İllere devletin ve özel sektörün getireceği hizmetlerde halkın bütünün yararı göz önüne alınmalı.
Eğer bu hizmetten o bölge halkının tümü yararlanıyorsa. bunun üzerinden “şu ve bu yaptı” diye hesap yapılmaz.
Ne yazık ki, İlimize bugüne kadar yapılması gereken yatırımlarda siyasi anlayışların ön plana çıkması ve toplu olarak bu hizmet konusunda çaba harcanmaması sonunda Edirne birçok yatırımlardan mahrum kaldı.
Bu yatırımlar ortak talep olmaması yatırımcıya gerekli kolaylık sağlanmaması sonucunda başka illere gitti.
Gönül ister ki, bugüne kadar yaşadığımız bu yanlışlıkları bundan sonra tekrarlamayalım. Şehrimiz halkının yararlanacağı hizmetlerde yek vücut olarak hizmetin gelmesini sağlayalım.
Böyle durumlarda siyasi farklılığımızı bir kenara koyalım. Onları sadece siyasi mücadelelerimizde o ortamda ön plana çıkaralım.
Bunu sağladığımız ve bu birlikteliğe demokratik kitle örgütlerinin de desteği sayesinde Edirne’ye bugüne kadar gelmeyen hizmetler daha fazla gelecektir.
---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
ELEŞTİRİLER YAPICI OLMALI
Gerek siyasi partilerimiz arasında gerekse resmi ve mahalli yönetimler arasında yapılması gereken görevlerdeki aksaklıklara yönelik tenkitler yapıca olmalı mesnetsiz eleştiriler yapılmamalı.
Öyle “ çamuru at izi kalsın” türünde eleştiriler sonunda bunu yapanın zararına olur.
Buna meydan vermemek için yapılması zorunlu olan tenkitler kaynakları araştırılarak gerçekleri yansıtacak şekilde yapılmalı.
Bu eleştirilere karşı da onun muhatabı olanlar sorunu geçiştirmemeli gereğini yapmalı ve gerçekleri kamu oyuna açıklamalı.
Bazı kuruluşlarımız yapılan eleştirileri kulak arkası yapıyor. Nasıl olsa bir süre sonra unutulacak, halkımız balık hafızalıdır mantığı ile yapılan eleştiriler sumen altı ediliyor.
Bun da yapmaya kimse yeltenmemeli.
Kuruluşlarımız bu tür alışkanlığı olan, tenkitleri üst makamlara iletmede görevini yapmayan görevlilerin aslında kendilerine iyilik değil kötülük yapıldığının farkında olmalı. Bir alanda eksiklik görülüyor, bu basında yer alıyorsa sonunda onun giderilmesi istenecek yapılmadığı zaman tekrar gündeme getirilecektir.
Eğer ilgili makamlar haklı olan bu talepleri tekrar da görmezden gelirse , bunun ısrarla devamı olacaktır. Bölgesel kuruluşlarımızda bölge haberlerini ve eksiklikleri üst makamlarına duyurmada duyarlı olmayanların olduğu biliniyor.
Mahalli basın bölge yöneticilerimizin her zaman gözü kulağıdır.
Yerel basın bölgesinde eksik gördüğü konuları gündeme taşır, ilgililere hatırlatır, onlar için bu haber konusudur. Buna karşılık” baş ver yerel basının sesini kim duyacak kapat gitsin” anlayışında olanlar sosyal medya gücünü unutmamalı.
Mahalli basındaki haberler oraya da aksettiriliyor. En üst makamlara kadar duyuruluyor.
Eleştirileri gizledim diyenlerin faturası sonunda onlara çıkacaktır.
Bölgemiz yönetimlerinde böyle eleştirileri önemsememe alışkanlığı olduğunu, mahalli basında haber yapanlar ben de dahil biliyoruz.
Sakın ola, mahalli basının haklı olarak eleştirdiği bir konuyu gizlemeye çalışmayın. O giderilmediği ve gereken yanıt verilmediği sürece sizlerin önünüze gelecektir.
MUHTARLAR SORUNLARIN ÇÖZÜMÜNDE ETKİLİ OLMALI
Gerek merkez muhtarlarımız, gerekse köy muhtarlarımız bölgelerin sorunlarının çözümünde ön planda olmalı.
