İKİNCİ RAPOR DA ÇEVRECİLERİN LEHİNE!

Uzunköprü’ye bağlı Kavacık Köyü’nde kurulması planlanan Organize Sanayi Bölgesi’yle ilgili Edirne İdare Mahkemesi’ne sunulan ikinci bilirkişi raporu da çevrecilerin lehine çıktı. Bilirkişi raporu hakkında hukuksal değerlendirmelerde bulunan Av. Bülent Kaçar, “Yapılan keşif sonucu hazırlanan akademik bilirkişi raporuyla Kavacık köylülerinin davalarının haklılığı ve itirazlarının doğruluğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Bilirkişi Kurulunun bilimsel raporu doğrultusunda, Uzunköprü Belediye Başkanlığını, Edirne İl Özel İdaresini, Edirne İl Genel Meclisini, Uzunköprü Ticaret ve Sanayi Odasını, Karma OSB Yönetimini, Kavacık köyü halkına rağmen kurmak istedikleri Karma OSB projesinden vazgeçmeye davet ediyoruz.” dedi. 

İKİNCİ RAPOR DA ÇEVRECİLERİN LEHİNE!

Uzunköprü’ye bağlı Kavacık Köyü’nde kurulması planlanan Organize Sanayi Bölgesi’yle ilgili Edirne İdare Mahkemesi’ne sunulan ikinci bilirkişi raporu da çevrecilerin lehine çıktı. Bilirkişi raporu hakkında hukuksal değerlendirmelerde bulunan Av. Bülent Kaçar, “Yapılan keşif sonucu hazırlanan akademik bilirkişi raporuyla Kavacık köylülerinin davalarının haklılığı ve itirazlarının doğruluğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Bilirkişi Kurulunun bilimsel raporu doğrultusunda, Uzunköprü Belediye Başkanlığını, Edirne İl Özel İdaresini, Edirne İl Genel Meclisini, Uzunköprü Ticaret ve Sanayi Odasını, Karma OSB Yönetimini, Kavacık köyü halkına rağmen kurmak istedikleri Karma OSB projesinden vazgeçmeye davet ediyoruz.” dedi. 

Emre SEDEF
Emre SEDEF
04 Şubat 2021 Perşembe 06:01
İKİNCİ RAPOR DA ÇEVRECİLERİN LEHİNE!

Bilirkişi raporu hakkında hukuksal değerlendirmelerde bulunan Av. Bülent Kaçar şu ifadeleri kullandı:

“İTİRAZLARIN DOĞRULUĞU BİLİMSEL OLARAK KANITLANDI”

“Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca onaylanan Uzunköprü Karma Organize Sanayi Bölgesi 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planının ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planının yürütmesinin durdurulması ve iptali için Edirne İdare Mahkemesi’nde Kavacık Köy Muhtarlığı adına açtığımız davada yapılan keşif sonucu hazırlanan akademik bilirkişi raporuyla Kavacık köylülerinin davalarının haklılığı ve itirazlarının doğruluğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Kavacık köylülerine ve tüm ülkemiz halkına ait hazine arazisini çok ucuza satın alıp ısrarla kurulmak istenen Karma OSB projesi için Trakya Bölge Çevre Düzeni Planında ve Edirne İl Çevre Düzeni Planında yapılan değişikliklerin bilime aykırılığı Danıştay 6.Dairesinde açtığımız davada verilen akademik bilirkişi raporuyla yine oybirliğiyle kanıtlanmıştı.”

“OSB PROJESİNDEN VAZGEÇMEYE DAVET EDİYORUZ”

“Bilirkişi Kurulunun bilimsel raporu doğrultusunda, Uzunköprü Belediye Başkanlığını, Edirne İl Özel İdaresini, Edirne İl Genel Meclisini, Uzunköprü Ticaret ve Sanayi Odasını, Karma OSB Yönetimini, Kavacık köyü halkına rağmen kurmak istedikleri Karma OSB projesinden vazgeçmeye davet ediyoruz. Kavacık köylülerinin bugüne kadar haklı itirazlarını görmezden gelenler bilmelidir ki müvekkillerimiz sadece bilime, hukuka ve kendilerine güvendiler. Kavacık köylüleri sadece kar ve rant anlayışıyla hareket edenlere karşı köylerini hukuksal ve toplumsal olarak korumaya devam edeceklerdir.”

