Çolak, Kent Konseyinde yaptığı basın toplantısında ‘Dezenformasyon’ yasası hakkında açıklamalarda bulundu. Çolak açıklamasında şunlara yer verdi:
“Daha önce Mayıs ayı içerisinde Meclise getirilmek istenen ve tepki alarak ertelenen bu yasa önerisini; medya ve basın kuruluşlarını, sivil toplum kuruluşlarını, sendikaları, odaları, dernekleri, siyasi partileri ve vatandaşlarımızın temel hak ve hürriyetleri olan "ifade özgürlükleri"ni kısıtlamaya yönelik bir hamle olarak görmekteyiz. Dayatma mantığı ile getirilmek istenen yasa önerisinde, Türkiye Kent Konseyleri Platformu olarak önemsediğimiz "kişilerin ifade özgürlükleri" ve "sosyal medya özgürlüklerini" kısıtlayacak, resmen gözdağı ve sindirme politikaları mesajı olarak algıladığımız, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası getiren 29. Madde ve amacının ne olduğu belli olmayan diğer hazırlıklar, daha fazla dezenformasyona yol açacağı görüntüsü vermektedir.
DERİN ENDİŞELERİMİZ VAR
Bundan önce sıkça yaşadığımız; haksız ve hukuksuz yapılan suçlamaların önünün açılacağına ve yasa tasarısındaki "halkı yanıltıcı bilgi yayma suç tanımlaması" adı altında verilecek suçların keyfi olabileceğine dair derin endişelerimiz bulunuyor. Bu yasa tasarısı ile seçim öncesi korku iklimini canlı tutmak; sansürü, oto sansürü ağırlaştırmak için tek sesli bir toplum yaratmak istendiğine dair büyük kaygılar taşımaktayız.
Türkiye Kent Konseyleri Platformu olarak başta "ifade özgürlüğü" olmak üzere, temel hak ve özgürlüklerin her alanda genişletilmesini, kısıtlayıcı yasalar değil tam aksine geliştiren yasaların Meclis gündemine alınmasını Bizler, tutuklu gazeteciler sorununun sona erdirilmesi, yurttaşlar hakkında sadece sosyal medya paylaşımlarından dolayı açılan birçok temelsiz davanın geri çekilmesini beklerken; böyle bir yasının Meclise getirilmesi, akıllara "ülke seçimlere giderken iktidar ve ona yakın olan kesimler, kendilerini korumayı mı amaçlıyor" sorusunu getiriyor.
Daha fazla özgür ve demokratik bir ülke için mücadele veren bizler, Türkiye Kent Konseyleri Platformu olarak başta "basın" alanındaki bileşenlerimizle tartışılmadan ve konuşulmadan "seçim öncesi" alel acele getirilen bu yasa teklifinin Meclis Genel Kurulu'nunda kabul edilmemesini ve geri çekilmesini istiyoruz.”
Bülent Sarıçiçek