"ÇALKALANAN ÇANAKTA YOĞURT MAYALANMAZ.."

Türk Atasözleri dünya da en değer verilen ve en gerçekli görüşler olarak kabul edilen sözler olması bakımında bazı olaylarda "çuk" diye oturur.

Bugün Siyasi yazımı serinin ve CHP ile ilgili yazılarımın sonuncusunu sizlerle paylaşarak şimdilik siyaset yazmayı bırakıyorum.

Yazılarımda Ak Partinin Yerel Seçilerdeki başarısızlığını,Cumhuriyet Halk Partisinin de Genel Seçimlerdeki başarılı olamayışını dilimin döndüğünce yorumlamaya çalıştım.

Edirne eksenli değerlendirmelerde Ak Partinin Yerel Başrısızlığının Partinin ve yöneticilerinin zafiyetlerinden ve beceriksizliklerinden kaynaklandığını çünkü Edirne'nin söylenenlerin aksine sağ görüşlü insanların daha fazla olan bir şehir olduğunu,başarısızlığın sebebinin de beceriksizlik ve görevli yöneticilerin vurdumduymazlıklarından kaynaklandığı örnekler vererek anlatmaya çalıştım.

Edirne'de başarılı olan ama Genel seçimlerde İktidarı bir türlü yakalayamayan CHP nin ise geçmişin mirası olarak üzerine binmiş olan olumsuzlukların ve mevcut dönemdeki parti içi çekişmelerin ve çalkantıların buna neden olduğunu anlatmaya çalıştım ve bu günkü son yazımda da bazı örnekler vererek tamamlamaya çalışacağım.

Başlıktaki Atasözünü de bunun için koydum.

Çalkalanan kapta mayalanmaya bırakılan süt yoğurt haline dönüşemediği gibi,siyasi partilerdeki çalkantıların fazla olması da iktidarı yakalama konusundaki gayretleri engelleyeceği için başarı elde edilemez.

Birçok kez yazılarımda CHP nin parti içi mücadelelerinin Demokrasinin gerektirdiği çekişmelerin boyutlarını aştığını söyler ve yazarım.

Bu mücadelelerde sarf edilen enerji ve gücü İktidar olma mücadelesinde sergilemek gerektiğini de vurguladığım çok olmuştur.

İşte bugünkü son yazımda da bazılarını dile getirerek siyasi yazılarımı şimdilik sonlandırıyorum.

CHP "70 yılı aşkın bir süreden bu yana iktidar olamıyorlar ki, bu ülkede bir tek çakılı çivileri olsun." diyenleri mahcup edecek başarıyı  yakalamak zorunda artık bana göre de.

"Ben rakı masalarında konuşan insan değil, çalışan insan istiyorum ve rakı sofralarında Türkiye’yi kurtaranlardan partiyi temizleyeceğim" gibi ifadeler içeren konuşmalar Kurultay gibi partinin en büyük makamı kabul edilen bir yerde ve Genel Başkan tarafından dillendirilmemelidir.

“Parti içinde herkes 'Ben ne olacağım?” sorusunu soruyor.

“Çıkar varsa sendenim ve seninleyim ama yoksa ben de yokum” hastalığı var.

Bazılarının derdi partiyi iktidar yapmak değil, partide koltuk kapmak peşinde!Nasıl belediye başkanı, nasıl milletvekili olurum, derdinde!

CHP'nin acilen bir dava partisine dönüşmesi lazım.

Bize davasına inanan, her türlü saldırıya karşı koyacak ideolojik donanıma sahip, parti disiplininden kopmayacak inançlı dava adamı lazım." diyen Genel Başkanın arkasında asker olunmalıdır.

Neyse;bunlar tüm CHP Üyelerinin bile bildiği konular olduğu için fazlaşatırmaya gerek te yok zaten.

Ama bilinen bu gerçekleri hayata geçirip Partiyi büyüterek İktidar yapmak her üyenin görevi olmalıdır.

Buda böyle biline....

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.