Mart ayında yapılacak mahalli seçimler öncesinde siyasi partilerde fırtına öncesi sessizlik hakim.
Adayları genel merkez tarafından belirlenecek olması partililer arasında farklı yorumlara neden oluyor.
Edirne Belediye Başkan adaylığı konusunda partilerde kesin bir karar oluşmadı.
Her ne kadar CHP’de adaylık belli olduğu iddia adilse de siyasette alicengiz oyunlarının geçerli olduğu bir ülkede karar kesinleşinceye kadar kimse yerini garanti sayamaz.
Biz bunun örneklerini daha önceki seçimlerde gördük. Bu tür adaylıklar her zaman sürprize açıktır.
AK Parti,MHP, ve İYİ Parti’de kimlerin aday olacağı belirsiz. Bu konuda kulisler, aday adaylarının Ankara turları devam ediyor. İktidar partisi Edirne’de seçimi alabilmek için her yolu deneyecek.
Bunun için de her siyasi görüşten oy alabilecek bir aday arayışı içinde.
MHP’nin Edirne’de ne yapacağı nasıl bir yol izleyeceği belli değil. İttifak mı yapacak yoksa aday mı gösterecek henüz netlik kazanmadı, veya böyle bir çalışma var da bizim haberimiz olmadı.
Önümüzdeki günlerde bu konu netlik kazanacak. İYİ Parti’de de belediye başkanlığı için kesin bir tavır yok. Onlar da genel merkezden alınacak bir kararı bekliyor. Edirne’de bu partinin oyları seçimlerde kilit parti konumuna getirebilir.
Partililerin yapacağı görüşmeler ve genel merkezlerin alacakları tavırlar Edirne belediye başkanlığı için belirleyici olacaktır.
KORAY UYMAZI KUTLUYORUM
Av Koray Uymaz daha önceki milletvekili seçimlerinde olduğu gibi ortaya çıkarak “ Bu yarışta ben varım” diye tavrını ortaya koydu. Bu tür görevlerde gönüllülük esastır. Uymaz, bunu açıkça sergiliyor. Genel Merkez’in, Koray Uymazın bu cesaretli tutumunu değerlendireceğini sanıyorum.
Herkesin sustuğu, gelişmeleri izlediği, aday adayı olmaya cesaret edemediği bir zamanda Uymaz, bu tür tavır koymak kararsız olmak bana uymaz dedi ve cesurca Edirne Belediye Başkanlığı için aday adayı olduğunu panolardaki resimleriyle ilan etti.
Aslına bakılırsa, Koray Uymaz kendi partisi dışında partilerden de oy alabilecek yapıda bir kişi.
Eğer farklı etkenler devreye girmezse Koray Uymaz’ın bu seçimde adaylık için şansının olabileceği kanısındayım. Bu konuda nihai karar yine genel merkezlerin. Onun da nasıl belirleneceği hiç belli olmuyor.
GENÇLERİN KİTAP FUARINA İLGİSİ
Edirne’de bu yıl 6.sı açılan Kitap Fuarını öğrencilerin öğretmenlerini de teşviki ile ziyaret ettiklerini gördüm.Öğrencilerin çoğunun kitaplara ilgi göstermesi kitap alması beni sevindirdi. Eski bir kitapçı olarak kitaplara büyük ilgim vardır.
Okumayan, gözlerini kitap satırlarıyla buluşturmayan insanların başarılı olamayacağına inananlardanım. Başarının sırrı okuyup öğrenmekle oluyor. Ülkemizde bu alışkanlığın yeterince geliştiği kanısında değilim. Gerçekten okumayan bir toplumuz.
Kitabı, boş vakit değerlendirmesi olarak kabul ediyoruz. Aslında kitap okumak önemli bir ihtiyaç olarak kabul edilmeli. Korkarım ki, kağıt zamları ülkemizdeki okuma oranını daha da azaltacaktır. Bu alışkanlığı yıkacak olan gençlerimiz. Onlar okuma alışkanlığı kazandıkları zaman ülkemizin ufku açık demektir.
FIKRA
BİZ BU SEMERLE ÇOK EŞEK SATTIK
Amerikalı bir antikacının yolu Türkiye’ye düşmüş. Hayvan pazarında geziyormuş.
Birden önünde ihtiyar bir adamın durduğu zayıf bir eşek görmüş. Yalnız bu eşeğin üzerinde çok değerli olabilecek antika bir semer varmış.
Antika bilgisi olmayan eşek sahibinden eşeği çok ucuza alabileceğini düşünerek pazarlığa başlamış.
Sıkı bir pazarlık sonunda eşeğin 4-5 katına satın almak üzere anlaşmış.
Milyonlarca dolar değerinde olan semeri 4-5 eşek fiyatına satın aldığı için sevinmeye başladığı sırada eşeğin sahibi oradaki çocuğa seslenmiş:
-“ Oğlum ahırdan yeni bir semer getir. Beyefendiyi eski bir semerle göndermeyelim” demiş
Amerikalı telaşlanmış:
-“ benim için sorun değil, zahmet etmeyin diye eşek sahibine bayağı dil dökmüş. Sonunda ihtiyar dayanamamış:
-“ Boşuna uğraşma beyim biz bu semerle çok eşekler sattık”
İŞİN UCUNDA PARA OLUNCA
Bir gece Salamon’un dükkanına hırsız girmiş. Kasayı açmak için uğraştığı sırada, dükkanın üzerinde yatan Salamon gürültüyü duymuş. Hemen tabancasını alarak aşağıya inip kasayı açmaya çalışan hırsıza:
” Eller yukarı yoksa vururum..”
Hırsız Salamon’u tanıdığı için hiç istifini bozmadan:
“ Tabancana bin. Lira veriyorum bana verir misin?” demiş. Salamon bu teklif üzerine yumuşayıp silahı hırsıza uzatmış. Ve
“ Al hayirini yör .. verdim gitti” demiş.