Son yıllarda tüm dünyayı kapsayan kuraklığın bir yılla sınırlı olmadığı konusunda uzmanlar uyarıda bulunuyor.

Kutuplarda buzlar eriyor dünyada sıcaklık artıyor.

Bu gelecek yıllarda da kuraklığın devam edeceğinin habercisi olarak yorumlanıyor.

Yaşadıklarımız kuraklık da bunun habercisi sayılır.

Edirne, ülkemizde kuraklıktan en çok etkilenen illerin başında yer alıyor. Yaz ve sonbahar ayında bölgemiz yeterli yağışı almadı.

Daha önceki yıllarda bu ayların nasıl geçtiği her tarafın karla kaplı olduğu hatıralarda.

O günlerden  eser kalmadı.

Bunun sonunda da  topraklarımız çoraklaşıyor, kuruyor,su kaynaklarımız azalıyor.

Bugün eskiden olduğu gibi kırlarda akan çeşmeleri ve ayazmaları görmek mümkün değil.

Tamamına yakını kurudu gitti.Göletlerde barajlarda su kalmadı. Bu durum herkesin suyu gereksiz yere harcamaması konusunda uyarı olmalı.

Yeryüzü suları gibi yer altı su kaynakları da azalıyor.Zaman gelecek yer altı sularını da kullanamaz duruma geleceğiz.

O zaman vay halimize…

Günümüzde kuraklığın kısmen önlenmesi yağışların bölgemize gelebilmesi için en önemli etken yeşil ve ormanlık alanların artması.

Orman olmayan yere yağış gelmiyor.Bakıyoruz Bulgar hududundan gelen yağmur bulutlarının bir bölümü Keşan yöresindeki ormanlık alana diğer bölümü ise Kırklareli istikametine giderek o bölgelerin yağış almasını sağlıyor.

 Bölgemizde bırakınız orman alanlarını çoğalmasını mevcut olanları da yok ediyoruz.

Bugün tarla kenarlarında ve çevresinde ağaç kalmadı.”Gölge oluyor verimi etkiliyor traktörün dönmesini zorlaştırıyor” diye asırlık ağaçları kestik.verimli topraklarımızdaki yeşil alanları konuta açtık. Tarla açmak için ormanları yok ettik.

-------------------

BİR AĞACI KESENİN BAŞINI KESERİM

İlimizde doğup büyüyen İstanbul fatihi olarak ün yapan Fatih Sultan Mehmet, ağaca,ormana çok değer veren bir padişahtı.

Bunu sağlamak için “bir ağaç kesenin başını keserim” mealinde ferman yazmıştır.

Asırlar öncesi var olan  bu doğa sevgisini daha sonraları kaybettik .Ormanların yok olması ile ülkemizin çoğu bölgesi çöl haline dönüştü.Bunu sonucunda da yağmura hasret kaldık.

Bölgemizde meralar izlenen yanlış politika sonucu birbiri ardına yok oldu.

Bu durum hayvancılığın gelişmesini de olumsuz etkiliyor.Meralar hayvancılık için her zaman olmazsa olmaz olduğunu dikkate almadık. Bir de  tarımda devlet  desteği azalınca tarım zengini olan ülkemiz tarım  ürünü ihraç eden ülke konumundan  tamamına yakın tarım ürünü ithal eden ülke konumuna geldi.

Bölgemizde son yıllarda  fidan ekiciliğinin cazip hale gelmesi yeşil alanların artması için olumlu bir gelişme.

Topraklarımızda dikilecek her fidan gelecekte yağmurun gelmesi için  en gaydalı hizmet olacaktır.

Ormanları yok etmenin kuraklığa davetiye çıkarma anlamına geldiğini unutmayalım.

-------------------

FIKRA

TEŞEKKÜR

Amerika’da sütçüler evlerde kimse olsun ,olmasın sütü özel kaplar içinde getirip,kapıya bırakırlar, ya da evin sahibine teslim ederlermiş

Bir gün Amerikalı bir kadın bir süre için seyahate çıkmaya karar vermiş.

Bu nedenle sütü dağıtan  okuması için . kapıya   bir kağıt asmış.

Bu kağıda ise:

“Evde kimse yok seyahatteyim bir şey bırakmayın” diye yazmış.

Birkaç gün sonra seyahatten gelmiş.Ama  bir de ne görsün evin içi tam takır kuru bakır.üstelik kapıdaki kağıda da şu satırlar yazılmış:

“ Teşekkür ederiz çok rahat çalıştık”

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.