Cem Vakfı Edirne Şube Başkanı Sadık Bektaş, Muharrem Ayının başlaması dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, bugün Muharrem Orucu’nun ilk iftarının açılacağını duyurdu. Bektaş Muharrem ayının önemini şöyle sıraladı:
“İslam alemi, Alevi ve Bektaşiler için büyük önem arzeden bu ayda, Hüseyin bin Ali ve beraberindeki 72 kişi hicri 61'de Muharrem'in onuncu gününde (10, Ekim, 680) Kerbelâ'da Yezid'in ordusunca katledilmiştir, Hz. Âdem'in işlediği günâhtan sonra tövbesinin kabul edilmesi, Hz. İdris'in diri olarak göğe yükseltilmesi, Hz. Nuh'un gemisinin tufandan kurtulması, Hz. İbrahim'in ateşte yanmaması, Hz. Yakup'un oğlu Yusuf'a kavuşması, - Hz. Eyyub’un hastalıklarının iyileşmesi, Hz. Musa’nın Kızıldeniz'den geçip İsrailoğulları'nı firavun'dan kurtarması, Hz. Yunus’un balığın karnından çıkması, Hz. İsa'nın doğumu ve ölümden kurtarılıp göğe yükseltilmesi Muharrem ayında zuhur etmiştir.”
Bektaş, “Alevîlerde, Hüseyin'in Kerbelâ'daki acısı başta olmak üzere On iki İmamlar'ın acılarını anmak ve anlamak için Muharrem Orucu, Matem orucu ya da başka bir deyişle Yas-ı Mâtem orucu tutulur. Muharrem Matemi'nin amacı: Bu türlü acıların bir daha yaşanmaması için gerekli olan insanlık değerlerini ve Alevî öğretisini özümsemektir. Alevi ve Bektaşi inancında Matem süresince bıçağa ve kesici aletlere el sürülmez, kurban kesilmez, et yenmez ve su içilmez. Matem boyunca hiçbir canlıya eziyet edilmez. Kimsenin kalbini kırmamak, dili ile kimseyi incitmemek, kimse hakkında dedikodu yapmamak Mâtem Orucu'nun temel ilkesidir. Sağlığı yerinde olanlar oruç tutarlar. Matemde ayında oruç tutmakta ki amaç, kendine eziyet yapmak değil, kötülük ve katliamların bir daha olmaması adına anmak ve unutmamaktır. Kerbelâ katliamında hasta olması nedeniyle İmam Zeynel Abidin'in kurtulması ve Hz. Muhammed Mustafa'nın amcasının oğlu, manevi evladı ve damadı Hz. Ali'nin soyunun devam etmesi nedeniyle de Allah'a şükredilir. Bu nedenle Muharrem mâtemi, aşûre geleneği ile biter. 12 gün orucun ardından Aşûre Günü yapılır. 12 değişik malzemeden oluşan aşûre pişirilir ve canlara dağıtılır.”
Yavuz Göktaş
