“YÜZ YÜZE EĞİTİM, YETERSİZ ÖNLEMLERİN GÖLGESİNDE BAŞLADI”

Eğitim İş Edirne Şube Başkanı Murat Akçay, 2021-2022 eğitim-öğretim yılının 18 milyon öğrenci ve 1 milyon eğitim emekçisi ile girildiğini hatırlatarak, “Bu eğitim öğretim yılına, pandemi koşullarına rağmen Milli Eğitim Bakanlığı tarafından alınmayan önlemler, birikmiş ve çözüm bekleyen sorunlarla girecektir” denildi. 

“YÜZ YÜZE EĞİTİM, YETERSİZ ÖNLEMLERİN GÖLGESİNDE BAŞLADI”

Eğitim İş Edirne Şube Başkanı Murat Akçay, 2021-2022 eğitim-öğretim yılının 18 milyon öğrenci ve 1 milyon eğitim emekçisi ile girildiğini hatırlatarak, “Bu eğitim öğretim yılına, pandemi koşullarına rağmen Milli Eğitim Bakanlığı tarafından alınmayan önlemler, birikmiş ve çözüm bekleyen sorunlarla girecektir” denildi. 

Emre SEDEF
Emre SEDEF
07 Eylül 2021 Salı 06:52
“YÜZ YÜZE EĞİTİM, YETERSİZ ÖNLEMLERİN GÖLGESİNDE BAŞLADI”

