Her yıl olduğu gibi bu yılda 25 Kasımda yine düşmanlardan kurtulduk.

Ben en az on kez bu Bayramın isminin artık değişmesi gerektiğini ve her yıl orta Anadolu haricindeki tüm İl ve İlçelerde kutlanarak insanların istemeyerekte olsa eziklik yaşadığımızı hatırlatmışımdır.

Aslında bizler "esaret nedir bilmeyen bir milletin evlatlarıyız" sözlerle büyüdük ve yaşlandık.

Övgü dolu bu söylemlere ters düşen eylem niteliği taşıyan bu kurtuluşlar o kadar fazla ki;insan derin düşündüğünde aşağılık duygusuna dahi kapılabilir.

Hemen her gün bir kasaba veya şehirde kurtuluş bayramları yapıyoruz.

Elbette yurdumuza göz diken ve bizi yok etmeye çalışan düşmanların temizlenmesini bayram olarak yaşamak olması gereken bir eylem.

Ama bunu her fırsatta hatırlamak bana göre çok doğru değil.

Bayramlara karşı bir görüş değil bu düşüncem.

Esaret gördüğümüzü hatırlatarak Kurtuluş Bayramları yapacağımıza

Bir kez ülke genelinde esaret görmüş İl ve İlçelerin yer alacağı yerleşim birimlerinde bir esaretten kurtuluşu temsil eden bir Zafer Bayramı yaparak çok kapsamlı ve coşku dolu programlar ile kutlayarak bir kez analım ve hatırlayalım.

Bunu defalarca yazdım ve ifade etmeye çalıştım.

Daha önce de sormuştum ama yine sorayım;Bayram günü Orestiadadan,Kastanyastan,Sivelingrattan,Plovdivden,Haskovadan gelmiş birçok komşu ülke insanı;Bu ne bayramı diye soracaklar ve 500 yıl bizim egemenliğimiz altında yaşamış olan insanlar kendilerinin esir aldıkları Türklerin kurtuluş bayramı yaptıklarına tanıklık ederek böbürlenmeyecekler mi?

İkinci konuda şu;Dünyada barışın mücadelesinin verildiği bir dönemde hala Yunan askerlerini yere yatırarak esir alan Türk askerlerini temsil eden mizanseni yapıyor olmak çok doğru bir davranışmıdır?

Belki Edirne de bu tür gösteriler olmamış olabilir ama hala birçok yerde bunlar yaşanıyor.

Ülkenin düşman işgalinden kurtuluşu adı altında bir günü Kurtuluş günü olarak anar ve yaşarsak sanırım yaşamış ve yaşamakta olduğumuz "Esaret görmemiş bir milletin evlatlarıyız" söylemine ters düşen kutlamalardan da kurtulmuş ve bu başarıyı bir kez yaşayarak anmış oluruz.

Mesela;30 Ağustos ve 9 Eylül Tarihi bu Bayram için ideal tarihler ve kutlama zamanları olabilir.

Tabii ki bunlar bizim boyutumuzu aşan konular elbette ama bir Türk vatandaşı olarak "Düşmandan kurtuluşu" hatırlamak yerine Düşmana karşı zafer kazandık demek daha ruhiyatı okşayıcı bir ifade olur görüşündeyim.

Milletvekili olsam önerge veririm şahsen.

Oda olamayacağına göre,böyle gelmiş böyle gidecek sanırım.

Güzel yurdumun her şehrinin,her kasabasının kurtuluşu gibi Edirnemizinde Düşman askerlerinden temizlenişi büyük önem taşıyor.

Osmanlı kuvvetlerinin I. Balkan Savaşı'nda Sırp ve Bulgar kuvvetlerine karşı kaybettiği Edirne Muharebesi ile Osmanlı idaresinden çıkan ve Londra Konferansı ile Bulgaristan Krallığı'na bırakılan şehrin, II. Balkan Savaşı sırasında Enver Paşa komutasındaki Osmanlı Ordusu tarafından 21 Temmuz 1913 günü geri alınması elbette Edirnemizin kurtuluşu olarak büyük önem taşıyor.

Dileyelim ki;bir daha böyle esaretler ve kara günler yaşamayalım.

Şimdilerde Ortadoğu coğrafyasında yaşanan olayları o dönemlerde yaşayan insanlarımızın anlattıklarını çocukluk yıllarımızda dinledik bir çok kez.

Şimdiki adı Kadıdondurma olan EDE köydeki toplu katliamları,kahvelerde topluca yakılan insanların hazin hikayelerini dinlediğimizde üç beş gün rüyalarımıza girerdi o ürküntü dolu anılar.

Allah Milletimizi ve devletimizi her türlü kötülükten korusun ve bir daha Kurtuluş günlerine vesile olacak esaretlerden korusun.

Bayramımız kutlu olsun...

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.