Türk siyasi tarihinde asker, Dışişleri Bakanı, Başbakan, Cumhurbaşkanı ve muhalefet lideri olarak da vatana hizmet eden 2'nci Cumhurbaşkanı İsmet İnönü'nün vefatının üzerinden 46 yıl geçti

Türkiye Cumhuriyeti'nin 50 yıllık dönemine damgasını vuran Atatürk'ün yakın silah arkadaşı, İnönü savaşlarının komutanı İsmet İnönü için yıllarca Genel Başkanlığını yaptığı partisi CHP tarafından yapılmasını her yıl dile getirdiğim anma programı maalesef bu yılda yine yapılmadı.

Kâğıda yazılan bir iki satırlık anma açıklaması yeterli görüldü yine.

Aslında ben bu yıl yapılmasa bile sitem içeren bir açıklama yapmama sözü vermiştim.

Çünkü bu olumsuz durum sadece Edirne’de değil anladığım kadarıyla.

Benim gibi birçok kişi bu konuyu kaleme alıp her ölüm yıldönümlerinde bir anma programı yapılmasını isteyen yazılar yazmamıza rağmen gerçekleşmiyorsa bunda bir esbabı mucize var demektir.

Benim tanıdığım ve bildiğim Başkan Fevzi Pekcanlı değil program yapmak gün ve gece aile boyu nöbet tutar onun anıtı önünde.

Bir yasak desem olmaz, bir telkin veya öneri desem yine olmaz.

Olmaz derken ben asla böyle bir durumun söz konusu olacağını tahmin dahi edemiyorum.

Kurtuluş Savaşında Atatürk ile birlikte mücadeleler vermiş ve onun başarılarında önemli katkıları olan, askeri zekâsı ile tartışılmaz bir üstünlüğü nedeniyle en büyük 2.Asker olarak Türk Milletinin hafızalarında yer etmiş bir mümtaz kişi için böyle bir kararı düşünmek bile abesle iştigal olur.

Ama neden yapılmadığını anlamakta o kadar kolay değil.

Yazılarımı takip edenler bilirler.

Aralık ayı geldiğinde ben 9 Aralıklarda Babamın,25 Aralıklarda da İsmet İnönü’nün Ölüm yıldönümü nedeniyle köşe yazısı yazar ve her yazımda da İsmet İnönü için neden bir tören yapılmadığını sorarım.

Hatta yer göstererek isteğimi Edirnelilerin isteği olarak belirtir, Migros arkasındaki kavşakta bulunan Atatürk-İnönü heykelinin önünde yapılmasının uygun olacağını hatırlatırım.

Zor bir şey mi?

Bir çelenk, bir konuşmacı ve Edirne halkı zaten orada olacak.

Ama yapamıyorlar veya yapmıyorlar.

Onun için de acaba bir yerden yapılmaması konusunda bir telkin mi var diye aklıma geliyor.

Şunu açıklıkla söyleyeyim ki; ben İnönü’nün askeri dehasına ve askeri başarılarına hayran biriyim.

Siyasi anlamda başarılı olduğunu kabul etmeyenlere karşı değilim.

Atatürk'ün ölümünden sonra 11 Kasım 1938'de Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Türkiye'nin İkinci Cumhurbaşkanı seçilen İnönü, bu görevinin yanı sıra CHP Genel Başkanlığına da getirildi.

CHP'nin 26 Aralık 1938'de toplanan I. Olağanüstü Kurultayı'nda partinin değişmez genel başkanı seçilerek "Milli Şef" unvanı aldı.

Ta ki; Devlet adamlığına, siyasi zekâsına, manevi duygularının doluluğuna hayran olduğum büyük Lider, Karaoğlan Bülent Ecevit’e kadar.

Halkın lideri, halkın içinden biri olmayı başarmış ve CHP nin İktidar olmasını sağlamış olan Kıbrıs Fatihi Bülent Ecevit’in sahneye çıkışına kadar.

Öyle veya böyle Kurtuluş Savaşının başarılarında Atatürk ve diğer komutanlar ile birlikte cepheden cepheye koşmuş, bu ülkenin düşmanların işgalinden kurtulmasında büyük zaferlere imza atmış olan büyük asker, Mustafa İsmet İnönü’yü ölümünün 46.yıldönümünde rahmetle ve minnetle anıyorum.

Ruhun şad olsun büyük asker.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.