İNSANLIK DERSİ

İdlib’te askerlerimizin şehit edilmesi sonrası ülkemizde bulunan sığınmacılarınsınırlarımızdan üçüncü ülkelere geçişlerinde engellemelere son verilmişti. Bu haber sonrası yaşananlar Avrupa ve Türkiye’de geniş yankı bulmuştu. Tabi olayın Edirne ayağı da bizleri etkiledi.

Edirne’nin kafeleri ve kahvaltı salonları ile ünlü Karaağaç Mahallesi’ne gidenler yolda güvenlik güçleri ile sığınmacılar ile karşılaşıyor.Pazarkule çevresi AB’ye gitmeyi hedefleyen yüzlerce sığınmacı ile adeta bir mülteci kampına dönüştü.

200 kilometreyi aşan Yunanistan’la Türkiye arasındaki Meriç Nehri kenarındaki köylerimizde sığınmacılarla doldu.

Sadece Edirneliler değil, hafta sonunda günü birlik Edirne’ye İstanbul ve diğer komşu illerden gelen vatandaşlarda olağanüstü durumla karşılaşıyor.

Zaman zaman Yunanistan’da çalışanların grevi ve çiftçi eylemleri dolayısıyla kapanan PazarkuleSınır Kapısı bu defa sığınmacılar dolayısıyla 6 gündür araç ve yolcu trafiğine kapalı. Ne kadar sonra açılacağı ise meçhul…

Her gece sınırda yaşananlar canlı yayında tüm Türkiye’ye aktarılırken, gazeteciler fotoğraf ve haberleri ile olayı sadece Türkiye değil, tüm dünyaya duyuruyor.

Bu olaylar gerçekleşirken Pazarkule Sınır Kapısı’nın kapatılması Edirne’ye Yunanistan’da günü birlik gelenlerin sayısını iyice azalttı. Edirne’ye gelmek isteyen Yunanlılar Bulgaristan üzerinden Kapıkule Sınır Kapısı’nı kullanarak gelebilme imkanına sahip…

Bu arada ülkeler arası bu konunun önemli bir unsuru da Yunanistan’ın sığınmacılara karşı sergilediği sert tutum ve tavır.

Pazarkule’de göz yaşartıcı bomba, plastik mermi, tazyikli su ile yapılan müdahale, çocuk, kadın, yaşlı, hasta ayrımı yapılmaksızın gerçekleştiriyor.

Meriç Nehri’ni botla geçmek isteyenlerin botları patlatılıp, sığınmacılar yakalandıkların darp edilip, üzerlerindeki para, cep telefonları ve giysileri alınarak, Türkiye’ye geri gönderiliyor.

Yunanistan tarafının bu kadar insanlık dışı davranışına rağmen, 9 yıldır Türkiye’de 4 milyonu aşkın Suriyeliye bakan bu millet Edirne’de de insanlık örneğini sergiliyor.

SığınmacılaraEdirne merkezden ve sınır köylerinde yaşayanlardan mümkün olduğu kadar gıda yardımı, battaniye sağlanıyor. Sağlık yardımı devlet imkanları ile yapılıyor.

Bir yanda Avrupa Birliği üyesi Yunanistan’ın sergilediği insanlık dışı uygulama, bir yanda ise Edirnelilerin ortaya koyduğu örnek davranış.

Hangimiz daha medeniyiz, hangisi hak, hangisi hukuk…?

İnsanlık dersini Edirneliler Yunanistan, AB ve tüm dünyaya veriyor.

Yunanistan’da Bati Trakya’da yaşayan Türklerin sesi olan gazetelerden olan Millet Gazetesi’nce yapılan bir haber ise göçmenlere müdahaleningeldiği boyutu ortaya koyuyor.

Haberde, Yunanistan'da göçmen girişlerini önlemek için alınan acil önlemler sonrası ülkedeki tüm gönüllü milislerin göreve çağırıldığı ifade ediliyor.

İşte tüyler ürperten haberden bir bölüm:

‘’Yapılan çağrı sonrası sınır bölgelerine akın eden milisler, gruplar halinde avcı köpek ve silahlarla ülkeye geçmeye çalışan göçmenlerin peşine düştü. Gönüllü milis güçlerinin insanlık bitti dedirten acımasızlığı basında yer alan video ve fotoğraflara yansıdı. Görüntülerde Makineli silah ve avcı köpekleriyle göçmenlere ateş ederken ve yaptıkları işten nasıl zevk aldıklarını sırıtarak ortaya koyarken görünüyorlar.

Genellikle ırkçı radikallerden oluşan milis gruplar Yunanistan'a geçen göçmenleri plakasız araçlarla toplayarak işkence ettikten sonra sınır dışı ediyorlar. Yakaladıkları göçmenlerin üzerindeki kıyafetlere, kıymetli eşya ve pasaportlara el koyan ırkçıların şiddetinin kaygı verici boyutlara ulaşmasından endişe ediliyor.’’

Lafın, yazının, düşüncenin, insanlığın bitti yerdeyiz.

Gerisi tarihin karanlık sayfalarında gelecek nesillere büyük bir utanç olarak kalacak.

Edirneliler ve Türkiye ise yaptıkları davranışlarla hatırlanacak.