“Ergene’nin Köprüsü
Susuzluktan bunalmış
Edirne minaresi
Eğilmiş su içmeye”
Kaygusuz ABDAL
Başkasının uçurtması
nın
Kanatlarını koparırken
Öyle baktı öyle baktı ki
Yaz-bozun
Sanki son vardiyaydı
Karne mi
Hepsi pekiyi
Halvegidiş dışında
Zeytin dalında kuş yuvaları
Sanki son çırpınışlarıydı barışın
Dolunay belge/selinde
Ahmet Haşim’in “hayal havzı”
İp saldık kuytusuna
Kırıldı anforalar
Düşüverdim Salacak’tan
Boğazın oltasına
Ağacını birer-ikişer
Terkeden sazı-sızı
Rüzgarla tartışırken
İşte o güz gürültüsü
Benim ağacımı da
Salkım söğüt kökledi
Yalınayak başıkabak
İçim dışım
Bir aşk esini göçte
Takvime baktım da
Utandım
Ve umut-bulut
Nazım’ın dizelerine yakalandım
Sonra Orhan Veli
Sanki “Rakı şişesinde balık”
Gibi geldi geçti usumdan
Cemal Süreya mıydı O
Ve e n kısa günce Sebahattin Ali
Ozan çarşısı Kemal’siz olmaz
İstanbul’un yedi tepeli rozeti
Ve gece bekçisi o
Nice şair
Yahya’ nın ve Yanya’ nın
Gününde güneşinde
Anadolu ışıkları bitimsiz
Kilim denenli, bilim desenli
Halkın yüreğine ilmek ilmek işlenmiş
Mevlana Karacaoğlan Aşık Veysel
Yunus
Ve Mostar’da istanbul’ca yanar
O ışık
Alanya’yanın mavi gözleri
Abdal KAYGUSUZ
Ufkun Kemal’i
Kemallerin Kemali
Tekir Dağlarının ak gülü
Vatan diye diye durmuştu yüreği
Bolayır’da dinleniyor şimdi
Aydınlığın Namık Kemal’i
En koca yürekli
Kim unutur
En büyük ozan
Mustafa KEMALİ
N.T
Bu şiirim Alanya’da yayımlanan Güncel Sanat Dergisinin açtığı yarışmada Kaygusuz ABDAL ödülünü (Yani birincilik ödülünü) kazanmıştı. Ödül törenine gidemedim ama armağanlar ve plaket sorumlu yönetici Arslan Bayır aracılığı ile elden gönderilmişti… Anılarda kaldı belki ama hala canlı gibi.