Muhtarlarımızın büyük bölümü bu alanda deneyim kazandı. İletişimde sağlanan kolaylıklar ve muhtarların bilinçlenmesi köy ve mahallelerin sorunlarının çözümüne katkı sağlıyor.
Bu sorunlarının çözümünde mahalli basının da önemli bir etken olduğunu göz ardı eden bazı muhtarlarımız var.” Ben işimi hallediyorum. Benim için yerel basının önemi yok” anlayışında olar arkasını siyasilere veya güçlü yöneticilere dayayan bazı muhtarlarımızın bu yaptıklarının yanlış olduğunu belirtmek isterim.
Siyasiler ancak kendi yararına olacak konularda muhtarlara arka çakarlar.
Muhtarları bunun dışında bir talepleri olduğunda arkalarında kimseyi göremezler.
Bir haksızlığa uğradıklarında o iyi gün dostlarının çoğunu yanlarında göremezler.
Onun için mahalle ve köy muhtarlarımızın her zaman yanında ve destekçisi olma görevini üstlenen yerel basınımızı hiçbir zaman küçümsememeleri gerekir.
Bugüne kadar muhtarların başı sıkıştığında başvuracakları tek kanal mahalli basın olmuştur.
Diğer zamanlarda da köy ve mahallelerine yapılan veya yapılmayan hizmetlerde de muhtarlarımızın mahalli basını haberdar etmeleri kendi yararlarına olacaktır.
Muhtarlarınıza bunu bir kez daha hatırlatmak isterim.
KATI YAKITLI KALORİFERLER SIK SIK DENETLENMELİ
Kim ne derse desin, ne kadar çevre kirliliğinin az olduğunu gösteren veriler olursa olsun.
Yeni yerleşim alanlarında yaşayanlar özellikle sonbahar kış aylarında bu bölgede havanın kirli olduğunu hissediyor.
Araçların üzerinin kurumlarla kaplanması, balkonlara asılan çamaşırların üzerinde lekelerin oluşması, sokağa çıkıldığında boğulacak gibi olmanız acaba neyin sonucudur?
Defalarca gündeme getirdim. Edirne’ye temiz hava taşıyan rüzgar koridorlarının yüksek apartmanlarla kapanması Edirne’nin alçak kesimlerinin havasız kalmasına havanın kirlenmesine neden olduğunu artık sağır sultan dahi biliyor.
Buna rağmen Edirne’ye temiz hava getiren kuzey rüzgarları yöresindeki Buçuktepe istikametinde çok katlı apartmanlar yapılmaya devam ediyor.
Diğer taraftan kent merkezinde doğalgaza geçilmesi için ilk zamanlarda yaptırım uygulanacağı duyuruldu. Bir süre sonra bu talep unutuldu.
Bizler de aynı isteği dikkate alarak harç borç evimize doğalgaz bağlantısı yaptık.
Ne yazık ki, başta Binevler semti olmak üzere birçok kooperatif katı yakıt kullanmaya devam ediyor.
Çevre kirliliğinin ana nedenlerinden biri bu değil midir?
Kullanılan kömür istenilen vasıfta mı?
Bu konuda gerekli denetimler yapılıyor mu? Bu konuda endişeler var.
Kalorifer bacalarından çıkan siyah dumanlar gerek kalorifer yakışında gerekse kullanılan kömür kalitesinde endişe yaratıyor.
Doğalgaz kullanan konut sahipleri katı yakıt kullanan kimselerin kirliliğine katlanmak zorunda mı?
FIKRA
HAVA HASRETİ
Uzun zamandır memleketinde ayrı kalan bir Karadenizli bir gün yolda giderken kendi memleketinin plakasını taşıyan bir araç görür. Heyecanla arabansın yanına yaklaşır. Cebinden bıçağını çıkarıp aracan lastiğini deler. Lastikten çıkan havayı koklamaya başlar. Bunun gören arabanın sahibi hiddetle adamın yakasına yaklaşır. Ve sorar:
“Eşek oğlu eşek neden lastiği deldun da”
“ memleket havası alayrum hemşerum”
ÖZLÜ SÖZ
Kötü idarecilerin başarısı halkın felaketidir.
MEKSİKA ATASÖZÜ