Tarihi Kentimiz Edirne, benim bildiğim ta yıllar öncesinden, 1950’li yıllardan beri çeşitli sanat ve kültür kolları olan müzik ve tiyatro sanatında faaliyet göstermeye başlamış ve halkı ile sosyalleşmiş bir kültür kentidir. Hatta bu sanat kollarını ve özellikle de tiyatroyu Edirne Lisesi’nde de başlatmış bir kültürlü halka sahip bir şehir.

                Edirne bilinmeyen nedenlerle son 30 yıldır güzel sanatlarımızdan olan, sadece Klasik Türk Sanat Müziği dalında önemli bir gelişim gösterdi. Bu gelişim ise; yine kültürlü ve sanatsever halkımız sayesinde gerçekleşti. Önce Edirne Musiki Derneği kuruldu bunu Trakya Birlik Genel Müdürlüğü Klasik Türk Sanat Müziği Topluluğu ile, Edirne Belediyesinin Klasik Türk Sanat Müziği topluluğunun kurulması izledi. Bunları da devlete ait Devlet Klasik Türk Sanat Müziği Topluluğunun kuruluşu izledi.

                Fakat sanat her dalda, müziği, tiyatrosu ve heykel branşları ile bir bütün olgu olarak kabul ediliyor. Sanat’ta bu düzeye ulaşmış toplumlar, ancak medeniyet ve kültür yönünden gelişmiş olarak kabul görüyorlar. Bizde ise yurdumuzun İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Adana gibi bu yönde gelişmiş birkaç şehrinin dışında, diğer şehirlerimizde bu tür gelişmişlikten bahsetmek maalesef pek mümkün olmuyor.

                Ancak bizim yazımızda ele almak istediğimiz konu, Edirne’mizde bir yerel tiyatro topluluğunun oluşturulmasını önermek. Bu konuda Edirne Lisesi’nin yetiştirdiği ve yetişmesinde büyük emeği geçtiğini bildiğimiz, Edirne’li amatör Tiyatro Sanatçılarından merhum Avukat Ruhi Uğurlu, o yıllarda tiyatro topluluğunda (Edirne Sanat Tiyatrosu) birlikte oynadıkları sanatçı arkadaşı merhum Bora Erel’in de bulunduğu, İstanbul Şehir Tiyatrosunda uzun yıllar başarılı bir şekilde görev yapan Edirne’li Tiyatro Sanatçısı Sevgili Yavuz ÜN’ü buldum. Yavuz ÜN  halen Edirne’de yaşamını sürdürüyor. Kendisine Edirne’de yıllar sonra yerel bir tiyatro kurulması ile ilgili fikrini sordum. Ve Gazetemiz VATANDAŞ’ta yayınlanmak üzere özel bir röportaj teklifinde bulundum. Sevgili Yavuz Kırmadı, kabul etti.

                Yavuz ÜN’e hemen sorularımı sormaya başladım.

                - Edirne’de 1950-1955 yılları arasında senin de görev yaptığın ‘’Edirne Sanat Tiyatrosu’’ ismi ile güzel bir tiyatro topluluğu oluşturulmuştu.Toplulukta görev alanlar arasında başta merhum Avukat Ruhi Uğurlu ağabey olmak üzere, rahmetli Gazeteci Bora Erel, siz Yavuz Ün, Ruhi Duruktuna, Tunç Üçer, Sinan Seçkin vardı. Bu sanat topluluğu Edirne’de çeşitli oyunları oynadıktan sonra, bilinmeyen bir nedenden tiyatro kapandı.Sanat topluluğunun devam edemeyişinin ve sonra da bunun yerine yenisinin kurulamayışının nedenleri nelerdir?

                - O yıllarda hakikaten iyi bir ekiple güzel bir tiyatro kurulmuştu. Ancak, her konuda olduğu gibi bunda da ekonomik yetersizlik nedeniyle, tiyatronun devamı sağlanamamıştı. Bunun üzerine İstanbul’a giderek, İstanbul Şehir Tiyatrosu’na girdim. Yıllarca bu tiyatroda sanatçı ve dekoratör olarak görev yaptım ve daha sonra ise Edirne’ye geldim. Şimdi doğduğum, büyüdüğüm şehir Edirne’de yaşamımı sürdürüyorum.