Akçay, yaptığı yazılı açıklamada, Mart 2020’den bu yana okulun kapısından giremeyen ya da eğitime uzaktan da olsa erişemeyen milyonlarca öğrencinin bulunduğunun altını çizerek, okulların kapalı kalmasının sonucunda da eğitime erişim açısından var olan eşitsizlik artarak devam ettiğini dile getirdi.
Maddi imkanları iyi olan ailelerin uzaktan öğretim araçları ile çocuklarının nitelikli eğitime erişimini sağladığını, özel derslerle çocuklarına takviye kurslar aldırdığını hatırlatan Akçay, açıklamasına şöyle devam etti:
"Ancak uzaktan eğitime erişim için gerekli bilişim araçları olmayan öğrenciler tüm eğitim ortamlarından uzak kalmışlardır. Çocuklarımız iyi eğitimli bir azınlık ve nitelikli eğitime erişemeyen bir çoğunluk olarak ayrıştırılmıştır. 
LGS BAŞARISI CİDDİ ANLAMDA DÜŞMÜŞTÜR
LGS 2019-2021 karşılaştırması yaptığımızda Yabancı Dil hariç diğer tüm testlerde doğru cevap ortalaması düşmüştür. 2019 yılana göre %15,51, 2020 yılına göre ise %4,76 gerileme olduğu tespit edilmiştir. Başka bir deyiş ile tüm öğrenciler 2020’ye göre ortalama 1,9, 2019’a göre ise 7,01 oranında daha az doğru yapabilmişlerdir. 
Geçtiğimiz günlerde yayımlanan OECD eğitim istatistiklerinde;  Türkiye eğitim materyali eksikliğinde 35 ülke arasında 1 inci olmuştur. (2018) . Öte yandan 2010 yılında vatandaşlarımızın yüzde 62’si eğitim sisteminden memnun olduğunu belirtirken, bu memnuniyet oranı 2020 yılında yüzde 25’e gerilemiştir. Türkiye’deki öğrencilerin sadece yüzde 66’sının bilgisayara erişiminin olduğu OECD raporunun çarpıcı başka bir verisidir. Sosyo-ekonomik açıdan dezavantajlı okullarda bulunan öğrencilerin bilgisayara erişimin oranının yüzde 40, avantajlı okullarda bulunan öğrencilerin ise yüzde 82 seviyelerinde bilgisayar erişimi olduğu görülmektedir. (2018) Bu oran farkı OECD ortalamasına göre oldukça yüksektir. Eğitim ve istihdamda olmayan gençlerin oranı 2020 yılında yüzde 31 olarak gerçekleşmiştir. Bu oran ile Türkiye OECD ülkeleri arasında en başarısız ülke olmuştur. Öte yandan okulların kapalı kalması nedeniyle öğrenme kayıpları ciddi oranda artmıştır. Öğrenme eksikleri nedeniyle yaşam boyu elde edilecek gelir kaybı en az yüzde 3 olacaktır. Dünyadaki en yüksek akademik özgürlük endeksinin 100 üzerinden 97,2 olduğu sıralamada Türkiye 6,4 ile 175 ülke arasında 170 inci olabilmiştir. 
Zorunlu eğitim kapsamında ise öğrencilerin yaklaşık yüzde 20’si internete erişimi bulunmamaktadır. Öğrenci sayısı üzerinden yapılan hesaplamalara göre 3 milyondan fazla çocuğumuz internet erişimi hususunda sorunlar yaşamaktadır. Eğitimin geldiği vahim durum açısından özeleştiri vermek, hataları telafi etmek, önlem almak, açıkları kapamak için koca bir yaz dönemi olmasına karşın MEB yine gereken adımları atmamıştır. 
GEREKLİ TEDBİRLER ALINMADAN AÇILAN OKULLAR…
Oysa bir süredir ülkemizde vakalar yükselmekte, dünyanın en çok korktuğu varyantlar yaygınlaşmaktadır.  Hal böyleyken; gerekli adımları atmadan başlatılan yüz yüze eğitim dönemi, Korona virüse istediği kuluçka zeminini sağlayacaktır. 
Eğitim kurumlarının pandemi koşullarında eğitime hazır olduğu da gerçeği yansıtmamaktadır. Eğitim-İş olarak defalarca uyarmamıza rağmen eğitim kurumlarına kalıcı, kadrolu temizlik personelleri sağlanmamıştır. Temizlik materyallerinin masrafı yine velilerin ve öğretmenlerin sırtına yüklenmiştir. Eğitim kurumlarımız bu haliyle hem eğitim emekçileri, hem de öğrenciler için salgın zamanında en tehlikeli yerler haline gelecektir.  Pandemiden önce açıkladığı raporlarla öğretmen açığı bulunduğunu itiraf eden MEB, bu koşullara rağmen yeterli öğretmen ataması yapmamıştır. 
Eğitim önemli, sağlık ise hayatidir. Yüz yüze eğitime geçilmesi için okullara kadrolu temizlik personeli atanması, tüm okullara gerekli hijyen malzemelerinin periyodik olarak teslim edilmesi, hijyen kurallarına uyulup uyulmadığının sıkça denetlenmesi ve okulların, sınıfların, okul bahçelerinin fiziki durumları gözetilerek metrekareye düşecek insan sayısına dair düzenlemeler yapılması şarttır. 
Eğitim-İş olarak altını çiziyoruz: Son iki yıldır ağır yara alan eğitim, yeni dönemde mutlaka yüz yüze yürütülmeli ve yeni olağanüstü durumlar baş göstermedikçe öyle sürdürülmelidir. Ancak bunun sağlıklı olabilmesi için atılması şart olan adımlar konusunda uyarılarımıza MEB kulaklarını tıkamıştır.  
MEB’E ÇAĞRI
MEB'e tekrar çağrımızdır:  MEB’in kaynaklarının verimli kullanılması ve MEB’e acilen ek kaynak aktarılması sağlanmalıdır.  İhtiyaç olan 44 bin dersliğin yapımına derhal başlanmalıdır.  Sözleşmeli, ücretli öğretmenlik uygulamasına son verilmelidir. Pedagojik formasyona uygun olarak sınıf mevcutları oluşturulmalı ve bu ihtiyaca göre yeterli sayıda kadrolu öğretmen ataması acilen yapılmalıdır.  Tüm okullara kadrolu temizlik görevlisi ve sağlık personeli ataması yapılmalıdır. Yıllardır yalnızca öğretmenlerin yararlandığı eğitim-öğretime hazırlık ödeneği, eğitim sisteminin tüm eksiklerine rağmen yoğun emek harcayan ancak ödenek almayan eğitim çalışanlarına mağduriyet yaşatmakta, harcadıkları emeğin göz ardı edilmesine neden olmaktadır. Bu da hem çalışma ortamlarında huzursuzluk yaratmakta, hem de eğitim ve öğretim hizmetlerinde yetersizliklere yol açmaktadır. Eğitim ve bilim çalışanları arasında ayrılık yaratan bu uygulamanın düzeltilerek, hazırlık ödeneğinin yardımcı hizmetler personelinden memuruna, akademisyeninden idari personeline, kadar eğitim ve öğretim alanında çalışan herkese ödenmesi sağlanmalıdır.  
 Okulların ihtiyaç duydukları temizlik malzemeleri eksiksiz karşılanmalıdır. MEB, geçen eğitim döneminde mağdur ettiği öğrencilerden bir ders çıkararak, bir yandan olağanüstü bir durumun meydana gelme ihtimaline karşın uzaktan eğitim hazırlıklarını sürdürmelidir. EBA'yı güçlendirmeli, canlı ders konusunda öğretmenleri güvenilmez programlar kullanmaya mecbur etmemelidir. Örgün eğitim süresince öğrencilere ara ara uzaktan eğitime ilişkin bilgiler verilmeli, bir yandan da MEB'in söz verip yerine getirmediği ihtiyaç sahibi öğrencilere bilgisayar/tablet dağıtılma işi tamamlanmalıdır.
Eğitim-İş olarak söz konusu eksikliklerin yüz yüze eğitim başladığında da yakından takipçisi olacağımızı ve bu konuda kamuoyunu bilgilendirme görevimizi sürekli olarak ifa edeceğimizi ilan ediyoruz.
Hasan Boyacıoğlu

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.