“TÜRKİYE’DE AYAK BAĞI SAYILIYORUZ!”

Edirne Baro Başkanlığı Staj Eğitim Komisyonu tarafından stajyer öğrenciler için verilen seminere konuşmacı olarak katılan İstanbul Barosu önceki dönem başkanlarından Av. Turgut Kazan burada yapmış olduğu konuşmada, “Hukuk devletinin yerinde yeller esiyorsa, avukat bir ayak bağı sayılır. Türkiye’de birçok kişi tarafından, avukat ayak bağı sayılmıştır ve sayılmaktadır.” dedi.

“TÜRKİYE’DE AYAK BAĞI SAYILIYORUZ!”

Edirne Baro Başkanlığı Staj Eğitim Komisyonu tarafından stajyer öğrenciler için verilen seminere konuşmacı olarak katılan İstanbul Barosu önceki dönem başkanlarından Av. Turgut Kazan burada yapmış olduğu konuşmada, “Hukuk devletinin yerinde yeller esiyorsa, avukat bir ayak bağı sayılır. Türkiye’de birçok kişi tarafından, avukat ayak bağı sayılmıştır ve sayılmaktadır.” dedi.

Emre SEDEF
Emre SEDEF
28 Ocak 2019 Pazartesi 07:57
“TÜRKİYE’DE AYAK BAĞI SAYILIYORUZ!”

Edirne Baro Başkanlığı Staj Eğitim Komisyonu tarafından ‘Avukatlık Kanunu, Avukatlık Meslek İlke ve Kuralları, Hukuk ve Mesleki Sorunlar’ konulu seminer cumartesi günü Edirne Baro Binası’nda gerçekleştirildi. Seminere konuşmacı olarak katılan İstanbul Barosu önceki dönem başkanlarından Av. Turgut Kazan, stajyer avukatlara avukatlık mesleği hakkındaki bilgi ve tecrübelerinden bahsetti.

KARAKUŞ: “ONUR DUYUYORUZ”

Programın açılış konuşmasını yapan Edirne Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Nail Karakuş, “Bugün burada İstanbul Barosu önceki dönem başkanlarından Av. Turgut Kazan’ı ağırlamaktan onur duyuyoruz. Meslektaşımız bizlerle avukatlık mesleği, meslek etiği gibi konularda bilgi ve tecrübelerini paylaşacak. Stajyer meslektaşlarımız da avukatlık yemini ederek ruhsatlarını aldıklarında bu bilgi ve tecrübelerden faydalanacak ve kendinden emin bir şekilde mesleklerini sürdüreceklerdir.” dedi.

PINAR: “BİZİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ BİR GÜN”

Edirne Baro Başkanı Av. Alper Pınar ise, “Baro Başkanlığı seçimlerinden sonra yönetim kurulu üyelerimizle beraber bir hayalimiz vardı. Baroyu çok etkin bir şekilde eğitimlerle donatmak istiyorduk. Meslektaşlarımızın donanımlı ve birikimli olmasını istiyorduk. Ama bir şeyi daha istiyorduk. Türk Hukuk Tarihinde mihenk taşı olan insanları baromuzla buluşturmak istiyorduk. Benim aklımda ilk olarak iletişim kurarak baroyla buluşturmak istediğim sadece bir isim vardı.  O da Sayın Turgut Kazan’dı. Bazı insanlara dokunmadan, onların sesini duymadan gerçek olduklarını anlayamıyorsunuz. Bizim için de Sayın Turgut Kazan böyle bir insan. Ben kendisini ilk tanıdığımda gerçekmiş sesini duyuyorum, gibi bir düşünceye kapıldım. Kendisi büyük bir nezaketle bizim davetimizi kabul etti. Şu anda da kendisini burada ağırlıyoruz. O yüzden çok önemli bir gün olduğunu düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.        

KAZAN: “TÜRKİYE’DE AVUKAT OLMAK ÇOK ZOR”

İstanbul Barosu geçmiş dönem başkanlarından Av. Turgut Kazan da, “Öyle bir takdim yapıldı ki, gerçekten çok heyecanlandım. Stajyer arkadaşlara söylüyorum; Heyecanlanmak çok güzel bir şey. Zaten biraz heyecanlandıysanız, konsantre olmuşsunuz demektir. Sayın Başkana çok teşekkür ediyorum. Beni takdim ederken ki konuşmalara çok teşekkür ediyorum. Hatta ben ‘Tabi gelirim’ demenin ötesinde, bana bu davet yapıldığı zaman ‘Görev sayarım’ dedim. Çünkü bir hukuk devleti mücadelesi veriyoruz, vermemiz gerekiyor. O yüzden kendisini hukukçu sayan herkes, bu mücadeleye katılmak zorundadır. Çünkü bu programın açılış konuşmasında da denildiği gibi, hukuk devletinde avukatın yerini tartışıyoruz. Hukuk devleti değilse ne olacak?  O zaman demek ki mücadeleci bir avukat olarak hem mesleğimizin gereklerini yapacağız, hem de onu yaparken Türkiye’de hukuk devleti oluşumuna katkıda bulunacaksınız. Türkiye’de avukat olmak çok zor. Öncelikle onu bilerek başlamanız gerekiyor. Ama aynı zamanda kendinizi yetiştirirseniz çok keyif verici. Yani bunu da aklınızın bir ucunda tutmanız gerekiyor. ” şeklinde konuştu.

KAZAN: “DÜNYANIN HİÇBİR YERİNDE BAĞIRAN YARGIÇ YOKTUR”

Av. Kazan, avukatlığı çözüm üretme sanatı olarak tanımladığını söyleyerek, “Bir sorun yaşanmaktadır ve avukat o sorunun aşılabilmesi için çözüm üretir. Tabii hukuk devleti ne kadar gelişip, yerleşmişse avukat da ancak o zaman çözüm üretme imkanına kavuşabilir. O yüzden hukuk devletinin yerinde yeller esiyorsa, avukat bir ayak bağı sayılır. Türkiye’de birçok kişi tarafından, avukat ayak bağı sayılmıştır ve sayılmaktadır. Bizim yargıçlarımız, özellikle bugünkü yargıçlarımız hem kalite sorunu hem de çok açık bağımsızlık ve tarafsızlık sorunu yaşadıkları için ‘kim haklı, kim haksız, kim suçlu, kim suçsuz’ bir bakışta fark ettiklerini düşünürler. O çizgide de yürürler. Uygulamada yargıç bağırır. Arkadaşlar dünyada bağıran yargıç yoktur. Ben dünyanın hemen hemen bütün ülkelerinde yargılama izledim. Hiçbir zaman bağıran bir yargıç görmedim. Çünkü yargıç sevecendir, hoşgörülüdür. Önemli olan adli gerçeğe nasıl ulaşılacağını düşünmek, görmek ve sağlıklı bir çözüm üretmektir. Ama sadece Türkiye’de bağırılır, çağırılır, sizi terbiye etmeye kalkarlar. Teslim olun diye söylemiyorum bunları bilin diye söylüyorum.” ifadelerini kullandı.

Kerem Filiz





 

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.