Yıllar önce , yani emekli olmadan çok önceleri ,Edirne Kız Öğretmen Okulunda beraber çalışmıştık. O müdürümüzdü. Çok güzel anılarımız kaldı o yıllardan. Sonra o da emekli oldu ve Bursa’ya yerleşti. Sayılan sevilen  bir yönetici olarak bu gün bile aranır… Öğrenciler ve çalışma arkadaşları  da onu hiç ama hiç unutmadılar. Bir yönüyle de gergin yıllardı. Hepsinin üstesinden gelmeyi başardı. Emekli olduktan sonra da boş durmadı hiç. Muhtarlık, Atatürkçü Düşünce Derneği başkanlığı ve yazarlık. Kimden mi söz ediyorum.

Lemanser Sükan’dan elbette. O bir Köy Enstitülü çıkışlı. “Memleket Yollarında” yapıtıyla sürgünden sürgüne yollandığı ve çektiği sıkıntıları anlatır.

Ancak bana gönderdiği son kitabı da oldukça ilginç ve okunası: “Atatürk Yolunda  SUYA SABUNA DOKUNARAK- Cinüs Yayınları. 284  Sayfa”

Benim gönderdiğim kendi iki kitabım eline geçer geçmez beni telefonla aradı. Artık yazmayı bıraktığını söyledi. Neden diye sorunca da: Okuyan yok ki dedi.

Ben de yapıtını alır almaz önce eşim sonra da ben okuduk. Sürükleyici olduğu için öyle uzun sürmedi. Kısa sürede bitirdik.

 “Vefalı Dostlara Sevgilerimle. 21.Ekim. 2020 “ diyerek de kendi kalemiyle imzalamış. Bilirsiniz yazarınca imzalanan kitaplar daha bir değer ve önem kazanır. Bizim için de öyle oldu. Özlemle ve sevgiyle okuduk.

Genellikle yaşadıklarını  ve önemli sosyal olayları yansıtmış. Ancak akıcı ve güçlü bir anlatımla az ama öz olarak dillendirmiş. Yarınlara kalacak ve bir başvuru yapıtı olarak yarınlara kalacağını garanti edebilirim. Laf kaybolup gider ama yazı kalıcıdır deyişini getirdi aklıma.

Yüreği ile yazdığı Önsözün son bölümü beni duygulandırdı ve düşündürdü:

 “… Ben bir öğretmenin susamazdım.

----------------------------

Kolum, kanadım, lafım bilgi bende bitmez coşar sevgi.

Başöğretmen izinde yılmaz yürür Türk genci

Benim evim bu vatan, çocuklar geleceğim.

SON NEFESİM DE BİLE ÖĞRETMEN ÖLECEĞİM

Lemanser  SÜkan----Bursa. Ocak  2o18 “

Değindiği konular oldukça varsıl. Saymadım ama yüzün üzerinde. İşte bazıları:

-Köy Enstitülerini anarken,

-Kişiliksiz insanların oluşturduğu toplum olduk,

-Kadın hakları ve Dünya Barış Günü,

- Tonguç Baba1,

-Atatürkçülük ve Kemalizm,

-Öğretmen Kubilay’ı unutma, unutturma

-Ankara garında Terör,

- Doç.Dr.  Bahriye  Üçok

-Yeni yıla girerken (son yazı)…

Son yaklaşımı : “…Artık düşlerde kurtuluş arıyorum.

Neyimizi kutlayayım?

Sizlere verebilecek bir tek sevgim var.

Kucak dolusu sevgiler…

3o. Aralık. 2017

Yapıt, mutlaka beni okumalısınız diyor duyana. Gerçekten de suya da sabuna da dokunmuş,kendince. Yani ve kısaca kalıcı bir yapıt. Sonraki kuşaklara ışık olacak türden. Özellikle öğretmenlerin okumasında sayısız yararlar görüyorum.

Eline, kalemine, yüreğine sağlık Sn. Öğretmenim. Yenileri gelmese de bu yazdıklarınız yarınlara yeterli bence. Am yenileri niçin gelmesin…

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.