"HASAN TAHSİN’İ SAYGI VE MİNNETLE ANIYORUZ"

ADD Edirne Şubesi Yönetim Kurulu adına, ADD Edirne Şubesi Y.K.Başkanı Celil Özcan, "Atatürkçü Düşünce Derneği Edirne Şubesi Yönetim Kurulu olarak, başta 103 yıl önce ilk kurşunu atan gazeteci Hasan Tahsin olmak üzere Bağımsızlık mücadelemizde bu vatan için canını vermiş bütün şehitlerimizi saygı ve minnetle anıyoruz." dedi.   

"HASAN TAHSİN’İ SAYGI VE MİNNETLE ANIYORUZ"

ADD Edirne Şubesi Yönetim Kurulu adına, ADD Edirne Şubesi Y.K.Başkanı Celil Özcan, "Atatürkçü Düşünce Derneği Edirne Şubesi Yönetim Kurulu olarak, başta 103 yıl önce ilk kurşunu atan gazeteci Hasan Tahsin olmak üzere Bağımsızlık mücadelemizde bu vatan için canını vermiş bütün şehitlerimizi saygı ve minnetle anıyoruz." dedi.   

Emre SEDEF
Emre SEDEF
16 Mayıs 2022 Pazartesi 06:01
"HASAN TAHSİN’İ SAYGI VE MİNNETLE ANIYORUZ"

I. Dünya Savaşı sonrasında Paris'te toplanan uluslararası barış konferansının kararıyla İzmir kentinin 15 Mayıs 1919'da Yunanistan Krallığı tarafından işgaliyle başlayan ve 9 Eylül 1922'de Türk ordusunun kente girmesiyle sona eren işgal günlerinde, Yunanlılar, I. Dünya Savaşının sonlarına doğru İtilaf Devletlerinin tarafına geçerek onlarla birlikte savaştığını ve savaştaki hizmetlerine karşılık İzmir ve civarını istediklerini belirten Özcan, "İtilaf Devletleri Yunan Başbakanı Venizelos’a verdikleri sözü yerine getirmek için İzmir’in işgalini haklı gösterecek sebepler aramaya çalıştılar." dedi.

Özcan, devamında şunları kaydetti:

"Yunanlı Venizelos, Aydın Hıristiyanlarının tehlikede olduklarını Türkler tarafından yok edileceklerini ileri sürerek yardım istedi. Paris’te kurulan komisyon kendileri adına Yunan ordusunun bu işi çözmesini düşündü ve İzmir’in işgaline karar verdi. 14 Mayıs 1919’da İngiliz, Fransız, Amerikan ve Yunan donanmaları İzmir limanına girdiler. İngiliz Amiral Galdrop 17’nci Kolordu komutanlığına verdiği notada “Mütarekenin 7. Maddesine göre İzmir istihkamları ile civarındaki arazinin Yunanlılar tarafından işgal edileceğini ve mukavemet olunmamasını bildiriyordu. Bu nota üzerine telaşa düşen Kolordu Komutanı Ali Nadir Paşa İstanbul Hükümetine vaziyeti bildirerek fikirlerini sordu. Osmanlı Harbiye Nazırı verdiği cevapta: “Amiral Galdop’un bu teklifi mütareke şartları icabı olduğundan muvafakat edilmesi tabii olduğu”nu bildiriyordu. Yunan işgaline karşı ilk hareket İzmir Türk Ocağı’nda toplanan gençlik kitlesinde görüldü. İşgalden bir gece evvel cephanelik yağma edilerek halk karşı koymaya hazırlandı. İzmir kan dökmeden Yunanlılara teslim edilmeyecekti.

"15 MAYIS GECESİ KONAK MEYDANI VE KORDONBOYU’NDA ÇOK SAYIDA İZMİR’Lİ TOPLANMIŞTI"

İzmir’in işgali Yunanistan için büyük bir önem taşıyordu; Megola İdea yani büyük Yunanistan ideali artık gerçekleşmekteydi. Yunanlıların yaptıkları işgal hareketleri bölgede düzeni sağlamak yerine Türk nüfusunu yok etmek için katliam yapılması şeklinde gerçekleşmiştir. Bu durumu daha önceden tahmin eden Türk halkı bu nedenle İzmir’in işgaline diğer işgallerden daha fazla tepki göstermiştir.

