Söz konusu etkinliğin bilimsel bir çalışma değil, bölücülüğün fikri altyapısını kurmaya yönelik bir organizasyon olduğunu belirten Öz, Mesut Barzani’nin adamlarının uzun namlulu silahlarla ve üniformalı şekilde alanda dolaşmasının Türk Devleti’nin egemenlik haklarını hedef aldığını söyledi.
Yakup Öz, “Bu görüntüler, Türkiye Cumhuriyeti’nin otoritesine yönelik açık bir meydan okumadır” ifadelerini kullanarak, etkinliği düzenleyen ve bu sahnelere müsaade eden tüm yetkililerin ivedilikle görevden alınması gerektiğini vurguladı. “Devletin hükümranlık haklarına kasteden bu tabloyu görmezden gelmek düşünülemez. Bu hadsizliğe sebep olanlar hakkında derhal işlem yapılmalıdır” dedi.
Etkinlik sırasında yaşananların “süreç” gerekçesiyle görmezden gelindiğini belirten Öz, KCK Eşbaşkanı’nın açıklamalarını da “terör örgütü diliyle yapılan küstah hezeyanlar” olarak tanımladı. Öz, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin güvenlik ve egemenlik haklarını zedelemeye yönelik hiçbir girişimin masum sayılamayacağını dile getirdi.
Açıklamasında toplumsal duyarlılığa da dikkat çeken Yakup Öz, Türk milletinin birlik ve bütünlüğünü hedef alan bu tür gösterilerin provokasyon amaçlı olduğunu ifade ederek şu uyarıda bulundu:
“Kimsenin Türk Devleti'nin itibarını zedelemesine, egemenlik haklarının üzerine gölge düşürmesine izin verilmez. Bu olay basit bir güvenlik zafiyeti değil, milli egemenliğe karşı yapılmış aleni bir saygısızlıktır. Türk Devleti güçlüdür ve bu tür hadsiz girişimlerin hesabı mutlaka sorulmalıdır.”
Yakup Öz, devlet kurumlarının bu konuda derhal harekete geçmesini, benzer durumların tekrar yaşanmaması için gerekli tüm adımların şeffaf şekilde atılmasını talep etti.
Gözde Kabasakal
