“Mecidiye’de Azmin Zaferi”

CHP (Cumhuriyet Halk Partisi) Edirne Milletvekili ve TBMM Çevre Komisyonu Üyesi Erdin Bircan, dün, Keşan’a gelerek, parti lokalinde, Mecidiye’deki taş ocaklarıyla ilgili olarak, basın toplantısı düzenledi.

“Mecidiye’de Azmin Zaferi”

CHP (Cumhuriyet Halk Partisi) Edirne Milletvekili ve TBMM Çevre Komisyonu Üyesi Erdin Bircan, dün, Keşan’a gelerek, parti lokalinde, Mecidiye’deki taş ocaklarıyla ilgili olarak, basın toplantısı düzenledi.

Emre SEDEF
Emre SEDEF
14 Ağustos 2017 Pazartesi 09:38
“Mecidiye’de  Azmin Zaferi”

    Saat 14.00 sıralarında başlayan toplantıya, Bircan’ın yanı sıra; CHP Keşan İlçe Başkanı Erdoğan Gümülcineli, Keşan Belediye Başkanı Op. Dr. Mehmet Özcan, İl Genel Meclisi üyeleri ve partililer katıldı.
    Toplantıda, açış konuşmasını yapan Gümülcineli şunları söyledi: “Vekilimiz, bölgenin kanayan yarası haline gelen, çevre sorununu yaratan ve bölgemizi turizm açısından olumsuz yönde etkileyen Mecidiye taş ocaklarıyla ilgili olağanüstü çalışmaları oldu. Konunun takipçisi oldu. Ergene’nin kirliliği konusunda, ciddi çalışmaları ve bundan da, sonuç alınacağına inanıyorum.”
    Daha sonra Erdin Bircan söz aldı.
    BİRCAN: “MECİDİYE’DE HİÇBİR TAŞ VE KALKER OCAĞINA İZİN VERİLMEYECEĞİNİN TALİMATINI VERDİ”
    Keşan’daki en büyük çevre sorununun, Mecidiye’deki taş ocakları olduğunu ifade eden Bircan, şunları söyledi: “Mecidiye’deki taş ocakları, bölgenin kanayan yarasıydı. Ben, milletvekili olmadan öncede, yaşanan sorunu görmüştüm. Buranın nasıl bu hale geldiğini ve nasıl müdahale edilmediğini düşünüyordum. Çünkü uzun yıllardır Mecidiye’de açılan taş ocakları kangren haline gelmiştir. Mecidiyemizin harika doğası yok olmaktadır. Mecidiye’de insanların sağlığı, canları tehlikeye düşmüştür. Yüzlerce kamyon, patlamalar doğa harikası bir yerleşim yerimizi yaşanamaz hale getirmiştir. Dün Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Çevre Komisyonu Başkanı, Çevre Komisyonu Üyeleri, Bakanlığın ilgili bürokratları ile Tekirdağ'da bir araya gelerek yine Mecidiye taş ocakları konusunda bu katliam için bakanlığın ve bağlı birimlerin izin vermemesi gerektiğini anlattım. Sayın Bakan, Sayın Valimizde oradaydılar. Orman ve Su İşleri İl Müdürümüze ve ilgili bürokratlara bundan sonra Mecidiye’de hiçbir taş ve kalker ocağına izin verilmeyeceğinin talimatını verdi. Bakan, Orman Genel Müdürünü arayarak, talimatını yineledi. Orman Genel Müdürü İsmail Üzmez’den Bakanla görüşmesinden hemen sonra ‘Keşan İşletme Müdürlüğü, Çamlıca Orman işletme Şefliği, Mecidiye Köyü hudutlarında Karayolları 1. Bölge Müdürlüğü adına 2002 ve 2008 yıllarında Hammadde Üretim izni verilmiş olup bu izinler 2008 ve 2012 yıllarında iptal edilmiştir. Bunların dışında muhtelif tarihlerde (2005, 2006, 2007, 2008, 2010) 6 adet ruhsatta maden izni verilmiş olup bunlardan 3 adedi iptal edilmiş, 3 adedinin ise, izinleri devam etmektedir. Müracaatlar, Enerji Bakanlığı’ndan alınan Ruhsat, Çevre ve Şehircilik Bakanlığından alınan ÇED belgesi ile diğer evrakının tam olması ve mevzuat hükümleri doğrultusunda değerlendirilerek izne konu edilmektedir. Mecidiye Köyü (Saros Körfezinde) Bakanlığımızca yeni izin verilmemektedir.’ yönünde yazı gönderdi. Bugün bu noktaya geldiysek birlikte verdiğimiz mücadeledendir. Birlikte mücadele ettik birlikte başardık. Bundan sonra da birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz. Kısacası, 3 taş ocağı şuanda, ruhsatlarının bitimine kadar çalışacaklar ama bir daha açılmasına izin verilmeyeceğine dair, bakanlık resmi bildirim bize yaptılar.”
