BU ABARTILAN SEVGİ DEĞİLDİR

Bazı çevreler ulusal günlere duyulan sevgiyi abartılı,gereğinden çok değer verilen sevgi olarak gördüğü gazete sayfalarına yansıyor.

Hatta bu sevginin böyle olmaması gereken bir sevgi  olduğu öğrencilere soru olarak soruluyor.

Bir ülke halkının ulusal kahramanlarına ve o ülkenin kurtuluşunu sağlayanlara sevgi duyması bu sevgiyi  her zaman yansıtmasından daha doğal ne olabilir.

Şunun şurasında kaç ulusal bayramımız var.

Halkın kurtuluş günlerindeki sevgisi, böyle  günlerde doruğa çıkar.

Bu her ülke insanı için de aynıdır. Bizlere çok zor koşullarda bu ülkenin bağımsızlığını sağlayanlara bağlılığın belirtilmesinin ne mahzuru olabilir.

Aslında, ülke bütünlüğü açısından halkın bu konularda birlik içinde olması, bu sevgisinin eksilmeden devam etmesi, bir ülkü etrafında kenetlenmek o ülkenin daha güçlü ve güvenilir olmasını sağlar.

Ülkemizde bazı toplantılar için izin verilmesine karşın 29 Ekim Cumhuriyet Bayramına kısıtlı izin verilmesi nedeniyle halkımız buruk şekilde bu milli bayramını kutladı.

Daha önceki yıllarda şehrin ana caddesinde kurulan tören alanında bayram seyretmeye alışık olan  bir yaşlı vatandaşımızın dediği gibi” O günlerde milli bayramlarımız daha coşku içinde kutlanırdı. Bayram günü geldiğinde halkı bir heyecan kaplardı.

Hava koşulları kötü olsa da, insanlarımız bayram alanı çevresinde yerini alarak törenleri izlerdi. Törene katılan öğrenci ve silahlı kuvvetlerin  caddeden geçişlerini  alkışlarla destek verirdi.Geçit töreninde göğsümüz kabarırdı.

Öğrencilerin ve diğer konuşmacıların heyecanlı konuşmalarıyla bayramının tarihçesini tekrar hatırlamış olurduk. Bu bize büyük  heyecan verirdi. Ne yazık ki, özellikle gençlerimizde bu milli duygu heyecanı her geçen gün yok oluyor.

Bunu merak ederek yolda karşılaştığım gençlere 29 Ekim Cumhuriyet Bayramının önemini sordum aldığım olumsuz yanıtlar,  öğrencilerin bu konudaki lakayt tavırları beni endişelendirdi.

Dini bayramlar gibi ulusal günler de tüm halkımıza benimsetilmeli. Biz asırlardan bu yana milli dayanışmamız gelenek ve göreneklerimizle   bu günlere ulaştık, her zaman hür ve bağımsız olduk. Ülkemizde her vatan evladı atalarını geçmişteki başarıları ve o günlerin destanlarından gurur duyar.

Bu heyecanı  halkımızın kalbinden söküp atıp yok etmemeliyiz.  Bulardan birini yok saydığımızda  bir kanadı kırılan kuştan farkımız olmaz .

Bayram alanının yanından geçerken daha önceki yıllarda coşku ile kutladığımız bayram günlerini hatırladım.

Her şeye ve tüm engellemelere rağmen halkımız bu sevgiyi, milli duyguların coşkusunu yaşayacaktır.Nitekim bu bayramda da bu sevgisini farklı şekilde de olsa duyurmuştur.”

Bu duygular halkımızın ulusal bayramlara duyduğu özlemi yansıtıyor.

Bu sevgi halkımızın kalbine nakşetmiştir, onu söküp atmak, bize bu ülkeyi  bahşedenlere bağlılığı yok saymak mümkün olamayacaktır.

------------------------------

BELEDİYENİN OLUMLU ÇALIŞMALARINA HALKIMIZ DA DESTEK VERMELİ

Edirne Belediyesinin eksiklerini görüp eleştirmek herkesin doğal hakkıdır.

Bu belediyenin daha düzenli çalışmasını hizmet kalitesinin yükselmesini sağlar.

Onun yanında, Edirne Belediyesinin olumlu hizmetlerini de takdirle karşılayıp desteklemek gerekir.

Örnek vermek gerekirse,  Edirne Belediyesi turizme katkı sağlamak ve gelen turistlere kolaylık amacıyla paralı olan araç park alanlarından ücret almama kararı aldı.

Edirne’de araç park sıkıntısı yaşandığı kuşçusuz. Bu uygulama büyük oranda alışveriş amacıyla şehrimize gelen misafirlere araç park kolaylığı sağlayacaktı.

Gel gör ki, bu daha ziyade yerli araç sahiplerine yaradı. Otoparklar paralı olduğu zaman il merkezine gelme alışkanlığı olmayan çoğu çevredeki araç sahipleri bu kez araçları ile gelip turistler için ayrılan yerlere gün boyu araçlarını park etme alışkanlığı doğdu.

Edirne halkının yararına olan bu uygulamayı ondan en çok yararlanacak olan esnaflarımızın uygulanmaz hale getirmesi kimin yararına olur?

Onlar bu uygulamaya destek vereceği yerde park alanlarını kendi yararına kullanmaları ne derece doğru olur.

Aslında, belediye yetkililerinin böyle gün boyu belediyenin park yerlerinde aracını park edenlere çözüm bulmalı.Yerli araçların park etmesi nedeniyle aracına park yeri bulamayan Bulgar vatandaşları köşe bucak araçlarına park alanı arıyor.Bulamayanlar komşu il ve ilçelere gidiyor.

Bundan kim zarar görecek?

Bir de acı olan, geçen hafta yaşanan olay. Bir Bulgar otobüs sürücüsü aracını park etmek istediği sırada birinin gelip para teklifinde bulunması, şoför bu kişilere  parkların ücretsiz olduğunu söylemesene karşın saldırıya uğraması,çok tehlikeli bir durum .

Bu alanların sık sık denetlenmesi gerekir.park yerlerinden para alma alışkanlığı olanların bu isteklerinde vazgeçeceğini sanmıyorum.Fırsat buldukça bu tür girişimlerin olması,  gelen misafirler üzerinde olumsuz etki yaratır, onların başka illere yönelmesin zemin hazırlar.

 Onun için aman dikkat diyorum.