Benim düşünceme göre her ikisi de çok doğru bir durum değil.
Geçtiğimiz günlerde yazmış olduğum bir kaç köşe yazımda son zamanlarda yaşanan siyasi İttifakların olumsuz durumlarını izah edip bu konudaki görüşümü belirtmiştim.
Tabiiki bunları kişisel görüşüm olarak aktarmıştım.
Yıllarca bir siyasi görüşü veya parti benimseyip oy vermiş olan bir kişi,Genel Merkezlerin almış olduğu karar gereği görüş ve ideoloji olarak tam zıttı bir siyasi partiye oy verecek.
Yine kendim adına söylüyorum ki;ben yapamam.
Yıllarca CHP ve altı oka mühür basmış bir kişi olarak Kılıçdaroğlu ile Akşener karar verdi diye ben İYİ partiye oy vereceğim.
Veya,yıllarca DP,AP,ANAP VE AK PARTİ ye oy vermiş biri olarak Millet ittifakı nedeniyle MHP ye Oy vereceğim.
Kendim iradem ile böyle bir karar almış ve "Bu seçimlerde bir değişiklik yaparak falanca partiye oy vereceği" demişsem o zaman diyecek bir şey yok.
Siyasetçilerin Aday gösterilmediği için parti değiştirmelerini de doğru bulmuyorum şahsen.
Bazıları var ki tam zıttı bir görüşe sahip Siyasi partinin adayı olabiliyor.
CHP Ankara adayı Mansur Yavaş'ın esnaf ziyaretlerinden birinde MHP nin ve Ülkücülerin simgesi olan Bozkut işareti ile karşılanışını görüyorum.
O seçmen Mansur Yavaşı öyle tanıyor ve kendi düşünce ve siyasi görüşünde olduğunu biliyor da ondan bu hareketi yapıyor.
Bir Ülkücü, solcu ve Devrimci CHP nin ilkelerini ne bilir?
Abdüllatif Şener gibi Muhafakar görüşün en önemli kişisi olan bir siyasetçi CHP nin parti için toplantılarında ve Müzakerelerinde ne konuşabilir?
Yıllarca CHP görüş ve felsefesi ile yetişmiş,bu partide önemli görevler üslenmiş bir Ertuğrul Günay Ak
Parti ile ilgili nasıl bir görüş ve düşünce savunuculuğu yapabilir?
Yaşar Okuyanın CHP rozetini takması gibi.
Elbette hepsinin seçmen kitlesi vardır.
Ama partisini değiştiren bir insanın görüşünü değiştireceğine inanmıyorum.
Her parti de bugüne kadar belki onlarca belki yüzlerce transfer yapmıştır.
Doğal olarak her siyasi kişi, önceki siyasi partisindeyken o partinin politikaları doğrultusunda konuşur, parti kararlarına uyar.
Siyasi etik gereği toplum veya basın karşısında o partinin politikalarına göre konuşmalarını düzenler.
Ama bunlar sadece şekil değişikliği olarak kalır çünkü kafa değiştirmek çok kolay bir iş değildir.
Zaten biri başka partiye transfer oldu mu hemen konuşmaya başlıyoruz.
Şimdi de olmuyor mu? İkiyüzlü, riyakar vs.demiyormuyuz?
Sade bir vatandaş için söylemiyorum bunları.
Zaten siyaset insanları kazanmayı amaçlar.
Kimse fikrini değiştirmeyecekse niye seçimler oluyor?
Ama ben beni temsil edecek insanların transfer partili değil,temelden o partinin mensubu olmasını isterim.
Buda benim görüşüm tabii ki.
Sosyal Medyada yayınlamış olan bu metni de yazıma uyumu nedeniyle paylaşmak istedim.
