Edirne’mizi tanınmış simalarından Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Özcan Baznak, İstanbul’da kaldığı huzurevinde 83 yaşında hayatını kaybetti. Yaşamının son yıllarında Alzheimer ve Parkinson hastalığını yakalanan Baznak’ın vefatı kendisini sevenlerini yasa boğdu.
Meslek dalında uzun yıllar sayısız hizmetleri olan, sosyal alanda da başarılı hizmet veren Avrupa Kentin oluşmasına büyük katkı yapan Baznak, Edirne SSK Hastanesinde uzun yıllar hizmet verdi. Hayat Hastanesinde, Özel Trakya Hastanesinde görevine devam etti.
Görevi süresince toplumla ilişkisini üst düzeyde tutan bir ara siyasete soyunan Baznak, renkli kişiliği, yardımseverliği ile Edirneliler tarafından her zaman anılacaktır.
Dilerim vefatından sonra Edirne belediyesince alınacak kararla adı Edirne’de bir sokakta ölümsüzleşir. Edirne belediye meclisi bugüne kadar kente hizmeti dokunanları sokaklara hizmet vererek adlarını kalıcı hale getirdi.
Özcan Baznak’ın da bunların arasına katılacağını umarım.
Bu değerli insana Allah’tan rahmet geride kalan ailesine sabırlar dilerim.Nur içinde yatsın.
SPOR KOMPLEKSLERİN AÇILMASI EDİRNE İÇİN ÇOK YARARLI
Edirne ve Balkanlar özellikle bireysel sporların gelişmesi için çok uygun bir yöre. Geçmiş yıllarda bunun birçok örneklerini gördük.
Günümüzde de her ne kadar basına yansıtılmasa da bireysel sporlarda okullar arası müsabakalarda Edirne’nin başarısı üst düzeyde.
He yazık ki halkımızın futbol tutkusu gençlerimizin gösterdiği bireysel başarılarını ikinci plana itiyor.
Aslında, çeşitli spor dallarında gençlerimizin kazandığı başarılar futbolun kat kat üzerinde. Gençlerin bu başarılarının ödüllendirilmesi halkımız ve kurum ve kuruluşlarımız tarafından bu başarıların takdir edilmesi gerekir.
Bu gençlerimiz kendilerinden çok Edirne’nin başarısı için ter döküyorlar.
Judo ek tesisinin açılış törenine katıldım .Judo gibi dünyada gelişen bir spora Edirnelilerin ilgisi en üst düzeyde.
Judo aslında bir barışçıl spor dalı.
Gençlerin bu spor dalına ilgi duymaları sevindirici.
Gençlerin sokaktan uzaklaşıp böyle spor dallarına yönelmesi gençlerin geleceği açısından da olumlu bir gelişme.
Sağlam kafanın sağlam vücutta olacağını dikkat alarak sporun bedenen olduğu kadar zihnen de gelişme sağladığını unutmamak gerekir.
Gençlerimizin amatör spor dallarına yönelmelerini önemsemeliyiz.
Onlara destek vermeliyiz. Bu gençler önümüzdeki yıllarda Edirne’nin sesini ülkede ve uluslar arası düzeyde duyuracaklardır.
-----------------------------------------------------------------------------------------------------
SÜPER MARKET AKINI NE ZAMAN SON BULACAK
Edirne adeta süper marketlerin merkezi konumuna geldi.
Nüfus oranı dikkate alındığında Edirne’nin en çok süper marketin bulunduğu il olduğu belirtiliyor.Bakıyoruz, mahalle aralarında bugüne kadar adı sanı duyulmayan çeşitli ürün satan marketler doldurmuş.
Bunların vergi daireleri Edirne’de değil başka illerde olduğu için o marketlerden halkımızın yaptığı alışverişlerden elde ettikleri paralar, kısaca Edirnelilerin sıcak parası o illerin hanesine gelir olarak yazılıyor. Bizler o illerin kalkınmasına bir anlamda katkı yapıyoruz.
Devlet imkanlarından bizim paramızla o iller yararlanıyor,
Edirneliler orada alışveriş yapmış gibi oluyor.
Bu Edirne açısından büyük bir kayıp.
Kentimizde vergi daireleri Edirne’de olan marketlerin az olması, Edirne kaynaklarının başka illerin hanesine yazılmasına neden oluyor.
Edirne’de halkın ihtiyacına cevap verecek vergi daireleri bu ilde olan büyük marketler olmadığı sürece maddi kaynaklarımızla başka illerin kalkınmasına desteğimiz devam edecek.
----------------------------------
BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ?
İLK ÖZEL GAZETE CERİDE-İ HAVADİS
Türkiye’de ilk özel gazete 1840 yılında William Churchill adında bir İngiliz çıkardığı Ceride-i Havadis’ti
Bu gazete 1864 yılında kapandı. Yayınladığı sürede 1212 sayı çıkardı.
Başlangıçta 10 günde bir yayınlanan gazete ,daha sonra haftalık oldu.
Devletten yardım gördüğünden yarı resmi bir niteliği vardı.
25 Eylül 1864’te Ruzname-i Ceride-i Havadis olarak adı değiştirildi.
Ceride-i Havadis’le ilk Türk özel gazetesi olan,Agah Efendinin Tercüman-ı Ahval arasında 1860 yılında başlayan çelişkiler, Türk basınında ilk tartışma örnekleridir.
*****************************************************************************
ÖZLÜ SÖZLER
Önce doğruyu bilmek gerekir, doğru bilinirse yanlış da bilinir. Önce yanlış bilinirse doğruya ulaşılmaz.
FARABİ
Paylaşılan bir sevinç iki kat olur. Paylaşılan bir acı yarıya iner
ÇİÇERO
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------
YARIŞ ATIYMIŞ
Kocasının ceplerini karıştırmayı adet eden bir kadın bir gün cebinde bir kartvizit bulur üzerinde Alice ve 2466712 yazılıymış.
Akşam kocası eve geldiğinde öfkeyle kartın kime ait olduğunu sorar.
Adam hiç umursamadan sakin sakin cevap verir:
“Ay Alice’yi mi kıskandın? Alice nedir bilmiyor musun?”
-“ Yo” der kadın
-“ Ayol ,Alice yaman bir yarış atıdır. Onun sayesinde birkaç yarışta çok iyi para kazandım da…”
Kocasının bu sözü üzerine kadın özür diler ve olay unutulur.
Aradan bir hafta geçer bir akşam yine evine döner, kapıyı açan karısını öper ve sorar:
-“ Ne var ne yok sevgilim beni arayan oldu mu.?
Kadın” Oldu” der:
-“ Ya kim aradı”
“Önemli değil, hani alice denilen bir yarış atı vardı ya, demin o telefon etti.”
ÖZLÜ SÖZ
Uzun süre devam eden bir anlaşmazlık, her iki tarafın da haksız olduğunu gösterir.
VOLTAİRE