Ülke genelinde olduğu gibi Çağdaş bir Avrupa kenti Edirne’de de meslek kuruluş yönetimlerinde kadınların sayısı yok denecek kadar az
Bir Ulasal gazetemizde yer alan görüntüye göre görüntülere akseden meclisi oluşturan kişiler arasında sadece arka planda bir kadın görebiliyorsunuz.
Ülke nüfusunun yarısını oluşturan kadınlarımız tüm iş dallarında ve özellikle oda, borsa ve diğer kuruluşlarımızın yönetimlerinde bugün yok denecek kadar az olan sayılarını arttırmak zorunda. Bugüne kadar ülke genelinde tüm derneklerimiz meslek kuruluş yönetimleriniz erkek ağırlıklı olmuştur
Ülkemizde demokrasinin sağlıklı işlemesi için kadınlarımızın her alanda erkekler kadar söz ve karar sahibi olmaları kaçınılmaz hale gelmiştir. Ülkemizde ağır aksak yürüyen demokrasimizin daha ileri düzeye çıkması ancak kadınların yönetimlerde söz sahibi olmalarıyla mümkün olacaktır.
Kadınlar kurumlarımızda yolsuzlukları suç oranlarını azaltır, yasalara karşı çok dikkatli davranırlar.Trafik ihlallerinde dahi kadınlarımızın suç oranlarının çok az olduğunu görürsünüz. Yon yılda en önemli gündemi oluşturan FETO olayında dahi kadınlarımızın sayısı yok denecek kadar az.
Kadınlarımızın erkeklerle birlikte yönetimlerde yer alması, o kurumlardaki iş verimliliğini arttırır. Kadınlarımız bir kurumda haksızlık yapılmasını önler: onların anne şefkati yapacakları işlere de yansır.
Gelişmiş ülkelere bakıldığında yönetimlerde kadınların sayısının bizlere oranla kat kat daha yüksek olduğunu görürsünüz. Bugün ülkemizde siyasiler arasında hiç de hoş olmayan birbirlerini suçlayıcı ağırlıkla konuşmalara tanık oluyoruz.
Yönetimlerde kadınların olması erkeklerin böyle sokak ağzı ile konuşmalarına engel olacaktır. Aslında her kurumda kadınlar erkeklerle omuz omuza çalışmalı. Kararlar müşterek verilmeli. Rahmetli Köşe yazarı Çetin Altan yazdığı köşe yazılarında vurguladığı gibi kahvelerde dahi erkeklerimiz kadınlarla birlikte olması oradaki konuşma düzeylerini hizaya getirir, erkeklerin argo konuşmalarının ölçüsü bir anlamda ayarlar.
Onun için bundan sonra yapılacak meslek kuruluş ve oda seçimlerinde kadın kontenjanlarının artması gerekir. Ülkemize “ Türkiye ihracatçılar birliği üyeleri gibi görüntüler yakışmıyor. Dileğimiz bu, ilgililere duyurulur.
*********************************************************************************
CHP İL DELEGELERİNİN DİKKATİNE
Cumartesi günü Edirne’de CHP il yönetimi seçimi yapılacak. Burada seçilecek kadrolar CHP’yi seçime taşıyacak. Yönetimlerin önünde zor bir sınav var..En geç 2019 yılı baharında yapılacak seçimler hayati bir önem taşıyor.Bu seçimlerle ya parlamenter seçimin devamı, yada bugün emarelerini gördüğümüz tek adam yönetimi için karar verecek.
Bu seçimde özellikle muhalefet parti yönetimlerine çok önemli görevler düşüyor. Seçilecek yönetimler onun bunun adamı olma yerine siyasi donanımlı halka güven verecek kadrolardan oluşmalı. Bu kadrolar seçimlerde oy verecek halkımızın karşısına çıkacak. Buralarda yapacakları konuşmalarda vatandaşların sorularına inandırıcı yanıt veremezse, o partinin adı ne olursa olsun halktan güven oyu alamaz.
Ülkemizde klasik bugüne kadar defalarca tekrarlanan söylemlerle politika yapma dönemi kapanmıştır. İletişim araçlarının yaygınlaşması halkın olaylar karşısında daha duyarlı olmasını sağlamıştır. Halk sadece televizyonlar ve siyasilerin anlattıklarıyla bilgi sahibi olmuyor. Sosyal medya bu konuda çok daha etkili.
Onun için CHP il delegelerine önerim şu oy verirken onun bunun yönlendirmesinden ziyade Ana Muhalefet Partisinin oy oyarının yükselmesine katkı yapacak halk arasında güven yaratan kadroların seçimine katkı yapınız.
Onun için sizlere büyük sorumluluk düşmektedir. Burada yapacağınız hatalar yeterli kadroların seçilmemesinin faturası sizlere de çıkacaktır.
Önümüzdeki yıl yapılacak seçimlerdeki başarısızlığın faturasını da üstlenmiş olacaksınız. CHP delegelerinin bu bilence sahip oldukları inancındayım. Delegelerin onun bunan başarısının gölgesine göre değil partisinin başarısını dikkate alarak oy kullanmaları kendileri için de faydalı olacağı inancındayım.
FIKRALAR
Ülkemizden işçi olarak ailesiyle birlikte İsviçre’ye giden Karadenizli oğlu Dursun’u bir okula yazdırmış.
Bir süre sonra çocuk babasına müjdeli haber vermiş.
“ Baba düşünüyor musun?
Biz okulda hem Almanca, hem İngilizce hem de cebir öğreniyoruz…”
Bu Karadenizli babanın çok hoşuna gitmiş ve oğluna” ne kadar güzel” demiş.
Sonra oğluna sen bana cebirce bir “ merhaba ” de oğlum demiş.
AT HIRSIZI
At çalmak amacıyla bir ahıra giren hırsız ahır sahibi tarafından yakalanmış.
Bu arada ahır sahibi hırsıza sormuş.
-“ nasıl at çalındığını bana öğretirsen, bundan sonra atlarımın çalınmasını buna göre önleyeceğim. Ve beni de serbet bırakacağım.”
Hırsız nasıl at çalındığını öğretmeyi tereddütsüz kabul eder, adamın gözü önende atın yularının bağını çözer
Gemini vurur atın üzerine atlar dört nala oradan uzaklaşırken harsız atın sahibine bağırır
-“ öğrendin mi budala işte böyle at çalınır” der