Milli piyango özelleştirmeden önceki yıllarda talih merakı olan halktan büyük ilgi görüyordu . Bilet satıcıları özel giysileriyle yurdun dört bir yana yayılıp "ikramiye miktarını açıklayıp, büyük ikramiye size de çıkabilir" sözleriyle bilet pazarlardı.Halk yılbaşının yaklaştığı günlerde milli piyango bileti almayı ihmal etmezdi. O gece bilet çekiliş saatini dört gözle beklerdi. Adının başında milli , milletin öz malı olan piyango satışları uzun yıllar toplumdan büyük ilgi gördü. Milli piyangonun özelleştirilmesinden sonra ikramiye dağıtımında şaibe söylentileri yaygınlaştı. Geçen yıl uzun süre büyük ikramiyeyi kimin kazandığı belli olmadı. Bu yıl büyük ikramiye çeyrek bilete isabet etti. İkramiye dörde taksim oldu.
İkramiye çıkan üç bilet sarılmadığın için paranın dörtte üçü firma sahibinin oldu.
Ülkemizde diğer milli kuruluşların özelleştirme sonucu değerlerini kaybettiği gibi milli piyango da satışı sonrası milliliğini ve önemini kaybetti. Bu durum kamu malına şüphe ile bakanların, özelleştirme hayranlarının nasıl yanıldığını gösteren yüzlerce örnekten biri .
Ülkemizde bu anlayışla yüzlerce kamu malı feda edildi. Sonunda zarar eden devletimiz oldu. Bugüne kadar olan oldu diyelim, gidenleri geri getirmek mümkün görünmüyor.
Hiç olmazsa elde kalamar korunabilsin. Bu anlayış devam ederse onlar da kısa sürede elden çıkacak. Kamu mallarını sahiplenmek için yapılan cılız çabalar yeterli olmuyor.
Erken ve zamanında yapılacak seçimle iktidar olacaklar bundan ders çıkarmalı. Özelleştirmenin topluma yarattığı zararın nelere mal olduğunu bilmeli.
------------------
PAHALILIĞIN ÖNÜ ALINMAZSA İŞİMİZ ZOR.
Döviz fiyatları indi diye halay çekenler bunu büyük başarı olarak gösterenler oldu. Toplum da bir süre "inşallah piyasaya ucuzluk gelir diye bekledi. Aradan bu kadar süre geçti, bırakın ucuzluk gelmesini zamlar devam ediyor. Akaryakıt doğalgaz ve elektrik ardı ardına zamandı. Onlara zam her şeye zam demek oluyor. Peki ucuzluk vaadi ne oldu. Bu arada erken sevinç gösterisi yapanlar da hayal kırıklığına uğradı. Bu sorunun döviz fiyatlarına bağlı olmadığı ortaya çıktı. Onun ötesinde farklı gerekçeler var.
Yatırımcılara güven vermek lazım. Olayları tarafsız gözle inceleyen ekonomistlerin ifadesine göre piyasada güven ortamı oluşmadığı için fiyatlarda denge sağlanamıyor. Bunun sonunda da ülkemizde yatırım yapılmıyor. Bu arada döviz fiyatlarını gerekçe gösterip. Bunu fırsata dönüştürmek isteyen sattığı ürünlere zam üzerine zam yapan fırsatlara da bu imkan verilmemeli.
Maalesef zamların bir sebebi de bunlar. Sattığı ürünün dövizle ilgisi olmadığı halde zam kervanına katılanlara gerekli ceza verilmeli.
