Kırklareli Edirne nüfusunun yarısı oranında bir il .
Edirne gibi hudutta bir Trakya ili.
Bu ilde futbolda başarıya odaklanan sporseverler Kırklareli sporu amatör liginden alıp 2. Lige taşıdı.
Bugün ikinci ligin orta sıralarından mücadele eden yeşil beyaz formalı GMG Kırklarelispor bugün çeyrek finale çıkarak Trakya’da bir ilke imza attı. Türkiye Ziraat Türkiye Kupasında güçlü rakiplerini yenerek altı takım arasında yarı finale yükseldi.
Son maçında Süper ligin lideri Medipol Başakşehir ile rakip sahada 1-1 , kendi sahasında dün akşam yapılan maçta 0-0 kalarak adını yarı finale yazdırdı.
Bu Kırklareli için övünülecek bir başarıdır .
Çok kısıtlı imkanları olan mütevazi yaşantısı olan insanların yaşadığı bir kent futbol takımı dar kısıtlı kadro imkanlarıyla bu başarıyı gösterdi.
Kendilerini bu başarıları nedeniyle kutlarken Edirneliler olarak da kıskanmamak, böyle bir başarıyı Edirne’de de arzulamamak mümkün değil
Biz Edirne olarak yıllardır türlü umutlarla bir üst tura çıkacağız beklentisi ile mücadele ediyoruz. Sezon sonunda bir türlü amatör futbol liginden kurtulamıyoruz.
Trakya’nın belde futbol takımları üçüncü liginde mücadele ettiği halde biz Edirnespor’u Trakya’nın en eski ve köklü takımını bir türlü amatör liginden kurtaramadık.
Bugüne kadar gelişmelere baktığımızda bunu sporcunun başarısızlığının yanında yöneticilerin başarısızlığından da kaynaklandığını söyleyebiliriz.
Başakşehir maçı sonrası Kırklareli Kulübü Başkanı Volkan Can’ın konuşmasını dinledim.
Süper ligi takım yöneticilerini kıskandıracak imrendirecek futbolun özüne uygun bir konuşma yaptı.
Bu kulübün başarısında böyle sporun özünü kavramış bir yönetim anlayışı Kırklarelispor’a bu başarıyı getirdi.
Bu ilde herkes futbol takımına sahip çıkıyor. Takımının başarısı için gereken fedakarlığı yapıyor.
Edirnespor yöneticilerinin ve futbolcularının bu ilden alması gereken çok ders olmalı.
Maç sonrası birbiri ile kucaklaşan, seyircisi ile bütünleşen Kırklarelispor Trakya’nın futbolda parlayan yıldızı oldu.
Ne diyelim darısı bizim başımıza.
------------------------------
KIRKLARELİ SİYASETTE DE ÖRNEK
Futboldaki başarısı gibi Kırklareli son mahalli seçimlerde Türkiye genelinde başarılması zor olan bir başarıyı gösterdi.
Partisi tarafından aday gösterilmeyip dışlanan eski belediye Başkanı Mehmet Kesimoğlu” halkım beni ,ben halkımı seviyorum o nedenle bağımsız olarak belediye başkanı adayı oluyorum” dedi ve seçimde bunu başardı.
Kendi kısıtlı imkanlarıyla bu göreve soyunmak arkasında parti olmadan bu işi başarmak herkesi harcı değil. çok zor.
Bugüne kadar Trakya’da böyle bir başarı görülmemiş.
Kesimoğlu’da tıpkı Kırklarelispor gibi ilinde bir ilki başardı ve bu alanda başka illere örnek oldu.
Kesimoğlu halkın iradesinin üzerinden bir gücün olamayacağını, Kırklareli halkı ile birlikte kanıtladı.
Böylece onu bu göreve layık görmeyenlere iyi bir ders verdi.
Kesimoğlu belediye meclisinde de sağladığı destekle bağımsız belediye başkanı olarak başarı ile görevini sürdürüyor.
