Uzun süreden beri can çekişen Tunca Nehri'nde hayat durdu. Nehrin yatağı tamamen kururken, ortaya batıklık ve ot birikintileri çıktı. Bir çok canlılık yaşam alanı olan nehirde su seviyesinin daha da düşüş göstermesi kuraklık tehlikesinin çok büyük boyutlara geldiğinin en büyük göstergelerinden biri oldu.
Edirne’nin can damarlarından Tunca Nehri, bu yaz ilk kez sıfır seviyeye indi. Aylardır süren yağışsızlık ve artan buharlaşma, nehrin yatağını tamamen kuruttu. Şehrin içinden geçen nehirde artık ne su var ne de akış. Gerekli yağmurların kısa sürede yağmaması halinde nehrin sadece isminin kalabileceği belirtiliyor.
Uzmanlar, bu durumun sadece iklim kriziyle değil, aynı zamanda bilinçsiz tarımsal sulama ve dere yataklarına yapılan müdahalelerle de bağlantılı olduğunu vurguluyor. Kuruyan nehir yatağında çatlak topraklar ve yosun kalıntıları dışında hiçbir yaşam belirtisi kalmadı.
Edirneliler ise endişeli. Hem kent estetiği hem de ekosistem açısından önemli olan Tunca Nehri’nin bu durumu, gelecek adına ciddi uyarılar taşıyor.
DSİ yetkilileri, önümüzdeki günlerde yapılacak yağış tahminlerine dikkat çekerken, nehrin yeniden canlanması için kalıcı önlemlerin şart olduğunu belirtiyor.
YANLIŞ SU KULLANIMI SÜRECİ ETKİLEDİ
Meriç Nehri'nden de beslenen Tunca Nehri'nin havzasında ekili alanlar sulanoyur. Tunca Nehri'ndeki suyun bilinçsizce ve gereğinden fazla kullanılması nedeniyle sıkınlarında ortaya çıktığı belirtiliyor.
Gereğinden fazla suların nehirden çekilerek tarlaların sulanmasında kullanıldığını belirten uzmanlar, gereksiz sulamalarında nehre zarar verdiğini, bunun önüne geçilmesi için son zamanlarda önemli çalışmalar yapıldığını ve çiftçilerin bilgilendirildiğini ifada etti. Yanlış sulamalar ve gereğinden fazla su ısrafının yapılması ile birlikte yağışlarda olmayında nehir dip yaptı.
Çiftçilerde nehrin kuruması karşısında kara kara düşünürken, bir an evvel sağanak yağmurların gelmesini beklemeye başladı.
Bülent Sarıçiçek