HALKIN ATATÜRK SEVGİSİ

          Halkımızın Atasına olan bağlılığı artarak devam ediyor. Bu sevginin  ne kadar köklü  olduğunu daha önce Edirne’ye gelen,Atatürk’e benzerliği ile dikkat çeken İzmirli tiyatro sanatçısı Göksal Kaya’ya Edirne halkının ne kadar sevgi gösterdiğinde tanık olmuştum.

 

                 Aynı sevgiye Uzunköprü Kültür, Sanat Ve Tarım  Festivalinde de tanık oldum. Festival yürüyüşünde protokol mensupları ile yürüyüşe katılan  Kaya’ya çevrede yürüyüşü izleyen halk büyük ilgi gösterdi birlikte fotoğraf çektirdi.

                Vefat edeli yıllar geçmesine rağmen Atamızın sevgisinin devam ettiğine bir kez daha tanık oldum.

                 Halk İzmirli vatandaşımızın Ata’yı andıran mavi gözleri ile bakışlarında Ulu Önderi hatırlıyordu. Alkışlayıp önderine bağlılığını belirtiyordu.

                Kim ne kadar Atatürk sevgisini yok etmek istese de Özellikle bölgemizde  bu sevgiyi yok etmek mümkün değil,o bitmez tükenmez bir aşk.   

                 

 YENİ ÖĞRETİM YILI BAŞLIYOR

                 2017-2018 Eğitim öğretim yılı önümüzdeki  bir hafta sonrası  açılıyor. Kurtuluş Savaşı yıllarımızda tüm nüfusumuzu aşkın gençlerimiz okul sıralarında olacak.

                Avrupa’nın en çok genç nüfusuna sahip ülkeyiz.

                 Her ne kadar onları değerini yeterince  bilmesek de bu bizim en büyük avantajımız.

                Gençlerimizin  çoğu okul sıralarında olacak. Okul dönemleri öğrenciler kadar veliler için de sorun oluyor.

                İşin maddi yönü bir yana, öğrenciler üzerine tezgahlanmak istenen oyunlar, bazı çevrelerin karanlık emelleri için öğrencileri potansiyel olarak görmesi,en korkunç olanı ise uyuşturucu tuzakları.

                Bazılarının geçim kaynağı olan uyuşturucuyu ucuza ihmal edip gençleri zehirlemek isteyen kişiler için en büyük Pazar alanı okul çağındaki  gençler oluyor.

                Gençlerin  bu zararlı alışkanlıklardan kurtulması zehir tacirlerinin tuzağına düşmemeleri için öğrenci velileri çok duyarlı olmalı, çocuklarında bir kişilik, davranış  değişikliği gördüklerinde çekinmeden ilgili kişiler duyurmalı.

                Geleceğimizin güvencesi olan gençlerin heba olmaması, uyuşturucu alışkanlığından kurtulması için ne gerekiyorsa yapmalı.

                Yine öğretmenlerimiz öğrencileri sadece ders durumlarıyla değil yaşantıları ile de gözden ırak tutmamalı. Okulların çevresinde dolaşan gençleri tuzağa düşürmek isteyen zehir tacirleri ve diğer kötü amaçlı kişilerden kurtulması için ne gerekirse yapmalı.

                Günümüzde en büyük tehlikenin gençler üzerinde oynandığını, bunu en tehlikeli olanının ise uyuşturucu mafyası olduğunu akıldan çıkarmamalıyız. Ve geleceğimizin teminatı gençlerimizi her türlü tehlikeye  karşı korumalıyız.

                Atamızın dediği gibi ülkenin geleceği  gençlerimizin  omzunuzda. Onların  üzerinde ne kadar oyunlar

tezgahlansa, farklı amaçlar güdülse de gençlerimiz bunu aşacak atasına layık gençler olma gücüne sahiptir.  

               

 ŞOFÖRLE TARTIŞMAK DOĞRU DEĞİL

                Şehir içi minibüslerde  bazen yolcularla sürücü arasında tartışma çıkıyor. Bu tartışmaların uzadığı zamanlar oluyor. Bazı yolcular da bu tartışmaya katılıyor.

                Bu  yolcuların güvenliği açısından doğru değildir.  Ulaşımda bir şikayeti olanların bu kurum yetkililerine şikayette bulunmaları gerekir.

                Araç sürücüsünün bu konuda hiçbir yetkisi yoktur. Sürücü sürekli tartışmanın içine çekilir morali bozulursa bundan yolcular zarar görebilir.Bu kadar araç yoğunluğu içinde sürücüler ile tartışmak  trafik kazasına davetiye çıkarmak demektir.

                Hatta bu konuda bir yazının minibüslerin içine asılmasında yarar var.

                Bu arada araç sürücüleri de yolcularla gereksiz sürtüşmeye girmemeli.

                 Kendileri dışında sorumlulukları üstlenmemeli. Yolcuların bir şikayetleri mi var, onu ilgili yerlere iletmeleri gerektiğini bildirip tartışmanın uzamasını engellemeli.

               

BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ,?

                İLK MARŞIMIZ MURADİYE MARŞI

                Ülkemizde ilk bilinen marş Muradiye marşıdır. 1829 yılında  Muzikai Hümayun Bandosu  Şefi olan  İtalyan Gaiseppe Donizetti tarafından bestelenmişti. Cenk Havası, Cezayir, Mecidiye,  onunu bestesiydi. Sultan 2. Mahmut’un Asakiri Mansurei Muhammedciye ve Rıfat Beyin “ Annem Beni Yetiştirdi Bu ellere Yolladı” adıyla besteledikleri  marşlar  da en eski olan marşlarımızdır.

               

ÖZLÜ SÖZ

                Yüzde ısrar etme doksan da olur. İnsan dediğinde noksan da olur. Sakın büyüklenme elde neler var. Bir ben varım deme , yoksan da olur.

                          H MEVLANA