Av. Kaçar Bilirkişi raporunda aşağıdaki ifadelere yer verildiğini belirtti:

“Planlama sürecinde Çevre Düzeni Planı sınırları içerisinde kalan alanlarda; koruma kullanma dengesinin sağlanması, kısıtlı doğal kaynakların doğal, tarihi, kültürel çevre değerlerinin korunması, tarım alanlarının, sit alanlarının, orman alanlarının, özel çevre alanlarının, ekolojik açıdan korunması gerekli alanların, sulak alanların ilgili mevzuatında öngörülen kurallar çerçevesinde kullanımı ve korunması esastır. 01.07.2010 tarihli Trakya Alt Bölgesi Ergene Havzası 1/100000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı’nda dava konusu alanda Tarım Alanı kullanımı öngörülmüştür. 1/25000 Ölçekli Edirne İl Çevre Düzeni Planı’nda dava konusu alanın kullanımı ‘Tarımsal Açıdan Birinci Öncelikli (Mutlak) Korunacak Alan’ iken söz konusu kullanım Trakya Alt Bölgesi Ergene Havzası 1/25000 Ölçekli Çevre Düzeni Plan Değişikliği ile Organize Sanayi Bölgesi olarak değiştirilmiştir. Ancak süreç, bir bütün olarak değerlendirildiğinde alana yönelik plan dizgesi ile tarımsal niteliği ön planda olan doğal özellikleri olan bir alan Organize Sanayi Bölgesi olarak yapılaşmaya açılmaktadır. Bu yönüyle planlama, bir alandaki koruma-kullanma dengesini gözetmek durumundadır.

Doğal, çevresel ve tarihi değerlerin ve kaynakların uygun ve akılcı bir şekilde yönetilmesi, söz konusu değerlerin bozulmasına karşı politikaların geliştirilmesi ve bu değerlerin bulunduğu alanların koruma ve geliştirme yükümlülüğü gibi konular yerel yönetimlerin tarih, kültür ve çevreye dair tutumlarını geliştirmesi gereken konular olarak ön plana çıkmaktadır. Bu çerçevede, doğal ve tarihi öneme sahip alanlar üzerinde gelişme ve yayılma ile oluşabilecek baskılarının en aza indirilmesine yönelik geliştirilecek plan ve kararlar kamu yararına olacaktır.

Yürürlükte olan Trakya Alt Bölgesi Ergene Havzası 1/100000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı’nın vizyonunda koruma-kullanma dengesinin sağlanması temelinde sürdürülebilirlik ilkesine önem verilmiştir. Planın ilkelerinde de doğal alanların korunmasına öncelik verilmiştir. Koruma-kullanma dengesinin sağlanması, doğal ve kültürel değerlerin korunması ve sürdürülebilir ilkesi ayrıca planın hedeflerinde de vurgulanmıştır.

Türkiye’nin tarım merkezi olan Trakya Alt Bölgesi’nin, verimli tarım topraklarının yitirilmemesi açısından duyarlılıkların dikkate alınması ve değerlendirilmelerin kamu yararını öne çıkaran yaklaşımlarla ve özenle yapılması gerekmektedir.

Kişilerin/kurumların bireysel olarak kendi yararlarını artıracakları eylemlerin tüm toplumun yaşamının bir parçası olan kamu yararını zedelememesi gerekmektedir. Dava konusu alanda kamu yararı, doğal çevrenin sürdürülebilirliği üzerinden tanımlanabilmektedir. Bu tutuma göre, sürdürülebilirlik ilkesine göre koruma-kullanma dengesinin sağlanması için plan bütünü içinde tarım ve orman alanlarının korunmasına öncelik verilmelidir. Trakya Alt Bölgesi Ergene Havzası 1/100000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı’nda, sanayi kullanımının geliştirilmesi sürecinde doğal ve tarihi alanların korunmasına öncelik verilmesi gerekliliği planın stratejileri ve hedefleri arasında ve plan hükümlerinde yer almaktadır.

*- Yeni sanayi alanlarının açılması yerine öncelikle, daha önceden planlı boş olan sanayi alanlarının doldurularak tarım topraklarının kullanılmaması, yüzey ve yeraltı su kaynaklarının miktar ve kalite açısından korunması,

*- Su toplama havzalarında kullanma, tarımsal ve sanayi amaçlı su ihtiyacı  için koruma-kullanma dengesini düzenleyen “Entegre Havza Yönetim Modeli’nin oluşturulması,

*- Bölgenin geleneksel dokusunun; sanayi, imalat, depolama gibi fonksiyonlarla tahrip edilmesini engelleyici tedbirlerin alınması,

2.10.26. Trakya Alt Bölgesi’nde öngörülen 2023 yılı nüfus dengelerini ve plan bütünlüğünü bozacak münferit sanayi, konut vb kullanım kararları oluşturulmayacaktır.

