Laiklik anayasalara boşuna konmuş değil. Nereden bakarsan bak bu ilkeyi benimseyen devletler daha rahat yönetilebilir. Çünkü inançlara karşı eşit olmak ya da davranmak … adil olanıdır. Bu ilkenin önemi ve dengeler açısından görevi toplumlar için önemli olmalı, iyi uygulanmalı , saygınlığı göz önünde tutulmalıdır.
Yekta Güngör Özden , Cemil Ünlütürk’ yapıtından bazı bölümleri yazısına aktarmış: Bu alıntılar çok ilginç geldi bana. Gözden kaçırmış olanlar için yazıma almayı uygun buldum.Umarım dikkati çeker.
“Türkiye’de ki, gericilik,
Suudi Arabistan’da yok!
Suudi Arabistan’da :
Türbe, yatır gibi yerler, yoktur
Kısmeti açılsın diye kızlar girip dua etmez.’Şansları iyi olsun’ öğrenciler futbolcular duaya gitmez, putperestlik sayılır
Sakal-ı Şerif, Hırka-i Şerif gibi şeyler yoktur. Gericilik ve şirk kabul edilir.
İmam, müezzin gibi din görevlileri, devletten ücret almaz. Allah için yapılan hizmetten para almak yasaktır.
Medyumluk yasaktır, cezası idamdır.
Nakşilik, Nurculuk, Fethullahçılık gibi tarikatlar yoktur. Dolayısıyle müritler ve şeyhler bulunmaz.
Kızlar için imam hatip okulu yok, kadından imam olmaz.
Okunmuş su, nazar boncuğu vs gibi şeyler şirk sayılır, yoktur.
Cami, ibadethane, altında market, dükkan bulunmaz. İbadet yerinde ticaret yapılamaz…”
Y:G.Özden ‘in son cümlesi şöyle, başka bir deyişle şöyle sonlandırmış yazısını:Demek ki, Mustafa Kemal’i bizden daha fazla dinlemişler
İYİ AKŞAMLAR
Buralarlı değil o çığırtkan ses o pis çığlık
Dış kökenli dalbudak tetikli havai ve hercai
Nerden baksa irtica yeşili bir Ortadoğu
İşte o ywşili türbe yeşili yapacak-mış
Barut kokulu taşlık nükleer başlık
Ne halasını aldı gitti ne babasını yurtladı
Dünya sürüsünü yönetme “meczup”u
Psika/patikli şizofren sevdalı
Tikleriyle oynarken kameralandı
Elinin değdiği yer kangölü varsayımlı
Bir eli mazlum ülkelerin cebinde
Öteki petrol kokusu kuyu kuytularda
Avrasyalı falına bakar büyür gözleri
Atmaca kursunu bitirmiş kızılderi günahlı
Sonuna ilmik hazırlaya n kilise ucubesi
Savaşı tetiklemek kolay, barışı göstersene
Bir zeytin dalı uzat en azından sevgilen
İnsanlık adına bir şarkı söyle en azından
Evrence olsun ve insanlık adına
Anası Ankarası Anakarası
Nerde akşam orda sabah bir sulusepken
Babası, babalar gibisi, satıp sarması
İçimde alışkanlık yapan püro
Cani sigarası, katil tütünü
Sen onu bana değil senin yerlilerine anlat
Kan göllerine anlat
Kırmızı mürekkebe daldır sonra
Keyfine göre vermiş gibi can al
İsteğin yeri bombalat
Ne yakın de ne ırak
Vur tokadı ensesine patlat
Bir gün o mermiler dönerse geri
Kim gösterecek dersin kaçacak meridyeni
Her günün bir de yarını, yarınları var
Hadi bakalım şimdilik iyi akşamlar
N.T
Bu gün de bir şiirimle köşemi dolduruyorum. Seversiniz ya da sevmezsinin; o sizin bileceğiniz iş. Zaten şiirimi ya da şiirlerimi okuyan çok kişi, okudum ama bir şey anlamadım diyor. A. Haşim’in bir deyişiyle savunmak istiyorum kendimi:
“Şiirde anlam aramak, eti için bülbülü öldürmeye benzer”
Ayrıca günümüz şiirinin nerelerde olduğunu da bilmek gerek, kanısındayım