Bir festival daha sona erdi.
9’uncu Bando ve Tava Ciğer Festivali eksiği ve fazlasıyla, güzel Edirne’mizin tarihinde yerini almış oldu.
Organizasyon mükemmel miydi?
Hiçbir organizasyonun mükemmel olamayacağı gibi; 9’uncu Bando ve Tava Ciğer Festivali de mükemmel olmadı.
Hele festivalin son gününe bir de maraton yarışı eklenince, ortalık arap saçına döndü. Bu organizasyona müsaade edenlere Edirne Halkı hiç de iyi not vermedi.
Bando ve Tava Ciğer Festivali ile ilgili elbette söylenecek, yazılacak çok şey var. Ancak Ben bu yazımda sadece kendi şahsımla ilgili bir konuyu yazmak istiyorum:
Bilindiği gibi sözlerini ve müziğini yazdığım “Tava Ciğer Marşı” yaklaşık 5 yıldan bu yana bu festivalin sembol müziği olarak Edirne Belediye Bandosu tarafından seremonilerde çalınıp söylenmektedir.
Bu yıl da öyle oldu. Saraçlar Caddesi’nde kurulan platformda önce Sayın Belediye Başkanımız ve Sayın Valimizin konuşmaları yer aldı. Sonrasında da Tava Ciğer Ustalarına katılımlarının anısına plaket takdimleri yapıldı. Plaket takdiminden sonra da Edirne Belediye Bandosu sahnede yerini aldı ve festivalin sembol müziği Tava Ciğer Marşı’nı çalacaktı. Ben de platform önünde arkalardan bir yerde olup biteni izlemeye çalışıyordum. Bu sırada bir belediye görevlisi yanıma gelerek “Hocam sizi sahneye davet ediyorlar” dedi.
Belediye Başkanımız Sn. Recep Gürkan Tava Ciğer Marşı okunurken benim de sahnede olmamı istemişti. Buna sevinmiştim.
Ancak ne göreyim?; Bandomuz daha marşa başlar başlamaz, Sn. Belediye Başkanı ve Sn. Valimiz ile birlikte Tava Ciğer Ustaları sahnedeki büyük tavanın etrafında toplandılar. Protokolün ve Tava Ciğer Ustalarının sahne önünde bir yerde toplanmaları, halkın ve basın mensuplarının dikkatlerini oraya yöneltmişti.
Bu sırada biz de sahnede Tava Ciğer Marşı’nı en güzel şekilde seslendirmeye çalışıyorduk.
Ancak ve ne yazık ki, ne halkımız ve ne de basın mensupları bizim Tava Ciğer Marşı’nı icraatımızla ilgilenmedi.
Dünkü yerel gazeteleri de izledim. Bir tek bizim gazetemizde benim olduğum sahneden bir fotoğraf vardı.
Böyle mi olmalıydı?
Bir festival yapılıyor. Bu festivalin sembol müziğini (bestesini) Ben yapıyorum. Ancak bu festivalin hiçbir yerinde Beyazıt Sansı olmuyor. Yani bana yer verilmediği gibi, eserimizi icra ederken protokol tarafından izlenmek payesine dahi lâyık görülmüyoruz.
O halde Ben de gelecek festivallerde Tava Ciğer Marşı’nın çalınıp söylenmesini yasaklıyorum.
Festivali organize edenler, belki bir yarışma açıp festivale yeni bir marş kazandırırlar. Ya da Benim gibi sadece bu işin onur payesini yaşayacak bir başka şair-bestekar bulurlar.
Bu hal ve durum karşısında Tava Ciğer Marşı’nın söz ve müziğini kullanma hakkını sadece Tarihi Ciğerci Bahri Bey’e veriyorum.
Durumu siz sayın değerli okurlarımıza ve saygıdeğer Edirne Halkımıza duyurmuş olalım.

 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.