Zobar, “TÜİK’in açıkladığı oranlar ile hesaplanan enflasyon farkı da yoksullaşmayı telafi etmeyecektir. İmzalanan toplu sözleşmedeki zam oranları ve TÜİK enflasyon oranları siyasi iktidarın ücret ve maaşları düşük düzeyde tutarak halkı yoksullaştırma politikasının kanıtıdır” diye konuştu.
TÜİK’in açıkladığı oranlar ile hesaplanan enflasyon farkının yoksullaşmayı telafi etmeyeceğini belirten Zobar, "TÜİK’in enflasyon rakamının halkı yoksullaştırma politikasının kanıtıdır" dedi.
Türkiye'de bundan böyle yoksullaştırılmanın telafi edilemeyeceğini, maaşların her geçen gün hayat pahalılığı karşısında eridiğini belirten Nedim Zobar, şöyle devam etti:
“Temmuz 2025’te kamu emekçilerinin maaşlarına yapılan zam oranı, Ekim ayı için açıklanan yüzde 2,55 enflasyon ile birlikte daha dördüncü ayda yüzde 5 oranında erimiştir. TÜİK’in gerçek dışı rakamlarına göre hesaplanan enflasyon farkı yani alım gücü düşüşü, halkın hissettiği enflasyonda çok daha yüksektir. Ocak 2026’da 8. Toplu Sözleşmede belirlenen yüzde 11+1000 TL zam oranının yanında maaşlara eklenecek olan enflasyon farkı ile amaçlanan geçen altı ay içinde yaşanan alım gücü düşüşünü telafi etmektir. Ancak bilinmektedir ki, 8. Toplu Sözleşmede yer alan zam oranları nasıl refah düzeyini artırmaya yetmeyecekse, TÜİK’in açıkladığı oranlar ile hesaplanan enflasyon farkı da yoksullaşmayı telafi etmeyecektir. İmzalanan toplu sözleşmedeki zam oranları ve TÜİK enflasyon oranları siyasi iktidarın ücret ve maaşları düşük düzeyde tutarak halkı yoksullaştırma politikasının kanıtıdır.”
Bülent Sarıçiçek
