AK şemsiyemi saçıma tokalayan ak yel
Küllerimde yangın çıkaran netameli ses
Bizim sokakta turşu kuran komşu çömleği
Yıkık duvarımın altında kalan acı badem gizi
Kuşlar yıkanırken saçımda pır pır kanat
Sultan Çeşmesi, Acı Çeşme, Sultan Ahmet
Bir akil dal olamayan yalı çapkını Aşiyan’da
Hak etmediği mahzende yıllanan Şarköy
Varoşların kanına, adaşların inine merdiven
Yalama oldu sözde demir ağlardı göz tepe
İnme o çukura merdiven sarkıtsalar da
Suya bakma, yüzünü görme Yusuf’un
Edebiyat sakız oldu çalçene gümrüklerde
Şiirsiz bir dünya, çölde çalı fırtınası yerli kovboy
Aşk sevgi, eşitlik kediler gibi damlarda, dallarda
Yalın ayak, başı kabak gezse de bizim şaban
Onuruna yere çalmaz, insanca yıllığında
Bir vazo, bir kırmızı gül, yoksa evlerde
Üç maymuna dönmüş sakal traşın yüzünde
“Üzümü ye, bağını sorma” deseler de
Saçım yokken, bir tarak buldum ekimde
dalga üstü esinti tenimden
Bir ömür bir koca ömür demir aldı alacak
Dönüşsüz sonsuza uçacak adlı uçurtma
N.T
Bilgisayarım yine yanılttı ben. Bu şiirin altına da bir şeyler yazmıştım. Postalamak istedim ama gidip gitmediğini öğrenmem için baktığımda şiir gitmiş ama yazılar gitmemiş. Aradım taradım ama bulamadın tümünü. Acemilik işte. Bizim kuşak bu gelişmeleri çok geç görebildi. Uyum sağlamak da ona göre oldu. Çocukluğumuzda ve gençliğimizde bu yeniliklerin çoğunu yaşamadık, yaşayamadık. O zamanın değerlerinden bir çok şey de kaybolup gitti. Yada bir çok değerin önemi kalmadı.
Zaman!.. Kuş gibi uçup gidiyor. Zaman bizi nereye sürüklüyor, belli de; biz zamanı nerelere taşıyoruz.? Çağın ilerisine mi, gerisine mi? O belli değil gibi sanki.
Şiir uzunca olunca, daha kısa yazmak zorunda olduğum kanısına vardım. Çünkü yaz yaz bitmiyor. Bitse de bitmiyor. Ama Erdal İnönü’nün şu sözünü de yeri gelmişken anımsamakta yarar var. “Her şeyin bir sonu var”. Sonsuzluk da var mı? Benden yanıt yok.
En iyisi ve galiba bir kısa alıntıyla bitirmek bu yazıyı Hikmet Çetinkaya’nın bir yazısından. Derinliği olan bir bölüm:
“İnsan olmak hayatı tüm insanlarla birlikte, din, dil, ırk, mezhep,renk ayırımcılığı gözetmeden paylaşmak!
Hayatın tek başına bir anlamı yoktur…”
- DE NOT. Kızım Özlem Tezcan Dertsiz’le bir “DÜŞ TRENİ” ‘Çucuk Şiirleri’ kitabımız çıktı. İlgilenen olabilir diye duyurmakta yarar gördüm.
Bu ortak yapıtın 8-12 yaş çocukları için yararlı olacağını düşünüyorum.