-----------------------------
SANAYİDE DE BİZDEN İLERİ
İmkanları Edirne kadar uygun olmamasına karşın Kırklareli her yıl gelişen sanayisi ile Edirne’yi bu alanda geçmiş durumda.
Bugün faaliyette olan iki organize sanayi bölgesinde, ifade edildiğine göre beş bini aşkın işçi çalışıyor.
Bu Edirne Organize Sanayi bölgesinde çalışan işçi sayısının beş katına eşit. Kırklareli’nde Organize Sanayi Bölgesi her geçen yıl daha da gelişiyor daha fazla istihdam sağlanıyor.
Bu gelişmeyi de Kırklareli halkının, yöneticilerinin siyasetçilerinin meslek kuruluş temsilcilerinin başarısı olarak gösterebiliriz.
İmkanları Edirne’den kısıtlı bir il bunu başarabiliyor, Bizler başaramıyorsak suçu acaba nerelerde aramak gerekir?
---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
İŞ ARAYAN DA, İŞÇİ ARAYAN DA VAR
Halkımız işsizlikten yakınıyor. Gençlerimiz köşe bucak iş arıyor. Kendi bölgesinde iş bulamadığı zaman ise iş bulurum umuduyla başka illere gidiyor.
Çerkezköy gibi sanayi bölgelerinde başka illerden gelenlerin nüfusu büyük mahalleye ulaştı.
Eğer gerekli önlemler alınmaz, insanlarımız bölgelerinde geçim zorluğu çekip, özellikle tarımda yaşam zorlaşırsa Edirne’den göç daha da hız kazanacaktır.
Bu konuda acil önlemler alınması gerekiyor.
Değer taraftan bölgemiz sanayi kuruluşlarında , işyerlerinde çarşaf çarşaf ilan verilerek işçi arayanlar da var.
Bu bir çelişki olmuyor mu?
Bir ilde hem iççi eksikliği hem de iş bulamama korkusu var.
Bu ülke ihtiyacı olan eleman yetişmemesinden plansızlıktan kaynaklanıyor.
Ülkemizde iş sahibi olunmayacak okullarda eğitim görenlerin sayısı artmasına karşın Meslek okullarına ilgi azalıyor.
Edirne meslek ve Teknik Anadolu Lisesine gittiğimde buna tanık oldum.
Bu okulumuz bugüne kadar çeşitli dallarda aranan eleman yetiştiriyordu.
Eğitim amacı buydu.
Bu okulumuzda daha önceki yıllarda 1200 civarında öğrenci eğitim görüyordu .Meslek okullarına girecek öğrenciler ön elemeden geçerek alınıyordu.
Bugün olduğu gibi hiçbir okula giremeyen öğrencilerin gittiği okul konumunda değildi.
Hal böyle olunca bu okulda yetişen öğrenci kalitesi de düşmüş oluyor.
Ülkede ve bölgemiz okullarında sanayi kurumlarının ve o yöredeki işyerlerinin ihtiyacına göre eğitim olmaz ,İşsiz olup iş arayanlar “ ben her iş yaparım” talebiyle başvuru yaparsa orada işsizlik ortadan kalkmaz.
Edirne meslek ve Teknik Anadolu Lisesi’nden mezun olanların iş bulma imkanı yüksek. Bu okulu bitirenler ustalık belgesini alarak mezun oluyor, işinin ehli gençler.
Onlar tüm sanayi kurumlarınca aranan elemanlar.Organize Sanayi Bölgesi bu okullara eleman talebinde bulunuyor. Fakat o dalda yeterli eleman yok.
Ülkede çok üniversite açarak, işsizler ordusu yaratarak işsizliğe nasıl çare bulunacak.
Piyasada istenen elemanların yetiştiği okullara ağırlık vermek daha doğru değil midir?
Daha önceki yıllarda binin üzerinde öğrencisi olan Edirne Meslek ve Teknik Anadolu Lisesinin bugün 600 civarında öğrencisi var.
Bu ihtiyaç azlığından mı yoksa eğitimdeki tercihten mi kaynaklanıyor?
Bunun sorgulanması lazım.