Öyle güzel ve imrenilecek bir şehirde yaşıyoruz ki; inanın Edirneliyim derken gururlanıyor ve mutlu oluyorum.

Ecdat bize öyle imrenilecek ve gururlanacak eserler bırakmış ki, onları zaman zaman yok etmek için elimizden gelen olumsuz davranışları sergilesek bile bitiremiyoruz.

Neleri yok etmişiz, yıkıp döküp hatta satıp bu paha biçilmez tarihi zenginliklere zarar vermişiz.

İşin garibi şu ki; şu anda onların onarımları yapmayı bile başaramıyoruz.

Aylarca hatta yıllarca bekleyen onarımlar şu günlerde yaşanan olay gibi başladığı halde bitirilemiyor ne yazı ki.

Tarihi Meriç Köprüsü yıllardır üzerindeki taşlarının değişimi ile gündemi meşgul etmiş ama maalesef hala bitirilemeyerek sancılı durumlar doğmasına neden olmuştur.

Bu günkü Yerel Gazetelerin hemen hepsin de bu haber.

Hudut Gazetesinden genç muhabir kardeşim Olgay Güler’in attığı başlık ve haber içeriği gerçekten de herkesin beğenisini kazandı.

““50 metrelik ayıp!

Edirne'de Yunanistan'a açılan Pazar kule Sınır Kapısı ile Karaağaç Mahallesi'nin kentle bağlantısını sağlayan tarihi Meriç Köprüsü'nde yaklaşık 1 aydır devam eden zemin yenileme çalışmaları bitime 50 metre kala ödenek olmadığı gerekçesiyle durdu… Çalışmaların zemin taşlarının sağlandığı yüklenici firmaya Karayolları tarafından ödeme yapılmaması nedeniyle durduğu iddia edilirken, bölge esnafı ve halk yaşanan gelişme karşısında şok oldu…””

Yakın zamanın en büyük onarımları Vali Nusret Miroğlu döneminde başlamış ama köprü açılışlarını yapmak Mustafa Büyük Valimize nasip olmuştu.

Meriç ve Tunca Köprülerinin yanı sıra Saraçhane Köprüsü de onarımdan geçmişti.

Hatta Saraçhane köprüsü 6 yıl gibi uzun bir süre tamamlanamadığı için Vali Hasan Duruer dönemine bile sarkmıştı.

Gelin görün ki bu onarımı yapılan Köprüler bir iki yılın için de köstebek yuvasına dönüşmüş ve uzun yıllar yeniden onarım beklemişti ve geçtiğimiz aylarda yeniden bakıma alınmıştı..

Tunca köprüsü bitti ama Meriç Köprüsünün bitimine 50 Metre kala yüklenici Firmanın parası ödenmediği için iş bırakılmış ve Olgay’ın dediği gibi 50 Metrelik ayıp maalesef ortaya çıkmıştı.

Şimdi ne olacak?

Yaz boyunca halkın çektiği sıkıntılar, Lozan Caddesi esnafının yaşadığı mağduriyetler, Edirne’yi gezip görmeye gelen birçok yerli yabancı turistin Karaağaç Mahallesine ve Pazar kule sınır kapısına gidebilmek için yaşadıkları güzergâh değişliğinin verdiği sıkıntılar hala devam mı edecek?

Daha dün geldi Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanı.

İlin Valisi, Belediye Başkanı ve İktidar Partisinin İl Başkanı bu sıkıntıyı söylemediler mi?

Söylemedilerse onlara, söylediler de Sayın Bakan Karayollarına talimat vererek Firmanın hak edişlerinin ödenmesini sağlamamışsa ona yazık.

Çünkü burası Edirne ve Türkiye’nin yabancılar ve misafirler gözündeki vitrini.

Bu Vitrin şehir bunları yaşamamalı.

Çünkü bu şehir Osmanlıya 92 yıl Payitahtlık yapmış, bu büyük İmparatorluğun bıraktığı Mirasların koruyuculuğunu yaparak gelecek kuşaklara aktarma görevi üslenmiş, Cumhuriyet Döneminin kazanımlarını özümseyerek savunuculuk liderliği üslenmiş insanların yaşadığı bir Başkenttir.

Böyle ufak tefek ihmaller ile manşet olmayı hak etmeyen bir mirastır da…

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.