Okul öncesi çocuklar için en güvenli yer olan sağlıklı ve eğitimli yetişmesini sağlayan kurum ve kuruluşların kreş sayısı her geçen yıl azalıyor.
Bakıyoruz siyasilerin söylemlerinde kreş konusunda bir çözüm önerisi göremiyoruz.
Yeni nesillerin yetişmesinde en önemli etken olan kreşler konusu neden ihmal ediliyor.
İşçiler için de sendikala imzalanan toplu sözleşmelerinde işyerlerinde imkanlar oranında kreş açma talebi olmasına rağmen bu bir türlü hayata geçmiyor.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan geçen yıl ”Tüm kamu kurumlarında kreş açılmasının takipçisi olacağız” demesine karşın bu talebe uyulmamaktadır.
Ülkemizde 0-6 yaşındaki çocukların %86,7’sine anneleri bakmaktadır.
Bunların arasında bir de çalışmak zorunda kalan anneleri düşünelim. Onlar çocuklarının bakımı için ne zorluklarla karşılaştıklarının hesabını yapan var mı?
Kamu ve Özel kuruluşlarda kreş sayısının azaltılmasıyla adeta anneler evlerine kapatılmak istenmektedir.
Kreşlere ve okul öncesi eğitim kurumlarına gönderilme imkanı bulunmayan 3-6 yaş arasında 4 milyon çocuk okul öncesi eğitimden mahrum kalmaktadır.
Ülkede her bin çocuktan sadece ikisi 0-3 yaş arasında kreşe verilmektedir.
Türkiye’de kreşlerin yarıya yakını üç büyük kentte bulunmaktadır.
Diğer kentler bundan mahrumdur.
Çocukların ilkokul öncesi eğitimleri onları kişiliklerinin belirlenmesinde etken olmaktadır.
Çocukların bu yaşlarda emin ellerde olması ve eğitilmesi ülkemiz geleceği açısından çok önem taşımaktadır.
Ülkeye hizmeti ön planda tutanlar her nedense kamu ve özel kuruluşlarda kreş açmaya gerek görmemektedir. Bunu ölü ve gereksiz bir yatırım olarak görmektedir.
Özel bakım yerleri ve kreşler dar gelirlilerin çocuklarını vereceği yerler değildir.
Bu durum yüzlerce kadın işçi çalıştıran fabrikalar için de geçerlidir. Eğer işyerlerinde çocuklar için kreş açılmış olsa anneler evlatlarını tatil zamanlarında görme imkânı bulsa o işyerinde daha yüksek verim alınır.
Evladını evde bakıcılara veya yakınlarına bırakan anne “ Acaba çocuğum nasıl” diye merakta olması çalışan anneler için iş kazalarına ve iş veriminin azalmasına neden olmaktadır.
Kreş sorunu gelecek iktidarların ana konusu olması gerekir.
Yetişme çağındaki çocuklarımız. En iyi ellerde bakıma ve eğitime muhtaçtır.
Bu durum ne yazık ki ihmal edilmektedir.
Buradan siyasilerimize bir kez daha duyurmak istiyorum. Vaatlerinizin arasına kreş sorunun da alınız. Anneleri evlere mahkum etmek isteyen kadınların çalışmasını engellemek isteyen görüşe alet olmayın.
EDİRNE’DE ÜÇ KOLEJ AÇILACAKMIŞ
Belediye Başkanımız Recep Gürkan konuşmasında Edirne’de üç kolejin açılacağı müjdesini verdi. Bu arada üç tane, biri dört ikisi 5 yıldızlı otel de açılacakmış.
Turizm açısından bunlar sevindirici haberler olabilir.
Belediye Başkanı Gürkan Edirne’de turizmin gelişmesi konusunda büyük gayret içinde.
Onun gayreti yeterli olmuyor. Bakıyoruz bir süre önce başlatılan Edirne için turizm seferberliği kampanyası sekteye uğramış durumda.
Bu konuda tüm yetkili çevreler yeterli gayret gösterilmiyor. Bu alanda yapılan bir iki toplantıdan sonra girişim olmadı.
Edirne’nin turizmin yanında işyerine de ihtiyacı olduğunu unutmayalım.
Gençlerimiz iş bulamadıkları için başka illere göç etmek zorunda kalıyor. İlimizde istihdam yaratacak işsizliği önleyecek yatırımlara ihtiyacı var. Kırklareli’nde birinci organize sanayi sitesi tamamlandı ikinci faaliyette. Öğrendiğimize göre buralarda beş binin üzerinde işçi çalışıyor.
İşçilerin çalışması o yörede ekonominin gelişmesi esnafların ayakta kalması anlamına gelir.
Bu sağlanamazsa sen istediğin kadar otel ve özel okul getir soruna çare olmaz. Özel okullara ancak imkanı olan ailelerin çocukları gidebiliyor. İlimizde zaten yeteri kadar var. Bu arada devlet okullarımız da özellere kurban edilmemeli.
******************************************************************
AYDIN ÜNİVERSİTESİ DE KOLEJ AÇACAKMIŞ
Aydın üniversitesi Edirne’de daha önceleri de gündeme geldi. Öğretmen evinin yıkılmasını sağlayan çürük raporu bu üniversite uzmanlarınca hazırlandı . Yine bu üniversitede bazı eski ve etkili bürokratlarımız ön lisans ve doktora yaptı. O zaman bu eğitim kurumuna özel bir ilgi gösterildi. Şimdi de Bu üniversitenin Edirne’de bir kolej açması gündemde.
Bu kolej için yıkılan öğretmenevinin yerinin verileceği yolunda söylentiler var. Doğrusu merak ediyorum. Bunu önümüzdeki günlerde öğrenme imkânımız olacak.
AL TAKKEYİ VER KÜLAHI
Vakti zamanın birinde genç bir delikanlı merak ederek bir tekkeye derviş olur.
Tekkenin kıdemli dervişleri onu önce güzel bir uyarmışlar.
-“Burada hiçbir şeye kızmak yoktur. Ne emredilirse yapacaksın. Bu konuda çok sabırlı olacaksın.Boynun hep eğri kalacak Bu arada miden de çok dolmayacak”
Dervişe bir hırka bir de tespih verilmiş. Üzerindeki eski elbiseleri ile birlikte kafasındaki yağlı külahı da çıkarıp alınmış.
Kısa bir süre sonra, İşlerin yoğun olasından olacak yorgunluk dervişin canının sıkmış.
Eski elbiselerini teslim ettiği yerden tekrar geri almış. Kendisine verilen hırka, tespih ve takkeyi de geri vermiş.
-“Baba erenler verdim takkeyi aldım külahı ben artık gidiyorum diye tekkeyi terk etmiş”