İzmir’in Yunanlılar tarafından işgal edileceği söylentileri kentte yayılmaya başladığında, Türkler derin bir endişe ve kaygıya, Ortodoks Rumlar da büyük bir sevince kapılmışlardı. Bu karmaşa ortamında, Hasan Tahsin gazetesinde yazdığı coşkulu ve cesur sözlerle dikkat çekmeye devam ediyordu. Başta Mustafa Necati, Vasıf  Çınar gibi yurtseverlerin öncülüğünde Maşatlık(İzmir) Mitingi yapılması ve Redd-i İlhak Cemiyeti kurulması çalışmaları sürerken o bu sürecin içinde yer almıştı. Ona göre Maşatlık Mitingi çok daha görkemli olmalı, işgale karşı mutlaka tepki gösterilmeliydi. 15 Mayıs gecesi İzmir’li Türkler hemen hemen hiç uyumamış; işgalin başladığı sabah saatlerinde, Konak Meydanı ve Kordonboyu’nda çok sayıda İzmir’li toplanmıştı.

TÜRKLER ÜZGÜN VE ENDİŞELİ, İZMİRLİ RUMLAR COŞKULU VE SEVİNÇLİYDİ

15 Mayıs 1919 sabahı Pasaport’tan İzmir rıhtımına çıkan Yunan birliklerinin yürüyüşü Konak Meydanı’na yönelmişti. Türkler üzgün ve endişeli, İzmirli Rumlar coşkulu ve sevinçliydi. İzmir Metrapoliti Hrisostomos, karaya çıkan Yunan askerlerini tuz, ekmek ve şarap ikram eden Rum kızlarının arasında vaftiz ediyordu. İzmir için tam bir Kara Gün’dü. Hasan Tahsin (Recep oğlu Osman Nevres), 15 Mayıs 1919′da İzmir’e çıkan Yunan Efzun Alayı askerlerinin taşkın davranışları karşısında tek başına ilk kurşunu ateşleyerek Türk direnişini başlatan sembol isim oldu. Saat on bir sıralarında Konak Meydanı’na ulaşıp Kemeraltı’na doğru yöneldikleri sırada bir silah sesi işitildi. İlk kurşunu alayın sancaktarı teğmene sıkarak öldüren Hasan Tahsin, ardından kurşunu bitene kadar devam etti. Önce büyük bir telaş ve kaçışma yaşandı; ardından da Yunan askerleri derhal saldırı düzeni alarak, Sarı Kışlaya karşı yoğun bir ateş açmaya başladılar ve bununla yetinmeyerek, askeri kıraathanede bulunanları, sokaklardaki insanları mitralyözlerle biçtiler. Artık, bir anda dört-beş yüz kişi birden şehit edilmiş; sonradan bu sayı İzmir’in yakın çevresindekilerle birlikte 2.000’e kadar çıkmıştı. Öldürülenler arasında Hasan Tahsin de vardı ve cesedi Kordonboyu’nda sürüklenerek parçalanmış bir halde bulunmuştu.

“YAŞASIN VENİZELOS” DİYE BAĞIRMAĞA ZORLADILAR

Başkent İstanbul’dan karşı konulmaması emrini alan Türk subay ve erleri kışlalarında insafsızca şehit edildiler. Daha sonra hükümet konağı ve diğer resmi daireleri basarak buralardaki memur subay ve erleri türlü eziyetlerle gemilere götürüp günlerce aç bıraktılar. Bunlardan bir kısmını da dipçik vuruşları ile zorla “Yaşasın Venizelos” diye bağırmağa zorladılar. Boyun eğmeyenler ise şehit edildiler. 17’nci Kolordu Askerlik İşleri Reisi Erkanı harp Miralayı Süleyman Fethi Bey başından çıkarılmak istenen kalpağını eliyle tutarak: ”Bağırmam” dedi ve derhal şehit edildi. Yunanlılar çarşıya girip dükkanları da yağmaladılar. İzmir’in işgali ve bu işgal esnasında meydana gelen kanlı olaylar İstanbul ve Anadolu halkı tarafından duyulduğu zaman yer yer mitingler yapıldı. İzmir katliamı Ulusu susturup sindiremedi. Bu olayın doğurduğu acıyı ruhunun ta derinliklerinde duyan Türk Ulusu kurtuluşu silaha sarılmakta buldu. Yer yer hazırlanarak ilk milli savunma teşkilatını kurdu.

"BÜTÜN ŞEHİTLERİMİZİ SAYGI VE MİNNETLE ANIYORUZ."

Atatürkçü Düşünce Derneği Edirne Şubesi Yönetim Kurulu olarak, başta 103 yıl önce ilk kurşunu atan gazeteci Hasan Tahsin olmak üzere Bağımsızlık mücadelemizde bu vatan için canını vermiş bütün şehitlerimizi saygı ve minnetle anıyoruz."

Gözde Kabasakal

    

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.