Yer Şükrüpaşa Mahallesi Lalaşahin Paşa camisi.İkindi namazı sonrası cenaze namazı kılınacak.Acılı insanlar kadını erkeği tabutun çevresinde birikmiş.
Bu arada erkekler cenaze namazı kılmak için saf tutuyor.Onların karşısında vefat eden kişinin yakınları olan kadınlar da var.Cenaze namazını kıldırmak için gelen cami imamı ilk iş olarak çevredeki kadınlara” buradan uzaklaşın şeklinde el işaretiyle kadınların geri çekilmesini istiyor. Bunun üzerine kadınlar şaşkınlıkla daha geriye gidiyor.İmam ondan sonra cenaze namazını kıldırıyor.
Bu durum kadınların dikkatini çekmiş olacak ki imamın bu tavrı konusunda bana yakındılar ”Biz yakınımızı kaybetmenin acısı içinde cenazenin olduğu yerin yanında kadınlar olarak toplandık. Erkeklerden uzakta bir arada duruyoruz.İmamın bizim bu uzaklığımızı yeterli görmeyip daha geride durmamamızı istemesi ne demek oluyor?
Dinimizde böyle bir kural var mıdır?
Bazı yerlerde bakıyoruz kadınlar dahi cenaze namazı kıldığı halde imam efendi bizim cenaze namazı kılınan yerin yakınında durmamızı istemiyor. Başka camilerde de cenaze namazına katıldık, böyle bir uygulama görmedik.
Bu kural sadece burada mı geçerli.
İmam bizi acılı günümüzde bize resmen “buradan uzaklaşınız” der gibi el hareketi yaptı. Bunu yetkililerin dikkatine sunuyoruz” dediler.
Yetkililerden bu konuda açıklama bekliyoruz.
-------------------
BU İNSANLARA SIĞINACAĞI BİR YER YAPILAMAZ MI?
Carrefour yanı.minibüs durağı, Burası hem şehir içi minibüs durağı hem de Havsa istikametine gidecek minibüslerin en çok yolcunun bindiği durak.Bu duraktaki insanlar uzun süre minibüslerin gelmesini açık havada bekliyor. Altına sığınacakları yağışlardan korunacağı bir yerleri yok.araç bekleyen yolcular arasında çocuklar yaşlı ve hastalar da var. Onların ricası kendilerinin yağışlı havalarda altına sığınabilecekleri bir yer yapılması. Böylece yağışlı havalarda ıslanmaktan kurtulacaklar. Burada araç bekleyen insanlar” Belediye başkanı bu konularda duyarlı olduğunu biliyoruz.
Bizlerin durumunu da dikkate alarak bizler için de altına sığınabileceğimiz, yağışlı havalarda ıslanmamızı önleyecek bir yer yapılmasını sağlaması.
Başkanımız bunu yaparsa burada araç bekleyen insanların hayır duasını alacak.
Belediye başkanımız Recep Gürkan’ın bu talebimizi dikkate alacağını umuyoruz” dediler
Ben de işyerimin yolu üzerinde olduğu için bu insanların yağmurlu ve soğuk havalarda nasıl çile çektiğini görüyorum. Mahalle muhtarının talebi de bu doğrultuda.
Buraya, yolcuların altına sığınabileceği bir yer yapılması bu insanlar iç çok faydalı olacak.Yetkililere bu taleplerini bir kez daha iletmek istedim.
-------------------------
LAFLA PEYNİR GEMİSİ YÜRÜMÜYOR
Halk arasında yaygın olan” lafla peynir gemisi yürümez diye bir özdeyiş vardır.Zamanın birinde İstanbul’dan İzmir’e deniz taşıtlarıyla peynir sevk ediliyor.bu sevkiyat işine yapan kişiye tüccar zamanında parasını vermemesi. Bunun sonucunda bu işte çalışanların paralarını alamaması. üzerine peynir nakliye işini yapan kişi peynir tüccarına parasının ödenmesini istemiş. Tüccar ise “ Sen peynirleri İzmir’e götür oradan para gelecek sonra paranızı alırsınız’ diye talepte bulunmuş.Bunun üzerine peynirleri İzmir” nakledecek Denizci” Beyefendi bana olmayacak laflar ediyorsun.paramı ver lafla peynir gemisi yürümez” yanıtını veriyor.
Bu örnekle şuraya varmak istiyorum.Son aylarda gerek resmi kurumlardan , gerek siyasilerimizden Edirne için bol bol vaatler va” Şu hizmet yapılacak bu olacak” müjdeleri veriliyor. Fakat bu konuda atılan bir adım yok.Bakıyoruz Edirne’de uzun süreden bu yana istihdam yaratılacak bir yatırım yok.kentimizde bol bol market açılıyor. Edirne’lilerin paraları başka illere aktarılıyor. Halkın çok lafa gerçekleşmeyecek vaatleri ihtiyacı yok. Çoluk çocuğunun iş bulabileceği işyerlerinin açılmasına ihtiyacı var.Bakıyoruz küçük işyerlerinin biri açılıyor , ondan daha fazlası kapanmak zorunda kalıyor. Bir işyerinin açılması daha sonra kapatılması o kişiye neye mal olduğunu ancak yaşayanlar bilir.
Edirne sokaklarında geriniz.kiralık ve satılık yazan onlarca işyeri var. bu durumda kalan insanlar işyerini kapattıklarında acaba nasıl geçimlerini sağlıyorlar bunu soran yok.
Onun için Edirne’nin ekonomisinden, siyasetinden sorumlu olan zatların laf üretme yerine iş üretmeleri gerekir.yazımın başında da belirttiğim gibi “ lafla peynir gemisi yürümüyor” kentimizde vaat edilip yapılmayan hizmetler için de geçerli….
------------------------------------------------------------------------------
FIKRA
BİSKÜVİ ASKER
Acemi er levazım askeri başçavuşuna yakınır:
“Başçavuşum , bize yemekte ördek böreği verdiler. Yemin ederim ki içinde bir gram dahi ördek eti yoktu”
-O halde diye yanıtlar başçavuş sen hiç asker bisküvisi yedin mi?
_” Yedim başçavuşum”
-“ bisküvinin içinde hiç asker çıktı mı ulan”
---------------------------------------------------------------------------------------------------
O KADAR İNCELME KIRILIRSIN
Bu deyim bir kişinin sahip olduğu yeteneklerin üzerinde işleri yapmak hırsıyla şekilden şekle girenler için söylenir.
Onun hikayesi ise şöyle::
Bir gün buğday ununun işi çıkmış arpa ununa demiş ki:
Benim işim çıktı yerime sen bakıver.
Arpa unu.
Olur başüstüne ekmek hamuruna gireyim mi,?
Diye sormuş.
Buğday unu:
peki demiş” Ekmek olabilirsin”
-“Ya çörek hamuruna gireyim mi?” diye sormuş arpa unu-
-“ Olur olur onu da yapabilirsin” diye cevap vermiş buğday unu.
-“ Peki baklava hamuruna da gireyim mi?” diye tekrar sorunca buğday unu:
-“ O kadar incelme dostum sonra kırılırsın”
