Edirne İl Genel Meclisi’nin Kasım ayı bütçe görüşmeleri devam ediyor. Dün Mehmet Geçmiş başkanlığında gerçekleştirilen birleşime konuk olan AFAD Edirne İl Müdürü Ali Altındal, Müdürlüğün 2020 yılında yapmış olduğu çalışmalar hakkında meclis üyelerine bilgiler verdi. Edirne için en büyük risklerin su taşkını, deprem ve radyasyon olduğunu açıklayan Altındal, özellikle Edirne’deki deprem riskine dikkat çekti. Edirne’nin Kuzey Anadolu Fay Hattına 80 kilometre uzaklıkta olduğunun altını çizen Altındal, binaların depreme dayanıklı hale getirilmesi için çalışmalar yapılması gerektiğini belirtti.
“İZMİR’DE DE BENZER MESAFE VARDI”
Afet ve Acil Durum İl Müdürü Ali Altındal, mecliste yaptığı konuşmada, “Kuzey Anadolu Fay Hattı eski haritasına göre; Edirne’nin dördüncü derece deprem bölgesi olduğunu söylüyorlar. Ama bu harita güncellendi. Edirne Merkez ve Enez Gülçavuş’ta iki noktayı aldık, buradaki ivme değerlerini ölçtük. Gülçavuş köyünün ivme değeri 0,4, merkezin ise 0,18. Görece olarak düşük ama kuş uçuşu bu alan 80 kilometre. İzmir depreminde Seferihisar noktasıyla depremin olduğu yer arasında yine benzer mesafe vardı. Israrla altını çizerek tekrarlıyorum; dördüncü derece deprem bölgesi diye burada deprem riski yok diyerek bunun arkasına saklanıp yapıların güvenliğinden kaçamayız. İzmir’de de gördük, deprem öldürmüyor bina öldürüyor. Kuzey Anadolu Fay Hattına 80 kilometre olduğumuzu göz önüne alarak binalarımızı depreme dayanıklı hale getirmek zorundayız. Bundan kaçamayız. Bu deprem çantasını, depremden sonra yapılacak işleri yine anlatırız ama öncelik binaları sağlamlaştırmak. Sağlam binamız var ise o zaman deprem çantası, toplanma alanları, barınma alanlarını konuşuruz. O yüzden altını çiziyorum, Edirne’de deprem riski yok diyemeyiz.” ifadelerini kullandı.
“RADYASYON RİSKİ VAR!”
Altındal, Edirne’nin bir diğer riskinin radyasyon olduğunu vurgulayarak, “Şehrimize kuş uçuşu 300 kilometre mesafede iki aktif nükleer santral var. Birisi Bulgaristan’da birisi Romanya’da. Bulgaristan’daki nükleer santral, ülkenin elektrik ihtiyacının üçte birini karşılıyor. Romanya’daki de beşte birini karşılıyor. İkisi de aktif, yüksek değerlerde. Çernobil faciasını hatırlayalım. Hemen hemen aynı yıllarda aynı teknoloji ile yapılmış nükleer santraller. Böyle bir harita ile ilimize yakın nükleer santrallerin mesafelerini ölçtük. Çernobil de bizden çok ilerideydi. Ne oldu, taşınım yoluyla patlamanın etkilerini ilimiz çok yaşadı. Bunları da bilmemiz ve gerekli önlemimizi almamız gerekmektedir.” dedi.
Kerem Filiz
