Kırklareli; tarihi, insanları ve doğasıyla birçok insan gibi benim de hayran olduğum hatta kısa süreli ziyaretlerimde bile huzur bulduğum bir şehirdir.

Babamın memleketi olduğundan mıdır bilemem ama bende bir çekicilik özelliği yaratır aklıma geldiğinde ve Edirne’den çıkıp İnece’yi az geçtiğimde sanki havası ve doğası beni mest eder adeta.

Rahmetli Dedem Yunanistan İskeçe’den göç ettiğinde Kırklareli’ne yerleştirilmiş.

Atatürk’ün Kuva-i Milliye güçleri arasında yer aldığı için de Atatürk’ün emri ile Yayla’da bulunan Köşklerden birine yerleştirilerek, İstasyon yolundaki Türk Ocağının işletmeciliği kendisine verilmiş.

Benim Emekli sicil numaram 46–181–001 di.

181 Kırklareli’nin kodudur. Yani ilk plakamız 39 dur.

Onun için Kırklareli’nin bendeki yeri başkadır.

Trakya Televizyonu Sorumlu Müdürü olduğum dönemde sık gittiğim için birçok dostumda olmuştu.

Gazeteci Cengiz Uçar, Şenol Goncagül bunların başında gelenlerdir.

Neyse, Kırklareliliğimi anlattıktan sonra esas konuya gelelim.

Birkaç hafta önce Kırklarelili bir vatandaştan bir ileti aldım ve bana sitemde de bulunmuş.

Beni sürekli takip ettiğini, internetten yazılarımı ve TV Programlarımı beğendiğini belirterek, neden Kırklareli Belediye Başkanı Mehmet Kesim oğlunu bir kez olsun yazamadığımı sormuş.

Ve eklemiş; “Sayın yazar, Türkiye’de bağımsız aday olarak İl Belediye Başkanlığını kazanmış bir tek Başkan olan Başkanımızı ve icraatlarını neden yazamıyorsunuz?”

Aslında yerel bir Gazete ve TV olarak Edirne dışına fazla çıkmıyorum ama inanın Kesimoğlunun başarısını konu alan bir yazı yazmak hep aklımdaydı.

Hatta kendisini ziyaret ederek tebrik etmeyi de istedim.

Ama olmadı şu ana kadar.,

İnşallah bunu gerçekleştirip kendisi ile sohbet ederek, hem Edirne Televizyonu röportajı hem de gazete söyleşisi yapmayı düşünüyorum.

Aslında kendisini daha Milletvekilliği döneminden bu yana takip ederim ve takdir ederim.

Kırklareli halkı tarafından ne kadar sevildiğini ve takdir edildiğini de bildiğim için CHP tarafından aday gösterilmeyişini yanlış bulmuştum.

Nitekim bağımsız aday olarak girdiği seçimi, hem CHP hem de Ak Parti adayını geride bırakarak kazanmayı bildi.

Bunu bas bas bağırarak haykırdı.; “Ben gözümü CHP'de açtım. Özenle korudum, bilinçle korudum, ilkeyle korumaya devam ediyorum. Benim o altı ok 40 yıldır yüreğimde, benim yüreğimden onu silmeye hiçbir kimsenin gücü yetmez. 2014 yılında da Sayın Baykal'a muhalefet ederken 29 milletvekili vardı arkamda. O muhalif milletvekillerinden birinin ismi de sayın Kılıçdaroğlu'ydu..”

Yani onu aday göstermeyen Yönetimin başı olan Genel Başkan Kılıçdaroğlu ile birlikte parti Genel Başkanı Baykal’a bayrak açma, kazan kaldırma eylemleri de var.

Nasıl ki;Kılıçdaroğlu ile birlikte Baykal’ın karşısında olmuşsa,Muharrem İnce ile birlikte de Kılıçdaroğlunun karşısında olmuş.

Yanlışsa, bir önceki de yanlış ve o yanlışta Kılıçdaroğlu da var.

Kırklareli halkı ona olan sevgisini saygısını ve yaptıklarını takdir ettiğini göstererek onu Bağımsız Başkan olarak koltuğuna oturttu.

Kaldı ki; Kesimoğlu adap ve kural dışı söylemlerde de bulunmadı.

CHP artık birleşme zamanı birlik olma zamanı diyorsa, yıllardır özlemle beklediği İktidar koltuğu mücadelesinde daha başarılı olmak istiyorsa, zaman küskünlük zamanı değil deyip Kesimoğlu ve diğer CHP liler ile yaşanmışları bir kenara bırakarak kucaklaşmayı sağlamalıdır.

Çünkü Kesimoğlu kızmıştır darılmıştır ama hiçbir zaman karalayıcı ve yaralayıcı söz sarf etmemiştir.

En azından, Edremit ve Gürede 7 kez CHP den Belediye Başkanı seçilmiş ama bu seçimde aday gösterilmediği için bağımsız aday olup seçim kazanmış olan Kamil Saka’ın kullandığı şu ifadeleri veya benzerlerini kullanmamıştır; “Kamil yine gelecek,,ama Kemal gidecek.”

DEVAM EDECEĞİZ….

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.