Istıranca Dağları Trakyamızın göz bebeği. Bu varsıllığı gözümüz gibi korumalı canımız gibi sahiplenmeliyiz. Trakya’nın canı Cumhuriyet bu konulara sık sık yer veir. Bu kez

“Orman alanındaki patlamalı taşocağı için on binlerce ağaç kesileceğine dikkat çeken bilirkişi,Projenin ormanda yaşayan canlıları olumsuz etkileyeceği…”

Yani var olan alanı genişletmek istiyorlar…

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Kırklareli Vize ilçesine bağlı Evrencik köyünde “Feldispat Ocağı kapasite artışı ve patlama ilavesi projesi” Yanlış anlamadıysam olumlu sonuç…

Yazının son bölümüne göz atalım bir de:

“Bu işlemlerin hem var olan bölgede var olan büyük orman ekosistemin bütünlüğünü bozacağı hem de orman ekosistemlerine bağlı yaşayan canlıların olumsuz etkilenmesi yanında çevre köylerde yaşayan halkın geçim kaynakları arasında bulunan arıcılık ve odun dışı orman ürünlerinden (mantar gibi) yararlanmasını de etkileyeceği aşikardır.” denildi…

Neyse sanırım yasal yollar aydınlığa çıkarır bizim Istıranca’larımızı. Hele ormanlar, hele ormanlarımız! İnsan kesmeye değil, bakmaya kıyamaz. Meşeler, gürgenler, palamutlar, ıhlamurlar, kızılcıklar, Alıçlar, ahlatlar,üvezler. Ben en çok meşeleri severim. Sert, dayanıklı,uzun yaşayan, “Gölgesinde mevsimler boyu…” serinleyebileceğimiz bir görkem. Baharın gelişini bile müjdeleyen bu olağanüstü ağaçlar yakışıklıdır da. Palamutları bile çocuklar için oyun aracıdır. Onlarla oyun oynadığımızı hala anımsarım.

Yalnız ağaçlar mı? Buz gibi kaynaklar, dereler. Karadeniz’in kıyıdan in bir kır ve orman çiçeği. Duyduğuma göre o ormanlar da kırk tür orkide varmış. Yani o bölge Trakya’nın cennet köşesi sayılabilir. Su kaynaklarının yakın yerlerinde alabalık çiftlikleri… Havasına da değinmeliyim. Denizden gelen iyot kokusu ve ormanın ürettiği oksijenle karışınca gel keyfim gel. Kırsalın ürettiği çiçek kokuları da “aheste çek kürekleri” doğrusu.

Hele yaban hayvanları. Tavşandan tutun da ayıya kadar say sayabilirsen. Benim gençliğimde kış ortasında sürek avına çıkardı avcılar gruplaşarak. O yıllarda keklik, karaca, ceylan, domuz,ayı bile vardı. Bir süre sonra bu yabanlar azalınca sürek avları da yapılmaz oldu.

BU BENİM ÜLKEM

Edirne bahçelerinde

Tomurcuklanan çiçek

Bir bakarsın Kars’ta açar

Arda MERİÇ

Nemrut doruklarında oluşan bulut

Bir bakarsın

Istıranca’larda yağar

Açar çiçek

Akdeniz sıcağında

Yüzüm yansa

Karadeniz’de ürperir sırtım

Karaca ceylan sekerim

Gözlerimde…

N.T

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.