OKUMAK,YAZMAK  ve  DİL

Yetmişerden beri yazıyorum. Eline ne geçti diyecek olursanız, bu soruyu hiç sormasaydınız keşke, derdim.

 “Kâr için değil, nam için” dersem, ne demek istediğimi anlarsınız sanıyorum.

Başka türlü de söyleyebilirim. Edebiyatı, kitapları ve yazmayı seviyorum, yeterli mi bilemem.

Yani yaklaşık 40-50 yıldır bu işin içindeyim. Haftada üç yazı yazsam ortala kaç eder hesaplayın.

Bunları neden yazıyorum? Bize ne denebilir, oysa.

Bazen bir yazıyı ya da bir şiirimi bulmam gerekiyor. Bir sürü zamanımı alıyor bu. Çok zaman da aradığımı bulamıyorum. İyi bir istifçi olmadığım ortaya çıkıyor böylece. 

Şiirlerim konusunda daha derli topluyum. Onları deftere yazıyorum ya da yapıştırıyorum.  Ona da tam yetiştiğim söylenemez.

Sekiz kitabından ya birer ya ikişer tanesi elimde kaldı. Birinden hiç yok. İlk ikisini sayamasam da kitap kitaptır işte. Yazarın yavruları gibi…

Plaketleri, belgeleri iyi saklıyorum yalnız.

Bunları yazmamın başka sebepleri de var elbet. Okuyanlar (varsa) beni biraz daha yakından tanısın bir.

Yeni başlayan gençlere uyarılar iki...