Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Edirne Milletvekili Okan Gaytancıoğlu, 25 milyonu aşkın icralık olan yurttaşlar ve bankalardan kredi kullanamayıp; sözde kredi danışmanlık şirketlerinde mağdur olanlar için Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasını istedi.
Ayrıca konu ile ilgili Hazine ve Maliye Bakanına yazılı olarak yanıtlaması istemiyle sorularını yönelten Okan Gaytancıoğlu, hükümete merdiven altı şirketlere dair aldığı önlemleri sordu.
“BORÇLARINI ÖDEYEMEYEN 3,1 MİLYON KİŞİ YASAL TAKİPTE”
CHP Edirne Milletvekili Okan Gaytancıoğlu Meclis Araştırma Önergesinde şunları kaydetti;
“Üretim ve istihdam yaratmayan ve özellikle sabit gelirli olan yurttaşlarımızın gelirlerinin artmamasına yol açan ancak buna rağmen sürdürülen ekonomi politikaları borçlanmaya neden olmaktadır. 20 milyon kişiyi aşkın yurttaşımın tüketici kredisi kullandığı ve tüketici kredilerinin 400 milyar TL’yi aştığı bir ortamda tüketiciler kredi borçlarını ödemekte zorlanmaktadır. 2018 yılı Mart ayı sonu bilgilere göre, borçlarını ödeyemeyen 3,1 milyon kişi yasal takiptedir. Ödemelerin gerçekleştirilebilmesi için birçok yöntemlere başvuran yurttaşlarımızın birçoğu evlerini, araçlarını ipotek ettirmişlerdir. Yine milyonlarca yurttaşımız borçlarını düzenli ödeyemedikleri için İcra Dairelerinde ve mahkemelerde uğraş vermektedir. Maalesef 25 milyonu aşkın yurttaşımız icralık olmuştur. Bankaların tüketicilerin kredi taleplerini geçmiş ödeme davranışlarına göre değerlendirmesi yani kredi siciline göre onay vermesi birçok tüketicinin kredi alamamasına neden olmaktadır. Sözde kredi danışmanlık şirketleri Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) yetkisine sahip olduklarını söyleyerek vatandaşları yanıltmaktadırlar. Bu sistem düpedüz yeni bir tefecilik modelidir ve bankacılık sisteminin de içinde bulunduğu yönünde bilgilerin yer alması da konunun ciddi bir biçimde araştırılmasının gerektiğini göstermektedir.”
“TÜKETİCİ ÇARESİZ”
CHP’li Gaytancıoğlu, “ Bankaların tüketicilerin kredi taleplerini geçmiş ödeme davranışlarına göre değerlendirmesi yani kredi siciline göre onay vermesi birçok tüketicinin kredi alamamasına neden olmaktadır. Yasal yollarla kredi bulamayan yurttaşlar maalesef “tefeci” denilen kötü niyetli kişi ve kurumların ağına düşmektedir. Kredi sicili bozuk, skoru düşük olan yani bankadan kredi alamayanlar, çareyi tefeci faizinden de insafsız oranlarla para bulan “Kredi Danışmanlık Bürolarına” gitmektedir. Piyasalardaki durgunluk bu danışmanlara olan ilgiyi arttırmıştır.
Son zamanlarda sosyal medyada ya da yolda yürürken sürekli “size sorunsuz kredi vereceğiz” ilanlarıyla karşılaşmak mümkündür. Üstelik bu ilanlarda, kredi danışmanlık bürosunun telefonları verilerek tüketiciler görüşmeye çağrılmakta ve “kredi skorunuz ne olursa olsun size kredi çıkartacağız” denilerek tüketiciler kandırılmaktadır. Kapsamlı bir inceleme yapıldığında bu tip firmaların bazı banka şubeleriyle ortak çalıştığına dair basında bilgilere rastlanılmıştır. Kredinin verilebilmesi için krediyi alacak tüketicinin sicili bozuk bile olsa, şubedeki bir yetkilinin onayı ile söz konusu ihtiyaç kredisinin kullandırıldığına dair birçok bilgi yerel ve ulusal basında yer almaktadır” ifadelerinde bulundu.
“DANIŞMANLIK ŞİRKETLERİ PARANIN YÜZDE 20’SİNE KOMİSYON KOYUYOR”
CHP Edirne Milletvekili Okan Gaytancıoğlu, “Sicili bozuk olan tüketici kredi danışmanlık şirketine başvuruyor. Kredi danışmanlık şirketi (x) banka şubesinde beraber çalıştığı yetkiliye tüketiciyi yönlendiriyor. Kredi genel müdürlüğe onaylatılmadan, banka şubesindeki yetkiliye onaylatılıyor. Tüketici, onaylanan krediyi aldığı gibi, danışmanlık şirketi paranın en az % 20’sine “komisyon” adı altında el koyuyor. Bu komisyonu vermek istemeyenler darp ediliyor. Türkiye Bankalar Birliği (TBB) ilan, mesaj ve internet reklamları aracılığı ile yurttaşlara acil kredi teklifi vaat ederek sahtecilik ve dolandırıcılık yapan kişilere itibar edilmemesi gerektiğini söyleyerek uyarıda bulunmasına rağmen bu tür firmalar halen piyasada bulunmaktadır. Sözde kredi danışmanlık şirketleri Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) yetkisine sahip olduklarını da söyleyerek vatandaşları yanıltmaktadırlar. Bu sistem düpedüz yeni bir tefecilik modelidir ve bankacılık sisteminin de içinde bulunduğu yönünde bilgilerin yer alması da konunun ciddi bir biçimde araştırılmasının gerektiğini göstermektedir.”
Okan Gaytancıoğlu, konu ile ilgili Hazine ve Maliye Bakanına yazılı olarak yanıtlaması istemiyle şu soruları yöneltti;
Bu tip firmaların bazı banka şubeleriyle ortak çalıştığına dair iddialar için ne diyorsunuz?
Bu iddialar doğru mudur?
Kredinin verilebilmesi için krediyi alacak tüketicinin sicili bozuk bile olsa, şubedeki bir yetkilinin onayı ile söz konusu ihtiyaç kredisinin kullandırıldığı iddiası doğru mudur?
Bu kredi, kredi notu düşük ve sicili bozuk olan bir vatandaşa nasıl bu firmalar aracılığı ile verilebilmektedir?
Türkiye Bankalar Birliği (TBB) ilan, mesaj ve internet reklamları aracılığı ile yurttaşlara acil kredi teklifi vaat ederek sahtecilik ve dolandırıcılık yapan kişilere itibar edilmemesi gerektiğini söyleyerek uyarıda bulunmasına rağmen bu tür firmalar neden halen piyasada bulunmaktadır?
Bu şekilde çalışan kaç firma vardır?
Bu firmalar için bir yaptırımınız var mı?
Bu firmalar için yaptırımınız olacak mı?
Haber Merkezi