    “SORUNU HEP BİRLİKTE ÇÖZÜME KAVUŞTURDUK”
    Erdin Bircan sözlerine şöyle devam etti: “Taş ocakları Bahis Siteleri konusunda, eylemler yaparak, soru önergeleri vererek, basın açıklamaları yaparak konuyu sürekli gündemde tuttuk. Hatta, ulusal ve uluslararası basının gündemine taşıdık. Bunu tek başımıza yapmadık. Başta, Mecidiyeliler olmak üzere Keşan halkının desteği, özellikle de ADD ve DOÇEK gibi sivil toplum kuruluşlarının desteği bizim için çok önemliydi. Bu sorunu hep birlikte çözüme kavuşturduk. Eğer haklı bir çabanız varsa ve siz bu çabadan vazgeçmezseniz, sonucunu mutlaka alırsınız. Haklı mücadelenizi sonuna kadar savunursanız ve her ortamda yapılan haksızlıkları dile getirirseniz muhalefet milletvekili olsanız da mücadelenizi yaparsanız ve başarırsınız.”
    “TAHRİBATA ARTIK, İZİN VERİLMEYECEK”
    Açıklamasına, “Mecidiye’deki taş ocaklarında kullanılan 40 ayak diye tabir edilen araçların çevreye ve insanlara verdiği zararlar çok büyüktü.” diyerek devam eden Bircan, şunları söyledi: “Çocuklarımızın okullara gidemediği dönemler olmuştu. Aileler, çocuklarını karşıdan karşıya geçirmek için okula kadar gidiyorlardı. Sorunun artık, sonuna gelindi. Bu tahribata artık, izin verilmeyecek. Bundan sonraki süreçte, her şeyin iyi olacağına inanıyorum.”
    “2019 YILIN ARALIK AYINDA, ERGENE’DE TEMİZ SUYA KAVUŞULACAK”
    Bircan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu ile birlikteydik ve Ergene’deki derin deşarj kanallarını gezdik. Ergene sorununu yerinde inceledik. 2018 yılında, yüzde 40 oranında kirlilik azalacak. 2019 yılın aralık ayında, Ergene’de temiz suya kavuşulacak. Ayrıca, tarımda kullanılacak bir suya kavuşulacak. Orada, kimyasalın arınması kolay olmayacaktır. 4 milyar liralık bir proje yapılmış. Ergene’nin kurtulacağına inanıyorum.”
    “KİMSE BİRBİRİNİ KIRMASIN”
    Kongre süreciyle ilgili de konuşan Erdin Bircan, “Kongreler, demokrasi şölenidir. Kimse birbirini kırmasın. Hangi arkadaşımız kazanırsa kazansın, iktidar mücadelesi için yürüyeceğiz. Hedefimiz, iktidar.” şeklinde konuştu.
    “HESABINI SORARIZ”
    “Yeni ruhsat verilmeyeceği dile getiriliyor. Ancak, verilmesi durumunda ne yapılacaktır?” şeklindeki soruya cevap veren Bircan, sözlerini şöyle tamamladı: “Ruhsat verilmeyeceğini dile getiriyorlar. Ancak, verilmesi durumunda yine mücadelemizi sürdüreceğiz. Böyle bir durum olursa da, hesabını sorarız. Şuanda, niyet okumanın bir anlamı yok.”
    ÖZCAN: “ARAZİLERİMİZİ AĞIR METALİ SULARLA YIKAMAYALIM”
    Bircan’ın ardından söz alan Özcan’da şunları söyledi: “Çevre konusunda gösterdiği gayretten ötürü vekilimi kutluyorum. Çevre konusunda, sonuç aldık. Ülkeye duyarlı insanlar olmamızın sonucu olarak, bir şeylerin olabileceğini gördük. Yerel basında, Hamzadere’ye Meriç’ten su basılmaya başlanmış. Bakanımızın Çorlu ve Çerkezköy hattındaki sanayi tesislerinin kirli sularının arıtılıp, Marmara’ya akıtılması dile getiriliyor. Hamzadere Barajı projesi 1960’lı yıllarda çizilmişti ve o zaman Ergene ve Meriç nehirleri pırıl pırıldı. Ama 1990’lı yıllarda, İstanbul’daki sanayi tesisleri Çerkezköy ve Çorlu’ya kaydırılmasıyla birlikte göçler yaşandı. Hamzadere Barajı, Ergene Nehri’nin karıştığı Meriç suyuyla doluyor. Ama Ergene Nehri’nin içerisinde bir tane canlı yaşamıyor. Bir boğulma olayı olduğunda dalgıçlar dahi girmedi. Çünkü bu sular ağır metaller yüklü. Bu coğrafyada hep birlikte yaşıyoruz. Ergene’nin su kirliliği azalmadan şu baraja su basmayı ertelesinler. 355 bin dekarlık arazilerimizi ağır metali sularla yıkamayalım.”

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.