Süloğlu’na bağlı Geçkinlik Köyü’nde yapılması planlanan linyit ocağı ve tesisiyle ilgili çevreciler tarafından tarım arazilerine zarar vereceği gerekçesiyle dava açılmıştı. Tesisle ilgili ÇED süreci devam ederken; İl Genel Meclis Üyeleri de söz konusu alana giderek incelemelerde bulundu. İncelemelerin ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Edirne İl Genel Meclis Başkanı Mehmet Geçmiş, 1’inci derece tarım arazilerinin bertaraf edileceğini belirterek, mahkemenin söz konusu tesise izin vermemesi gerektiğini söyledi. İl Genel Meclisi Çevre ve Sağlık Komisyonu Başkanı Erdoğan Gümülcineli ise, bu tür tarım arazilerinin tahrip edilmesinin gelecekte büyük sıkıntılara yol açabileceğini ifade etti. Ayrıca Edirne Çevre Gönüllüleri Derneği Başkanı Ayten Eren ve Edirne Kent Konseyi Başkanı Ziya Gökerküçük’te incelemelere katılım gösterdi.
GEÇMİŞ: “BİRİNCİ DERECE TARIM ARAZİLERİ BERTARAF EDİLECEK”
Edirne İl Genel Meclis Başkanı Mehmet Geçmiş, incelemelerin ardından yaptığı açıklamada, “Şirket, yeşil tarım arazilerini köylü vatandaşlardan yüksek miktarlarda satın alınarak kendi bünyesine geçirmiş. Fakat Çevre ve Sağlık Komisyonu Başkanı ve meclis üyelerimiz ile yerinde yapmış olduğumuz incelemeler neticesinde görüyoruz ki; gerçekten birinci sınıf tarım arazileri korunması gerekirken bir maden şirketi tarafından kömür çıkarılmak üzere bertaraf edilmekte. Burası gerçekten mezbelelik haline getirilmektedir. Bir önceki izin verilen yeri gördük ve içimiz sızladı. Bir an önce yetkililerin bu ÇED raporunu reddetmesi ve mahkemelerin lehimize karar vermesi gerekir. Ve buradan kömür çıkartmak için müracaat eden maden işletmesinin de buradan vazgeçmesini talep ediyoruz.” dedi.
GÜMÜLCİNELİ: “GELECEKTE BÜYÜK SIKINTILARA NEDEN OLACAK”
Edirne İl Genel Meclisi Çevre ve Sağlık Komisyonu Başkanı Erdoğan Gümülcineli ise, “Daha önce bu alana gelmiştik. Buradaki bu sahanın dışında şirketin genişleme alanları ile ilgili talepleri vardı. O anlamda Çevre ve Sağlık komisyonu olarak bu alana getirip konuyu kamuoyu gündemi sunmuştuk. Ancak şimdi yeni bir alanda tekrar bu anlamda maden çıkarılması ile ilgili ÇED sürecine girilmiş. Ama bu alanların birinci sınıf tarım arazileri olduğunu görüyoruz. Bir an önce bu taleplerin geriye çevrilmesini istiyoruz. Ülkede ve dünya da yaşanan koronavirüs sebebi ile gıda sektöründe gıda da ciddi anlamda sıkıntılar baş gösterdi. Bu tür tarım alanlarının tahrip edilmesi gelecekte ciddi sıkıntılar yaşanacağını belirtmekte fayda var. Bir an önce yetkili kurumlarının konuyu hassasiyetle takip edip gereğinin yapılmasını talep ediyoruz. Biz İl Genel Meclisi üyeleri olarak üzerimize düşen görevi hassasiyetle yapmaya çalışıyoruz. Sürecin takipçisi olunacağının da bilinmesini istiyoruz. Süloğlu sınırlarına dayanan bir alanda maden sahası açılmak isteniyor. Bir an önce gerekli hassasiyetin gösterilmesini talep ediyoruz.” ifadelerini kullandı.
EREN: “TESİSE İZİN VERİLMEMESİNİ TALEP EDİYORUZ”
Edİrne Çevre Gönüllüleri Derneği Başkanı Ayten Eren de, “Uzun yıllardan beri türlü şirketler tarafından kömür çıkarma alanı olarak insafsızca kullanılan bu bölgede, birinci sınıf tarım arazileri,yer altı ve yer üstü canlı yaşamı ,su kaynakları yok edilmeye devam ediliyor.Yerin altından üstelik enerji değeri düşük olan kömür çıkarmak için, yer üstü değerler kurban ediliyor. Buraya 2019 yılı ağustosunda EÇGD olarak gelip yanan patlayan kömür ocağını incelemiş ve Çevre Şehircilik Md.’ne şikayet dilekçesi verip STÖ ‘leri ile birlikte basın açıklaması yapmıştık. Ardından valilik yöneticilerimiz konuyu dikkate alıp, duyarlı davranarak, çözüme ulaştırmışlardı. Şimdi bu alana çok daha büyüğü yapılmak isteniyor. Yine köyün göleti, dereleri ve su kanallarını da içine alacak biçimde ve çok daha büyük bir projeyle, daha çok kazarak, bozarak ,havayı,suyu ve toprakları kirletecek bir işletme kurmayı planlıyorlar. Köy yerleşimine, su kaynaklarına, çok değerli kültür varlığı olan Dokuz Tepeler,Koca Höyük Tümülüslerine de zarar verebilecek,meralarına kurulacak bir projeyi köyde yaşayanlar istemiyor.Bir işletmenin kömür çıkarma,ısıtma ve yıkama sırasında insan sağlığına zarar veren mikro tozlar,kimyasal atıklarla bu bölgeyi, çevreyi yıllarca kirletmesi,tarım topraklarına,hayvancılığa zarar vermesi kabul edilemez bir durumdur. Herkesin sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkı; Anayasamızın 56. Maddesi ile devlet güvencesi altında olmalıdır der yasalarımız. Bu bölgeden sorumlu gerek valilik birimleri, gerek belediye ve muhtarlıklar bu anlamda çalışmalarını kamu yararını göz önünde bulundurarak sürdürmelidirler. Edirne Çevre Gönüllüleri Derneği olarak, köyde yaşayanların sağlık ve geçimlerinden kaygı duymadan yaşamalarından, tarım ve hayvancılığın bu bölgede sağlıklı olarak devam etmesinden,doğamızın gelecek nesillere zarar görmeden aktarılmasından yana olduğumuzu bildirir, bu tesise izin verilmemesini talep ederiz. Geçkinli Köylüsünün yanında olmaya devam edeceğiz.” şeklinde konuştu.
Kerem Filiz