2.10.30. Planla sanayi merkezi olarak belirlenen sanayi alanı dışındaki planlı sanayi alanlarında yerel kaynak çeşitliliğine göre, kırsal kalkınmayı destekleyen, özellikle hayvancılık yada tarıma dayalı sanayi fonksiyonları teşvik edilecektir.

Dava konusu alanın, öngörülen Organize Sanayi Bölgesi kararı ile yapılaşmaya açılması Trakya Alt Bölgesi Ergene Havzası 1/100000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı ve 1/25000 Ölçekli Edirne İl Çevre Düzeni Planı bütününe hakim olan tarım alanlarının korunması önceliği ve sürdürülebilirlik ilkesi doğrultusunda koruma-kullanma dengesinin sağlanması hedefine uyumlu görülmemektedir.

Alanda gerçekleşecek yapılaşmayı salt Organize Sanayi Bölgesi ile sınırlı bir şekilde değerlendirmemek gerekmektedir. Zira, sanayi bölgesinin yaratacağı trafik yoğunluğu ve farklı üretim türleri, hem yakın çevrede yaşayanların günlük hayatı ve sağlık durumları, hem de tarım ve orman arazileri üzerinde olumsuz etkiler oluşturabilecektir. Organize Sanayi Bölgesi kararı doğrultusunda bir yapılaşmanın gerçekleştirilmesi, üst kademe planların sunmuş olduğu çerçeve içinde benimsenen sürdürülebilirlik ilkesine, koruma-kullanma dengesinin sağlanması hedefine ve doğal alanların korunması gerekliliği kararı ile uyumluluk göstermemektedir.

Dava konusu planlar özelinde, Organize Sanayi Bölgesi’nin çevre ile kuracağı ilişkide Sağlık Koruma Bandı ön plana çıkmaktadır. Söz konusu alan önemlidir, çünkü dava konusu alanın yakın çevresinde Kavacık Göleti, Kavacık Tümülüsü gibi doğal ve tarihi varlıklar bulunurken, alan Trakya Alt Bölgesi Ergene Havzası Ölçekli Çevre Düzeni Planı ve Edirne İl Çevre Düzeni planı ile üst kademe planların sunmuş olduğu çerçeve içinde aynı zamanda tarım ve orman alanları ile çevrelenmiştir.

Dava konusu planlarda sağlık koruma bandının neden 10 metre genişliğinde belirlendiği açık değildir. İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına ilişkin Yönetmelik’te “tesislerin çevre ve toplum sağlığına yapacağı zararlı etkiler ve kirletici unsurlar dikkate alınarak” sağlık koruma bandının belirleneceği ifade edilmektedir. Dava konusu alana yönelik süreçte “tesislerin çevre ve toplum sağlığına yapacağı zararlı etkiler ve kirletici unsurların” incelenip incelenmediğine ve buna bağlı olarak neden 10 metre gibi oldukça dar olan bir sağlık koruma bandının oluşturulduğuna yönelik bir açıklama bulunmamaktadır.

Yakın çevrede, bir gölet, bir Tümülüs, bir yerleşim ile birlikte tarım ve orman arazileri bulunduğu göz önüne alındığında, dava konusu alanda öngörülen Organize Sanayi Bölgesi’nin çevresiyle kuracağı ilişkide, “tesislerin çevre ve toplum sağlığına yapacağı zararlı etkiler ve kirletici unsurlar dikkate alınarak” çevresinde oluşabilecek olumsuz etkilerin en aza indirileceği daha geniş bir Sağlık Koruma Bandı Alanı’nın öngörülebileceği görülmektedir.

Diğer yandan, dava konusu planlarda, Organize Sanayi Bölgesi’nin güneybatıdaki bir bölümünde sağlık koruma bandı öngörülmemiştir. Bu bölgedeki Park Alanı kullanımı bulunduğundan sağlık koruma bandı gereksinim duyulmadığı anlaşılmaktadır. Ancak, İş Yeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmelik’te açık bir biçimde belirtildiği gibi, Organize Sanayi Bölgesi’nin çevresinde “sağlık koruma bandı konulması mecburidir.” Plan bütününde park alanı kullanımı öngörülen diğer bölümlerde sağlık koruma bandı öngörüldüğü görülmektedir. Plan bütününde, planın bir bölümünde sağlık koruma bandı öngörülmesi, başka bölümlerinde öngörülmemesi İş Yeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmelik’te belirtilen ilke ve esaslara uygunluk göstermemektedir. Bilirkişi kurulu, dava konusu planların, planlama ilkeleri ve şehircilik esaslarına uygun olmadığı görüşüne oybirliğiyle ulaşmıştır."

Kerem Filiz

 

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.