emeğinin yok olmasına destek verirseniz olacağı budur. Çiftçilerimizin seçtiği yöneticileri haklarını savunmada gerekli gayreti göstermiyor. Yapılanlar sadece göstermelik, laftan öteye gitmeyen tepkiler. Bunun için çiftçilerimiz yöneticilerini sıkı denetlemesi lazım. Onların çoğunun tuzu kuru. Öyle olunca sizin sorunlarınıza yeterince sahip çıkılmıyor. Bunun aksini iddia etmek mümkün mü?
AYÇİÇEĞİ VERİMİ DÜŞÜK
Bir yanda kuraklık, diğer yanda girdi fiyatlarının yüksek olması nedeniyle çiftçilerimizin gerekli gübreyi kullanamaması sonucu bakıyoruz birçok yerde ayçiçeklerinin kafaları eskilerin tabiri ile "saat kapağı" kadar küçük. Bu tarlalarda üreticiler bırakınız kar etmeyi masrafını dahi çıkaramaz.
Çiftçilerimiz sorunlarını başkalarına havale etmek yerine kendilerinin ve örgütlerinin sahiplenmesiyle sorunlar giderilir.