                - Pekiyi Yavuz bey, İstanbul’dan Edirne’ye geldikten sonra Edirne’de tekrar bir tiyatro kurulmasını düşünerek, yetkililere önerdiniz mi?

                - Hem düşündüm ve hem de 4-5 yıl önceki zamanın belediye başkanına önerdim. Bu önerime maalesef olumlu bir cevap alamadım. Kendilerinden tiyatronun kurulması için önemli bir şey de istememiştim.

                - Yavuz bey , öneriniz neden kabul edilmedi acaba?

                - Başka nedenler öne sürüldü ama kurulamayış nedeni, herhalde  belediyenin ekonomik sıkıntısından kaynaklanıyordu.’’

                Daha sonra Usta Sanatçı Yavuz ÜN’e;Tiyatro’nun insan kültürüne ve sosyal yaşamına faydaları nelerdir? sorusunu yönelttim ve şu cevapları aldım:

                -Tiyatro toplumumuza uyarı görevini yaptığı kadar, toplumu ortak komplekslerinden arındırır, onlara gerçek düşünce erkini, özgürlüğünü sağlar. Devletin kültür izlenmesi kapsamında, tiyatro en önemli girişimi olmalıdır. Yetişme çağında olan gençleri, tiyatro öğreniminin içine katmak olmalıdır.

                Bir yaşam bilimi ve toplum sanatı olan tiyatro, halkın önüne sonuç olarak çıkar. Ne var ki, tiyatronun bir sonuç olması yanı sıra araç olma niteliği de vardır. Tiyatronun sonuç oluşu, onun sanatsal bütünlüğünü, araç oluşu ise eğitimsel gücünü açığa çıkartır.

                -Okullarda tiyatro çalışmalarının yararları nelerdir?

                -Okullarımızda yapılacak tiyatro çalışmalarının yararları sayılamayacak kadar çoktur. Ben bunun Edirne Lisesi’nde eğitim gördüğüm yıllarda büyük bir yararını gördüm. Bu yararlar şu şekilde sıralanabilir:

                - Katılanlara dayanışmayı öğretir

                - Topum yaşamı için gerekli olan sorumluluk duygusunu sağlar

                - Toplumun kişiliğinin ezilmesini önler

                - Düşünceyi uygulamaya sokma yeteneğini geliştirir

                - Düşünerek, yorumlayarak  okumayı öğretir

                - Topluluk içinde konuşmayı öğretir

                - Dilini doğru ve güzel konuşmayı öğretir

                - Oyuncunun vücut dilini kullanma becerisini artırır

                - Çeşitli sanat dallarına karşı olan ilgisini artırır

                - Ve estetik algılanma yeteneğini geliştirir

                SeyredenlereTiyatronun ne gibi yararlar sağladığını soduğumuz Sevgili Yavuz ÜN bu sorumuzu ise şöyle yanıtladı:

                Bir insanın sosyal ve kültürel gelişmişliği sadece okur-yazar oranının artırılması ile gerçekleştirilemez. Başta tiyatro ve müzik olmak üzere, diğer sanat dalları da bu gelişmişliğe muhakkak surette eklenmelidir.Tiyatro; toplumun bir üyesi olarak insanlara özeni aşılar, kamu bilincini sağlar. Sorunlar üzerine düşünmeyi, yargılamayı öğretir.

                Sanatın geliştirici, değiştirici gücünü gösterir ve insanı çok yakından tanıtır. Toplumun gelişim göstermesindeki süreyi kısaltır. Toplumunun duyarlılığını artırır, estetik bir düzeye çıkartır.

                Birey-toplum ilişkilerinin kökenine iner ve toplumun kültür birikimini yansıttığı oranda, bu birikimin zenginleşmesine aracı olur. Ulusal kimliği pekiştirir.’’

                Sevgili kardeşim Yavuz ÜN’E, Gazetemize verdiği bu değerli röportajından dolayı teşekkür ederek yanından ayrıldım.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.