Çeşitli illerde üst üste yaşanan bina çökmelerinin ve can kayıplarının ardından Çevre Ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum 81 ile genelge yollayarak riskli alanların belirlenmesini istedi. Çevre ve Şehircilik İl Müdürlükleri tarafından yapılacak çalışmalar sonrasında riskli alanların 3 ay içerisinde Bakanlığa bildirilmesi gerekiyor. İnşaat Mühendisleri Odası Edirne Temsilcisi Nihat Çolak konuyla ilgili yaptığı açıklamada, bu uygulamanın geç kalınmış bir uygulama olduğunu belirtti. Çolak, asıl sorunun İmar Barışı adı altında güvensiz binalara yapı kullanım belgesinin verilmesinin olduğunu belirterek bu kanunun bir an önce geri çekilmesi gerektiğini söyledi.
“GERÇEKÇİ BİR YAKLAŞIM DEĞİL”
İnşaat Mühendisleri Odası Edirne Temsilcisi Nihat Çolak, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Bu durumu, son yaşanan bina çökmelerinin ardından seçim öncesi yapılan bir çalışma olarak görüyorum. Gerçekçi bir yaklaşım değil. Edirne açısından bakacak olursak bizim elimizde henüz bir veri yok. Olunca destek veririz. Ama öncelikle kamu binalarından başlamak üzere özellikle toplu bulunan binaların deprem performans analizlerinin yapılması gerekir. Öncelikle kamu binalarının tamamlanması gerekir, sonrasında belediye sınırları içerisinde belediyenin de vasıtasıyla bu yapıların yapım yıllarına göre hepsinin bir envanterinin çıkarılması gerekir. Bizim de beklediğimiz bir çalışmadır.” dedi.
“GEÇ KALINMIŞ BİR UYGULAMA”
Çolak, uygulamayı geç kalınmış bir uygulama olarak değerlendirerek, “Bu uygulama geç kalınmış bir uygulamadır. Böyle bir çalışma yapılması için başımıza bir olay, bir afet mi gelmesi gerekiyordu? Elimizdeki yapı stokunun depreme yönelik durumunun çok önceden belirlenmesi ve buna göre de tedbirlerin alınması gerekirdi. İnşaat Mühendisleri Odası olarak şu ana kadar henüz bizden her hangi bir yardım ve destek talep edilmedi. Konuya ilişkin genelge, Valilik ile Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne gelecektir. Bir çalışma yapılacaksa bizim gibi meslek kuruluşlarından da destek isteyebilirler. Biz desteğimizi hiç esirgemiyoruz. Bu konuda koordineli bir şekilde çalışma yapılması gerekir. Hem işin içinde olan meslek kuruluşlarıyla hem de müdürlüğün işbirliğinde yapılmalı. Biz elimizden gelen desteği vermeye hazırız.” ifadelerini kullandı.
“ASIL SORUN İMAR AFFI”
Çolak asıl sorunun İmar Barışı adı altında verilen ruhsatlar olduğunu aktararak, “ Bu binaların çökmesi ve riskli binalarla ilgili bizim gördüğümüz ve teşhis ettiğimiz asıl sorun İmar Barışı adı altında çıkarılan imar affıdır. Bu imar affıyla aslında güvencesiz ve kaçak binalar ruhsatlı hale getiriliyor. Güvenceliymiş gibi yapı kullanım hakkı tanınıyor. Bu çok yanlış. İmar affının geri çekilmesini istiyoruz. Güvencesiz, mühendislik hizmeti görmemiş binalar, güvenli gibi vatandaşa bırakılıyor. İmar affıyla binanın güvenliği vatandaşın inisiyatifine bırakılmış durumda. Vatandaş, ‘Ben binama güveniyorum, benim burada kaçak katım var, imar affından yararlanmak istiyorum’ dediğinde maalesef onlara yapı kayıt belgesi verilerek iskan etmelerine izin veriliyor. Ondan sonra da yapılarımız çöküyor. Bizim Bakanlıktan ilk talebimiz, imar affının geri çekilmesidir.” şeklinde konuştu.
Kerem Filiz
